HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "15 Temmuz öncesinde de güya terörle mücadelede görev alan askerlerin yargılanmaması düzenlemesi hayata geçmişti. Sonra da Türkiye 15 Temmuz’u yaşadı. Bugün sivillerle ilgili de cezalandırmama zemininin oluşması Türkiye’yi kaosa sürükleyecek tehlikeli bir adımdır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, KHK’yle getirilen “tek tip kıyafet uygulamasının”, “milletin isteği” olduğunu iddia ederek, uygulamanın bir ay içinde yürürlüğe gireceğini söyledi.
DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan, bölge devletlerinin Kütlere yönelik mantık ve anlayışları değişmediği için kaosun hala devam ettiğini belirterek, "Bir yüzyıl daha statüsüz yaşanmayacaktır. Eğer 21’inci yüzyılda Kürtler kazanacaksa bunun yolu Kürt ulusal birliğinden geçer" dedi.
Ağrı’da partisinin kongresinde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Garzan Mezarlığı’nın yıkılmasının “İsrail zihniyetinden farksız” olmadığını söyleyerek, son KHK için de “Tek tip kıyafet demek, direniş demektir” dedi.
"Tek tip kıyafetin yeniden gündeme getirilmesi tamamen kötü niyetli ve düşmanca bir davranıştır" diyen HDP, tek tip kıyafetin halklara giydirilmek istendiğini belirtti. HDP Kadın Meclisi'de uygulamaya "İşkencedir, ceza içinde ceza, tehlikeli bir yoldur" diyerek tepki gösterdi.
Partisinin Seyhan ilçe kongresinde konuşan HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, KHK ile getirilen “tek tip elbise” uygulamasına tepki göstererek, “Bunun hukukta, yasada insanlık vicdanında yeri yok” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yeni yayımlanan KHK'ler ile getirilen "tek tip kıyafet" uygulamasını "Dünyanın değişik yerlerinde uygulanıyor. Guantanamo'da bu yaşam tarzı haline dönüştü. Hatta orada ayaklarına zincirler takılıyor" diyerek savundu.
HDP'nin tutuklu eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, ittifak, erken seçim tartışmaları ve OHAL ile gelişen sürece dikkat çekerek, "Bu şartlar altında bırakın 2019 başkanlık seçiminin politik stratejiyi belirlemesini, muhtarlık seçiminin dahi belirleyiciliği, güvenirliliği yok" dedi.
İç politikada yaşanan kriz ve baskı ortamı, Türkiye’yi dış politikada krizlere sürükledi. 2017 yılı içerinde Irak, İran, Almanya, Hollanda, Ermenistan, ABD ve son olarak Kudüs üzerinden İsrail’in de aralarında bulunduğu 11 ülke ile sorun yaşayan Türkiye, sadece Kürtlere karşı harekete geçti.
Manisa’da yargılaması başlayan 138 HDP’linin ilk duruşmasını izleyen HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran, mahkemede HDP’nin 7 Haziran başarısının yargılanmak istediğine dikkat çekerek, “HDP’yi Manisa’da tasfiye etmek istediler ancak başaramadılar” dedi.
Hakkari'de konuşan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendi hükümetleri döneminde getirilen yayla yasaklarını kaldıracakları konusunda “müjde” verdi. Erdoğan, "Ülkemizin son 15 yılı faşist kafayla savaşma dönemi oldu" dedi.
HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir, PKK’lilere ait Garzan Mezarlığı’nın iş makineleriyle ortadan kaldırılmasına "Bu mu sizin insanlığınız? Bu siyasi iktidar tüm insani değerlerini kaybetmiştir" diyerek tepki gösterdi.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nadir Yıldırım, Türkiye’nin engellemelerine rağmen Kuzey Suriye güçlerinin, Suriye Ulusal Diyalog Kongresi hazırlık çalışmalarına katılmaya başladıklarını söyledi. Efrin için ise Yıldırım, “Orası Türkiye’nin Vietnam’ına dönüşür” uyarısında bulundu.
Bütçe görüşmeleri boyunca tüm milletvekillerinin kürsüyü kullanma fırsat olmasına rağmen AKP'li 112 milletvekili bir dakika dahi söz almadı. Meclis kulisine yansıyan bilgilere göre, söz konusu vekillerin üstü çizildiği yönünde.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, bütçenin tamamı üzerine yaptığı konuşmada, "Türkiye'nin bir savaş bütçesine teslim olmasının gerçek nedeni, 'düşmanlarla kuşatılmış olması' ve 'terörizm' tehdidi altında bulunuyor olması değildir. AKP hükümetinin izlediği iç siyasetin sonucudur" dedi.