SÊRT - Berwarî ilçesinde çocuğa yönelik "nitelikli cinsel istismar" suçundan yargılanan Abdülhamit Ş. ve Hüseyin T. "delil yetersizliği" gerekçesiyle berat ettirildi.
Sêrt’in Berwarî (Pervari) ilçesinde bir çocuğa 2 yıl boyunca sistematik tecavüzde bulunan Abdülhamit Ş. ve Hüseyin T.'nin yargılandığı davanın karar duruşması, Siirt 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Çocuğun avukatları ile anne ve babası, Siirt Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü avukatı, failler Abdülhamit Ş. ve Hüseyin T. ile faillerin avukatları duruşmada hazır bulundu. Ayrıca Sêrt Barosu Çocuk Hakları Komisyonu, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri de duruşmayı izledi.
Savcılık, 5 Ekim’de görülen duruşmada sanıkların “nitelikli cinsel istismar” suçundan cezalandırılmasına dair verdiği mütalaasını tekrarladı. Çocuğun avukatları, mütalaaya katıldıklarını belirterek, faillerin cezalandırılması talebinde bulundu.
Ardından söz alan fail avukatları da mütalaaya iştirak etmediklerini ve tutuklanma taleplerinin reddedilmesini istedi.
Mahkeme verdiği kısa aranın ardından faillere dönük delillerin yetersiz olduğunu belirterek, beraat kararı verdi. Duruşmada kararın açıklanması ardından çocuğun annesi sinir krizi geçirdi.
DURUŞMA SONRASI AÇIKLAMA
Sêrt Barosu Çocuk Hakları Komisyonu karara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada konuşan Av. Sibel Güneş Tardu, “Savcılığın cezalandırma istemi içeren mütalaasına rağmen mahkemece kamu vicdanını sızlatan, istismar zihniyetini koruyan bir karar verilerek, cinsiyetçi eril bir yaklaşımla mağduru suçlayıcı beyanlar dikkate alınmıştır. Bu haliyle toplumun adalete olan inancı sarsılmıştır” dedi.
'MAĞDURLARIN SESSİZ KALMASINA NEDEN OLACAK'
Çocuğun 13 yaşında nitelikli cinsel istismara maruz bırakıldığını dile getiren Tardu, “Mağdurun gerçek dışı beyanlarda bulunması hayatın olağan akışına aykırıdır. Zira mevcut toplumsal cinsiyetçi değer yargıları ve bölgenin namus ve iffet kavramına atfettiği önem dikkate alındığında böylesi bir konuda iftira atması için geçerli bir sebep bulunmamaktadır. Mağdurun yaşadığı coğrafya ve şartlar düşünüldüğünde mahkemece mağdurun beyanlarına itibar edilmemesi, istismarcıların korunması diğer istismar mağdurlarının sessizliğe bürünmesine sebebiyet verecek niteliktedir” şeklinde konuştu.
'İSTİNAFA TAŞIYACAĞIZ'
Karara itiraz edeceklerini dile getiren Tardu, şunları söyledi: “Mağdur çocuk can güvenliği sebebiyle başka yerde tutulmaktadır. Sosyal Hizmetler çocuğun dışarda bulunan sanıklar tarafından zarar görmemesi için çocuğun üstün yararını gözeterek aileye teslimini sağlayamamaktadır. Böylelikle sanıkların cezalandırılması gerekirken mağdurun kendisi fiili bir tutsaklık yaşamaktadır. Verilen karara karşı Siirt Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak istinaf kanun yoluna başvuracağımızı ve dosyanın takipçisi olmaya devam edeceğimizi kamuoyuna bildiririz.”