İZMİR - Deniz Poyraz’ın katili Onur Gencer'e verilen hapis cezasına dair İstinaf Mahkemesi’ne yapılan itiraz, 1 aydan az sürede incelenip işlenen 3 ayrı suç yönünden reddedildi. Avukat Türkan Aslan Ağaç, “anormal” olan bu durumun kendilerinde “azmettirenlerin ortaya çıkarılmaması için” dosyanın bir an önce kapatılmak istendiği düşüncesine yol açtığını söyledi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Örgütü’ne 17 Haziran 2021'de düzenlediği silahlı saldırıda Deniz Poyraz'ın katledilen Onur Gencer'in yargılandığı dava dosyası için yapılan İstinaf başvurusu reddedildi. 27 Aralık 2022'de İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen son duruşmada Gencer'e “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, “konut dokunulmazlığını ihlal”, “mala zarar verme” ve “ateşli silahlar kanununa muhalefet” suçlarından da 9 yıl hapis cezası verildi.
Poyraz Ailesi avukatlarının itiraz başvurusunda bulundukları İzmir Bölge Adliyesi 1'inci Ceza Dairesi, yapılan başvuruyu reddetti. Aile avukatlarından Türkan Aslan Ağaç, İstinaf başvurularına dair verilen ret kararını değerlendirdi.
İNCELENME 1 AYDAN AZ SÜRDÜ
Dava dosyasına ilişkin 27 Aralık 2022'de karar veren mahkemenin, 2023 yılı mart ayında kararın gerekçesini yazdığını hatırlatan Ağaç, gerekçeli kararın yazılmasının ardından 22 ana başlık adı altında İstinaf’a başvurduklarını belirtti. Ağaç, sonrasındaki süreci şöyle aktardı: "Haziran ayı başında İzmir Bölge Adliyesi 1'inci Ceza Dairesi, tutanakların bazılarındaki imzalar ve tebliğler konusunda eksikliklerin giderilmesi için dosyayı İzmir 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesine geri göndermişti. Onlar bu eksiklikleri 31 Ağustos'ta tamamladı ve dosyayı yine Bölge Adliyesine gönderdi. Dosyanın 14 Eylül'de ilk kayıtlara geçtiğini görüyoruz. Geriye 1 aylık bir süre kalıyor. 11 Ekim'de Ceza Dairesi kararını vermiş. 1 ay gibi kısa bir süre içerisinde dosyanın incelenmiş ve kararın değerlendirilmiş olması bizi şaşırttı."
3 SUÇLAMA YÖNÜNDEN KESİN KARAR VERİLDİ
Taleplerinin mahkeme tarafından "mala zarar verme", "işyeri dokunulmazlığını ihlal", "6136 sayılı yasaya muhalefet" ve "tasarlayarak kasten öldürme" suçları bakımdan 4 ana başlığa ayrıldığını paylaşan Ağaç, dört başlıkta da aynı gerekçelerle esastan ret kararı verildiğini kaydetti.
Ağaç, "Esastan reddederken de tasarlayarak kasten öldürme suçu haricinde diğer suçlar açısından kesin karar vermiş. Yani her bir suç için 5 yılın altında ceza verildiğinden karar kesinleşmiş oldu. Bu 3 suç için iç hukuk yolları kapandı. Tasarlayarak kasten öldürme suçu açısından Yargıtay yolu açık. O yüzden de Yargıtay'a başvuru yapacağız" diye belirtti.
'HUKUKSUZLUKLARA GÖZ YUMULDU’
Mahkemelerin, Anayasa'nın 36'ıncı, 141'inci maddeleri ve CMK'nin 34'üncü maddesine göre kararlarına gerekçe yazması gerektiğini vurgulayan Ağaç, İstinaf başvurularında 22 başlıkta hem soruşturma hem de kovuşturma aşamasında yapılan hukuksuzlukları ve ihlalleri dile getirdiklerini ifade etti.
Tanıkların yüz yüze dinlenilmemesi, soru sormalarının engellenmesi, delillerin toplanmaması, dijital materyallerin kendilerine verilmemesi gibi hukuksuzluklara dair hiçbir inceleme yapılmadığını söyleyen Ağaç, "Mahkeme o kadar ayrıntılı taleplerimize ve Türkiye kamuoyunun gözünün önünde cereyan eden hukuksuzluklara rağmen kararında hiçbir gerekçe belirtmeksizin taleplerimizin yerinde olmadığını söylemiş. Hatta şu ifadeyi 4 ana başlık içinde kullanmış; 'Cezanın kanuni bağlamda vurgulandığı ve ileri sürülen başkaca istinaf nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa rastlanmadığı.' Yani hukuka aykırılıklar var ama hükmü etkileyecek oranda olmadığını düşündüğü için bunlara gözünü yummuş" dedi.
'ANORMAL BİR DURUM'
Kararın dosyada ayrıntılı inceleme yapılmadığının göstergesi olduğunu kaydeden Ağaç, soruşturma ve ilk derece mahkemesindeki yargılama aşamasındaki yaklaşım tarzı ve anlayışının devam ettiğini ifade etti.
Bu cinayetin “devletin içerisine çöreklenmiş çeteler tarafından” yapıldığını vurgulayan Ağaç, şunları söyledi: "Hatırlarsanız Onur Gencer'in basına ilk servis edilen görüntülerinde kurt işareti yaptığını görüyoruz. Bütün yargılama süreci içinde de bu konumunu devam ettirdi. İlişki içinde olduğu çok sayıda kolluk mensubu vardı. Bu yapı içerisinde kendini ifade ettiğini, ülkücü olduğunu ortaya koymuştu. O yüzden de özellikle kendisini bu suçu işleme konusunda azmettirenlerin siyasal iktidarın parçası olduğu kanaatindeyiz. Bunun ortaya çıkarılmaması açısından da dosyanın bir an önce kapatılması ve yargı sürecinin bitirilmesi noktasından girişimler olduğunu düşünüyoruz. Yoksa böylesi bir dosyanın 1 ay gibi kısa bir sürede içerisinde karara çıkması mevcut yargının pratiği açısından anormal bir durum."
TEMYİZ EDİLECEK
Bu kararı hukuken dahi kabul etmenin mümkün olmadığını dile getiren Ağaç, "Bu tamamen saldırının, cinayetin üstünün örtülmesine hizmet edecek bir yargı kararı oldu. Maalesef yargı son yıllarda hakikatin ortaya çıkarılmasını sağlayan bir mekanizma olmanın aksine bunun üstünün örtülmesine hizmet eden bir noktaya geldi. Bu kararı da bu çerçevede gördüğümüzü ifade edebilirim” dedi.
O yüzden karara karşı Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunacaklarını paylaşan Ağaç, “Yargıtay'ın bu aşamaya kadar olan hukuksuzlukları görmesi, İstinaf gibi gözlerini hukuksuzluklara kapatmamasını temenni ediyorum. En azından bu hata Yargıtay aşamasında düzeltilir ve Türkiye'yi sarsan böylesi bir kanlı saldırının failleri bir bütün olarak ortaya çıkar. Orada da bir çözüm olmazsa diğer iç hukuk yollarını tüketmeye devam edeceğiz. Ama biz Deniz Poyraz ve HDP için adalet arayışımızı devam ettireceğiz" diye konuştu.
MA / Tolga Güney