AMED – Polisin düzenlediği baskında MED-DER eğitmenlerinin gözaltına alınmasına tepki gösteren kadınlar, MED-DER'de "Jin û ziman" başlığıyla ders işledi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği (MED-DER), Payîz Pirtûk ve Anka Dil ve Sanat Eğitim Kooperatifi ile çok sayıda ev basıldı, 30 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 28 kişi serbest bırakılırken, iki kişi tutuklanmaya sevk edildi.
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) ve Özgür Kadın Hareketi (TJA) temsilcileri baskın yapılan MED-DER’de Kurmancî atölyesi düzenledi. Atölyeye, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Adalet Kaya, DEM Parti Amed İl Eşbaşkanı Gülşen Özer, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray ve Sivil Toplum Örgütleri (STK) kadın üyelerinin yanı sıra çok sayıda kurum temsilcisi de bu atölyeye katıldı.
MED-DER'de verilen dersin konusu "Jin û ziman/Kadın ve dil" olurken, dersi veren DBP Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, Kürt dilinde kadının büyük rolünün olduğuna değinerek, derse başladı.
‘KÜRT DİLİ YASAKLANARAK, BASTIRILAMAZ'
Kürt dilinin yasaklanarak, bastırılamayacağını ifade eden DBP Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, "Her zaman dilimiz için mücadelemizi devam ettireceğiz. Dilimize sahip çıkacağız. Gerçekten de Kürt dili tarihin en eski dillerinden biri. Tüm lehçeleri ile birlikte dört tane lehçesi var; Zazaki, Kurmanci, Gorani ve Sorani. Dilimiz gerçekten de zengin bir dildir. Zenginliğini nasıl gösterebiliriz? Ne kadar baskı altında olsa da yasaklansa da resmi dil olmasa da şimdi yüzlerce öğretmenimiz var, binlerce kitabımız, birçok kurumumuz, televizyonumuz kanalarımız ve basınımız var" şeklinde konuştu.
‘ANNELERİMİZİN EMEĞİ BÜYÜK'
Halkın diline sahip çıkmasıyla beraber mücadelenin büyüdüğünü ifade eden Yaray, sözlerine şöyle devam etti: "Özellikle de dil konusunda kadınların ve annelerimizin emeği çok büyük. Hem edebiyat konusunda hem tarih konusunda annelerimiz büyük bir emekler vererek, çocuklarını bu zamana getirmişlerdir."
Yarar, konuşmasının ardından derse Türkçede yasaklı olan x, w, q, ê harfleri ile başladı.
Ders atılan, "Jin jiyan azadî”, "Bê ziman jiyan na be", "Jin ziman azadî" sloganları ve alkışlarla son buldu.