ANKARA - Îdir’de 10 yıl içinde kanser vakalarının yüzde yüz artığı ve buna rağmen ne onkoloji servisi ne de doktorun olduğunu belirten Yeşil Sol Partili vekil Yılmaz Hun, “Ciddi bölgesel eşitsizlikler yaşadığı gerçeği gün gibi ortadadır” dedi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Îdir Milletvekili Yılmaz Hun, kentte yaşanan sağlık sorunlarına ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Kanser vakalarında artış yaşandığını ve son 10 yıl içerisinde bu artışın yüzde yüzü geçtiğini belirten Hun, buna rağmen kente onkoloji servisi ile doktorun bulunmadığını aktardı.
HAVASI EN KİRLİ KENTLERDEN
Îdîr halkının tedavi hakkının gasp edildiğini ifade eden Hun, bu nedenle yurttaşların çevre kentlere gittiğini kaydetti. İsviçre merkezli Hava Kalitesi Teknolojisi Şirketi tarafından yayımlanan rapora işaret eden Hun, Îdîr’in Türkiye’nin en kirli havasına sahip olduğunu söyledi. Hun, “Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2022 yılına ilişkin ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerine göre, Iğdır'da iyi ve kötü huylu tümörlerden ölenlerin oranı yüzde 18,6 oranındadır” dedi.
METZAMOR NÜKLEER SANTRALİ
Hava kirliliğinin nedenlerine de değinen Hun, şunları belirtti: “Devletin dağıttığı kalitesiz kömürlerin tüketimi ve aşırı betonlaşma da başka nedenlerdir. Kentin ovada inşa edilmiş olması haliyle tüm ekolojiyi olumsuz etkilemektedir. Öte yandan yeşil alanların yok edilmesi, tarım alanlarının imara açılarak betonlaştırılması ve Aras Nehri üzerine kurulan HES, Iğdır’da tüm canlılar ve ekolojik yaşam için maalesef büyük tehlikeler arz ediyor. Ayrıca Ermenistan'da bulunan ve Iğdır’a 29 kilometre uzaklıkta bulunan Metsamor Nükleer Santrali’nin kentimize yakın olması da kanser vakalarının artışındaki bir nedendir.”
'DOKTOR YOK'
Türkiye’de oransal olarak akciğer hastalıklarının en sık görüldüğü kentin Îdîr olmasına rağmen kentte göğüs hastalıkları uzmanın olmadığını dile getiren Hun, “Lütfetmiş beyzadeler, zahmet etmişler bir aylığına geçici görevle göğüs hastalıkları doktoru göndermişler. ‘Hayaldi gerçek oldu’ derken kastettikleri bu olsa gerek. Sergiledikleri bu pervasız yüzsüzlük halklarımızın sağlığıyla oynadıkları kadar artık aklımızla da oynamaya cüret ettiklerini de göstermesi açısından ibret vericidir. Sözün bittiği yerdeyiz ötesi Iğdır halklarının en samimi ahıdır. 200 binin üzerinde nüfusu olan bir şehirde beyin cerrahisi servisi de bulunmuyor. Kadın doğum ve çocuk uzmanı sayısı ise oldukça azdır. 200 binin üzerindeki nüfusuna karşın haftanın çoğu günü sadece bir kadın doğum uzmanı ve iki çocuk uzmanıyla poliklinik hizmeti verilmektedir” diye belirtti.
BÖLGESEL EŞİTSİZLİK
Bu nedenle her gün en az 150 yurttaşın Erzirom’a gitmek zorunda kaldığını belirten Hun, şöyle devam etti: “İl genelinde özellikle Iğdır Devlet Hastanesi’nde branş doktor eksikliği, sağlık personeli yetersizliği nedeniyle sağlık sistemi tıkanmış ve artık işlemez hale gelmiştir. Bu durum başta yurttaşlarımız olmak üzere doktorlar ve diğer tüm sağlık emekçileri için de artık çekilmez bir hal almıştır. Kurdistan kentleri başta olmak üzere yurttaşlarımızın sağlığa erişim konusunda ciddi bölgesel eşitsizlikler yaşadığı gerçeği gün gibi ortadadır.”