ANKARA - Adalet Bakanlığı’nın “Aile Hukuku Değerlendirme Kurulu” oluşturulduğunu duyurması üzerine açıklama yapan EŞİK, “Göreve geldiğinden beri Medeni Yasa’yı hedefine koymuş olan Bakan, aile hukukunu sil baştan yazma arzusundan vazgeçmiyor ama bilinsin ki yazdırmayacağız” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, dün yaptığı bir açıklamada “Aile Hukuku Değerlendirme Kurulu” oluşturulduğunu duyurmuştu. Söz konusu kurul ile nafaka hakkı, velayet hakkı gibi pek çok konunun tartışılacağı belirtilmişti. Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) kurula ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, kurulun hangi kriterlere göre oluşturulduğu ve kimlerin yer aldığının açıklanmadığına dikkat çekildi.
‘YENİ BİR ALDATMACA İLE KARŞI KARŞIYAYIZ’
Açıklamada “Bakan'ın iddiası, ‘Kurulun, aile hukuku alanında çalışan kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, yargı mensupları, adli destek görevlileri ve üniversite mensuplarıyla iş birliği içinde’ faaliyet göstereceği ve ‘aile hukuku alanında çalışan kurumlar arasında etkili bir iş birliği’ sağlayacağı yönünde. Bakanın bu yöndeki açıklamalarını ilk kez duymuyoruz, daha önce ‘bilim kurulu’ adını verdiği bu kurul anlaşılan yine kapalı kapılar ardında, hükümet destekli hatta doğrudan hükümet tarafından kurdurulan dernekler, vakıflar ve sözde akademisyenlerden oluşturuldu. Yine bir ‘sivil toplumla iş birliği yapıyoruz’ aldatmacası ile karşı karşıyayız” denildi.
‘DEVRİMİ O KADAR SESSİZ YAPMIŞLAR Kİ…’
Açıklamada, Bakan Tunç’un, “Son 22 yılda özellikle kadın hakları ve aile hukuku alanında anayasal düzeyde sessiz devrim niteliğinde birçok düzenleme yaptık” sözleri hatırlatılarak, “Bu devrimi o kadar sessiz yapmışlar ki hiç birimizin ruhu duymadı. Bakan’ın bahsettiği devrim, İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuz şekilde tek kişinin kararıyla çekilmekse siyaset biliminde buna devrim değil başka isimler veriliyor” ifadelerine yer verildi.
‘MEDENİ YASA’DAN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
İktidarın kadınların ve çocukların hayatlarını ters yüz edecek düzenlemeler yaptığına dikkat çekilen açıklamada devamla şu ifadelere yer verildi: “Bugüne dek kadın hakları açısından olumlu tüm hukuki düzenlemeler bağımsız kadın hareketinin mücadelesiyle gerçekleşti. Yapılan her kanunun noktasından virgülüne kadınların emeği var, deneyimi ve bilgisi var. Kazanımlarımıza dokunmanıza izin vermeyeceğiz. Yüzyıllardır ezilen, ayrımcılığa ve şiddete maruz bırakılanlar olarak vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Kadınlar ne istediklerini söyledi, söylüyor: İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, Medeni Kanun’a dokunma, kadının soyadı konusunda Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının gereğini yerine yetir. Bakanlık bir şey yapmak istiyorsa ilk iş kulaklarını tıkamaktan vazgeçebilir; çünkü biz laiklik ilkesine dayanan, eşitlikçi aile modelinin garantisi olan Medeni Yasa’dan vazgeçmeyeceğiz.”