MÊRDÎN - Federe Kurdistan Bölgesi’nin Duhok nüfusuna kayıtlı 5 kişinin öldürülmeleriyle ilgili ikisi tutuklu 3 sanığın yargılandığı dava duruşmasında gazeteciler salonuna alınmadı. Mahkeme, cinayetlerle ilgili başka bir dosyaya dair birleştirme kararı aldı.
Mêrdîn’in Nisêbîn (Nusaybin) ve Qoser (Kızıltepe) ilçeleri arasındaki karayolu üzerinde 19 Ocak 2023 tarihinde içerisinde bulundukları Irak plakalı araca düzenlenen silahlı saldırı sonucu Federe Kurdistan Bölgesi’nin Duhok kenti nüfusuna kayıtlı Hindirin Abdullah Salih (39), Wahida Haydar Casim (63), Abdullah Saleh Mustafa (69), Çimen Şahin Halid (75) ve Ahmed Celaleddin İbrahim'in (45) öldürülmesine ilişkin yargılama devam etti.
İkisi tutuklu 3 sanık hakkında Mardin 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ikinci duruşması görüldü. "Kasten öldürme", "nitelikli yağma" ve "ateşli silahlarla bunlara ait mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma" suçlamalarıyla tutuklu bulunan sanıklar Abdullah K. ve Faris A. ile "izinsiz olarak ateşli silah ve mermileri ülkeye sokma, imal etme, nakletme ve satmak"la suçlanan tutuksuz sanık İbrahim D. salonda hazır edildi.
GAZETECİLER SALONA ALINMADI
Avukatlar ile mağdur yakınlarının yerlerini aldığı salonda çok sayıda çevik kuvvet polisi görevlendirildi. Duruşmayı takip etmek isteyen gazeteciler ise “yer olmadığı” gerekçesiyle salona alınmadı.
Gazetecilerin salona alınmadığı duruşmada heyet, yargılamanın Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt alınması yönünde karar aldı.
YİNE BİRBİRLERİNİ SUÇLADILAR
Ardından tutuklu sanıkların savunmaları alındı. Edinilen bilgilere göre; tutuklu sanıklar Faris A. ile Abdullah K. önceki duruşmada olduğu gibi birbirini suçlamaya devam etti.
Avukatlar da dosyada eksiklikler olduğunu belirterek, eksikliklerin tamamlanmasını talep etti.
ÇİĞDEM B. HAKKINDAKİ DOSYA İLE BİRLEŞTİRME KARARI
Mahkeme heyeti, işlenen cinayetlerle ilgili Çiğdem B. hakkında açılmış olan ve yine Mardin 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesinin baktığı dava dosyasının mevcut dosya ile birleştirilmesine karar verdi. Heyet, bir sonraki duruşmanın 16 Ocak tarihinde görülmesine karar verdi. erek duruşmayı erteledi.
DAVA HAKKINDA
Gizemini koruyan olaya dair tutuklanan sanıklar, alınan ilk ifadelerinde cinayeti para için işlediklerini itiraf etti. Sanıklardan Faris A., cinayetleri Abdullah K.'nin işlediğini, kendisini de zorlandığını söylemişti. İfadesinde kendilerini “derin devlet” olarak tanıtan kişilerce saldırıdan önce tehdit edildiğini söyleyen Faris A,. “Benim Abdullah K. ile birlikte herhangi bir borcum yoktur. A.K., beni Tolga, Mehmet ve Uğur adındaki kişiler aracılığıyla tehdit etti. Yaklaşık 400 bin TL para gönderdim, bankalarda dekontlar mevcuttur. Western Union aracılığıyla gönderdim. Nusaybin’de iki defa tüp patlamıştı. Benim evimde de tüp patlayacağına dair tehdit ediyordu. Derin devlet olduklarını söylüyorlardı. Bu mesajlar Abdullah K.’nin GSM numarası üzerinden Whatsapp’tan geliyordu. Oğlumun bulunduğu yerin konumunu atıyordu. Çocuklarımla tehdit ediyorlardı. Ben de para göndermek zorunda kalıyordum” anlatımlarında bulundu.
Saldırıdan bir gün önce Türkiye'ye geldiğini belirten Faris A., “Ertesi sabah bana Tolga isimli şahıs tarafından Abdullah K.’nin Whatsapp’ı üzerinden bir mesaj geldi. ‘Iraklı birini soyacaksınız’ şeklinde mesaj gelmişti, Abdullah K.’nin telefonundan bana gönderilmişti. Abdullah K.’ye sorduğumda aynı mesajın kendisine de geldiğini söyledi. ‘En az iki tane leş göreceğim’ yazıyordu. Daha sonra bana yine mesaj geldi, bu kez ‘çocuk bekliyor’ deniliyordu. Akşam 21.30 civarında Abdullah K.’nin bulunduğu düğün salonunun oraya gittim. Geldiğinde silah vardı, silahı bana verdi” ifadelerinde bulunmuştu.
İpekyolu üzerindeki bir Jandarma Karakolu’na 300 metre mesafede yaşanan olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşmasında da sanıklar benzer beyanlarda bulunurken, avukatlar cinayetlerin sıradan olmadığını, siyasi saiklerle işlendiği yönünde şüphelerin olduğunu dile getirmişti.