Diyarbakır Kadın Cezaevi'ndeki tutukluların “tatbikat” adı altında baskılandığını ve hijyenik malzemelere erişimin engellendiğini söyleyen İHD Şube Başkan Yardımcısı Ezgi Sıla Demir, ihlallere karşı hukuki süreci başlattıklarını söyledi.
Direnen ve kadın kırımına karşı ses yükselten kadınların iktidar tarafından hedef alındığını belirten SES Diyarbakır Şubesi, tüm baskılara karşı kadın mücadelesini daha da büyüteceklerini ifade etti.
İstanbul Sözleşmesi'nden çekilme kararına karşı görülen duruşma sonrası açıklama yapan kadınlar, “Karar ne olursa olsun İstanbul Sözleşmesi'nden, hayatlarımızdan ve haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Denizli’de İrem Evren, evli olduğu Ferhan Evren tarafından katledildi.
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının iptali istemiyle açılan davalara ilişkin ikinci grup başvurulara dair görülen duruşmada, savcı açıkladığı mütalaasında çekilme kararının iptalini istedi.
Britanya, Almanya, Irak, Rojava, Lübnan, Avrupa ülkelerinden 72 kadın, “Kadınlar İşgale Karşı Kürdistan’ı Savunuyor” sloganıyla Kadın İnisiyatifi’ni kurdu.
İstanbul Sözleşmesi’ni savunan kadınlar, çekilme kararından sonra 495 kadının katledildiğini belirterek, “Tarihi bir gün ve tarihi bir sorumluluk. 42 milyonun yaşam hakkı ile ölüm arasında bir karar. Kadınların yaşam hakkı ile tek adamın kararı arasında bir karar olacak” dedi.
İstanbul Sözleşmesi’ni HDP adına savunan Eş Genel Başkan Pervin Buldan, “Sözleşme, etkin bir şekilde uygulanıncaya kadar mücadele etmeye de devam edeceğiz. Türkiye’nin vicdanına öyle bir imza atın ki, ileride sizden vicdanlı yargıçlar olarak bahsedilsin" dedi.
TJA, “İmralı’daki işkence ve zulüm ortadan kalkmadıkça hiçbir sorun çözülmeyecektir” diyerek başta kadınlar olmak üzere herkesi 12 Haziran’da yapılacak olan “Gemlik Yürüyüşü” ne davet etti.
İstanbul Sözleşmesi’ni Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği adına savunan avukat Müjde Tozbey, “Bu kadınların her birini öldüren ilk önce devlettir. Evet, dedik ki katil devlet. Peki yaşayan kadınların sorumluluğunu kim alacak?” diye sordu.
İstanbul Sözleşmesi’nin iptali için attıkları dava öncesi Danıştay önünde açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “İstanbul Sözleşmesi hepimizin kırmızı çizgisidir, asla taviz vermeyeceğiz” dedi.
“Sansür yasası” ile kadın örgütlerinin paylaştığı verilerin “dezenformasyon” olarak isimlendirilmesinin mümkün olacağını dile getiren EŞİK Üyesi Berrin Sönmez, iktidarın kriminalize etme çabalarının hukuksal zemin oluşturacağını söyledi.
İETT otobüsünde bir kadın yolcunun gizlice fotoğraflarını çektiği fark edilen erkek, “Mühendisim, iki çocuk babasıyım” diyerek kendini savundu.
Antalya’da Sol Partili kadınlar, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine karşı açılan davanın 7 Haziran’daki duruşması için çağrıda bulundu.
Danıştay’da savunma yapacak olan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Cumhurbaşkanının İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırma yetkisinin neden olmadığını anlatacak.