MÛŞ - Yeşil Sol Parti Mûş Milletvekili Sümeyye Boz, işkence ve suç olarak nitelendirdiği tecride karşı sessizliği eleştirerek, “Bütün kesimlerin tecridin lağvedilmesi için zorlayıcı ve tetikleyici bir taraf olması gerekiyor” dedi.
Uluslararası komployla 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirilen PKK Lideri Abdullah Öcalan, 24 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşullarında tutuluyor. “Disiplin” cezası gerekçesiyle aile ve avukat görüş başvurularının sistematik bir şekilde reddedilmesiyle, 28 aydır İmralı’dan haber alınamıyor. İmralı tecrit sisteminin işkence ve suç olduğunu belirten Yeşiller Sol ve Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Mûş Milletvekili Sümeyye Boz, “Bütün kesimlerin tecridin lağvedilmesi için zorlayıcı ve tetikleyici bir taraf olması gerekiyor” dedi.
‘TECRİT HALKA UYGULANIYOR’
Tecridin insani ve hukuki olarak işkence suçu olduğunu belirten Boz, “Türkiye'de yaşanan baskı, asimilasyon, imha ve inkar, özel savaş politikaları, yargı tacizleri ve siyaset üzerindeki ablukayı düşününce, tecridin bir kişiye değil, tüm halka uygulandığını görebilirsiniz. Tecrit, Sayın Öcalan şahsında bir halkın kimliğine, varlığına ve kültürüne uygulanıyor. Mevcut iktidarın kullanmış olduğu tek dil, tek millet kavramı da burada doğrudan bir tecridi ifade etmektedir. Çünkü tecrit sadece bir izolasyon değil, aynı zamanda kendi değerlerinden uzaklaştırma, bunu başka bir şeye kanalize etme ve başka bir form haline dönüştürme durumudur” diye belirtti.
KÜRT SORUNUNDA MUHATAP
Kürt sorununda demokratik çözümün tek muhatabının PKK Lideri Öcalan olduğunu vurgulayan Boz, “Onu görmezden gelerek hiçbir çözümün yolu bulunmaz. Bir sorunun çözümünde olayın kendi muhatabı olması gerekiyor. Kürt meselesini çözüme kavuşturmak, bununla ilgili bir barış sürecini inşa etmek gerekiyorsa, barış sürecinin bozulmasına kadarki süreçte muhatap nasıl ki Sayın Abdullah Öcalan ise şimdi de bu süreci başlatacak olan Sayın Abdullah Öcalan’dır” diye konuştu.
‘TECRİT AMACINA ULAŞMADI’
İmralı tecridiyle Abdullah Öcalan’ın fikirlerinin topluma ulaşmasının engellenmek istendiğini ifade eden Boz, “Öcalan'ın fikirleri tecrit edilmek isteniyor. Ama bu amaçlarına ulaşamadıkları da ortadadır. Artık dünya çapında Öcalan'ın fikirleri kabul edilmiş, bunun üzerine çalışmalar yapılmış ve bir filozof olarak değerlendirilen bir boyuttadır” dedi.
‘YAŞAMSALLAŞAN FELSEFE’
İmralı tecridinden kadınların, “Jin jiyan azadî” felsefesiyle mücadeleyi büyüten kesim olduğunu dile getiren Boz, “Bu slogan; bütün kadın mücadelesine yön verme boyutuna geldi. Dünyanın her yerinde yaşamsallaştırıldı. Bu slogan artık yaşamsal bir forma dönüştü ve başka hareketlere öncülük eden bir boyuta geldi” şeklinde konuştu.
'MÜCADELE ÇAĞRISI'
Tecride karşı sessizliği eleştiren Boz, “Bir suç işleniyor ve ülkenin yarısı bu suça ortak oluyor. Başvuruların yanıtsız bırakılması, engellenmesi bile tecridin ne boyutta olduğunu gösterebiliyor. Uluslararası bütün baskı mekanizmalarının bu konuyla ilgili, insan hakları ve demokrasi mücadelesi veren bütün kesimlerin tecridin lağvedilmesi için zorlayıcı ve tetikleyici bir taraf olması gerekiyor” diye seslendi.
MA / Ruken Polat