RIHA - Riha'nın Serêkanîye, Wêranşar, Curnê Reş ve Sêwereg ilçelerinde bir araya gelen kadınlar, “özel savaş” politikalarını tartıştı. Atölyelerde “özel savaş”a karşı örgütlenmenin önemine dikkat çekildi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile Özgür Kadın Hareketi (TJA) Riha'nın Serêkanîye (Ceylanpınar), Wêranşar (Viranşehir), Curnê Reş (Hilvan) ve Sêwereg (Siverek) ilçelerinde kadınlarla "Özel savaş" atölyeleri düzenledi.
Wêranşar'ın merkez Şırnak Mahallesi'nde konuşan DBP MYK üyesi Narin Gezgör, özel savaşın diğer savaşlardan farkına dikkat çekerek, "Bir fiziki savaş var, direk saldırır ve öldürür. Bir de özel savaş var, bize sinsi bir şekilde saldırır ve özümüzden bizi koparır. 90'lı yıllarda köylerin boşaltılması bir özel savaş politikasıydı, şimdi mevsimlik işçi olmaya zorlanmak bir özel savaş politikası. Kendi topraklarında ekonomik olarak ayakta kalamayan insanlar başka yerlere göç etmek zorunda kalıyor. Bu özel savaşın bir ayağı. Özel savaş ile hedeflenen Kürt kadınları. Kadınların saldırıların ilk hedefinde yer alması tesadüf değil. Tecavüze, saldırıya en çok maruz bırakılan kadınlar" diye konuştu.
Aynı atölyede konuşan DEM Parti Riha Milletvekili Dilan Kunt Ayan ise kadınların daha fazla özel savaşın hedefine girdiğine değinerek "Biz erkeklere düşman değiliz, eşit olmak istiyoruz. Devlet Kurdistan'da sıcak çatışmanın olmadığı yerde Kürtleri hafızasız bırakmak istiyor. Bunun için bütün değerlerimize saldırıyorlar. Uzman çavuş ya da başka askerler kadınlara yönelimleri tamamen bir özel savaş konsepti. Yaklaşım düşürmek amacıyla yapılan özel bir savaş politikası. Bunların birçok örneği var. İpek Er, bir asker tarafından düşürülüp, intihara sürüklendi. Biz hala Gülistan Doku'yu arıyoruz. İntihara sürüklenen katledilen birçok kadın var. Bunu her yerde söylüyoruz" ifadelerini kullandı.
'KÜRT KADINLARI HEDEFTİ'
"Özel savaş" politikalarını gençleri de hedef aldığına dikkati çeken Ayan, "Uyuşturucu kullanımının yaşının 10'a kadar düşmüş. Devlet buna çözüm bulmaz, bunu kullanır. Bunun için bizim uyuşturucu ile net bir şekilde mücadele etmemiz gerek. Bu mücadele burada bulunan her kadının görevi. Devlet bizi göçe zorluyor. Ekonomik olarak geçinmeyen insanlar topraklarını bırakıp batıya göç ediyor. Orada da ırkçı saldırılara maruz kalıyor. Buna karşı biz kadınların hayatın her yerinde rol alması gerektiğine inanan, siyasette eş temsilcilik ile var olmasını istiyoruz. Bunun için Kürt kadınları hedefte" diye konuştu.
'İMRALI TECRİDİNE TEPKİ'
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevinde tutsak olan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile diğer tutsaklar Hamili Yıldırım, Veysi Aktaş ve Ömer Hayri Konar’dan haber alınamama haline vurgu yapan Ayan, devamında şunları söyledi: "PKK Lideri Abdullah Öcalan tecrit altında. Barışı sağlayacak tek kişi olan Sayın Öcalan'ın tecrit edilmesini kimsenin kabul etmemesi lazım. Özel savaş politikaları İmralı'da yaşanan politikalardan bağımsız değil. Bunun için herkesin İmralı tecridine tepki göstermesi lazım ama en başta kadınların tepki göstermesi gerek."
'JIN JİYAN AZADÎ'
Atölye, katılan kadınları fuhuş, uyuşturucu, tecavüz, asimilasyon gibi "Özel savaş" politikaları ile ilgili yaşanan sorunlara dikkat çekilerek ve çözümlerine dair fikir beyanları tartışıldı. Kadınlar, çözümüm daha fazla örgütlülüklerini büyütmelerinden geçtiğini belirterek, daha fazla yan yana gelme ve politikaları teşhir etmeleri gerektiğini kaydetti. Atölye, kadınların belediyeden beklentilerini dile getirmeleri ile son buldu. Atölyeye sonrası kadınlar "Jin jîyan azadî" ve "Bijî berxwedana jina" sloganları attı.