ANKARA – TEM tarafından 10 Haziran’da baskın düzenlenen Karabük T Tipi Cezaevi’ni ziyaret eden DEM Parti Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu, “kişisel aile fotoğrafları da dahil tüm eşyalara el konulduğu heyetçe tespit edilmiştir” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu, Terörle Mücadele (TEM) şubesi tarafından baskın düzenlenen Karabük T Tipi Cezaevi’ni ziyaret etti.
Yapılan baskında 10 saat süren bir aramanın yapıldığı, arama sırasında tutsakların el yazılarına, Kürtçe hikâye ve öykü çalışmalarına, dergilerine, kitaplarına, ailelerine ait telefon rehberlerine ve adres notlarına el konulduğu basına yansımıştı. Ardından tutsakların ve mahpus ailelerinin cezaevinde yaşanan hak ihlallerine ve bu baskına ilişkin ilgili kurum, kuruluşlara ve DEM Parti’ye yoğun başvurular ile cezaevine ziyaret düzenlenmesi çağrısı yapılmıştı. Başvuru ve çağrıların ardından DEM Parti Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Av. Sipan Cizreli, DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan ve Özgürlük için Hukukçular Derneği Ankara Şubesi Eşbaşkanı Av. Ferdi Sidar’dan oluşan heyet 27 Haziran’da Karabük T Tipi Kapalı Cezaevi’ne ziyaret gerçekleştirdi.
‘NEREDEYSE HERŞEYE EL KONULMUŞTUR’
Ziyarete ilişkin komisyon tarafından yapılan açıklamada, tutsaklar, hapishane idaresi ve savcılık ile bir dizi görüşmelerin gerçekleştirildiği belirtildi.
Komisyon, ziyaret ve görüşmelere ilişkin yaptıkları tespitleri şu şekilde sıraladı:
“* Karabük T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde 14 Haziran’da gerçekleştirildiği sanılan baskın ve arama 10 Haziran 2024 tarihinde gerçekleşmiştir.
* Terörle Mücadele (TEM) şubesi tarafından gerçekleştirilen baskına çok sayıda gardiyan, sivil giyimli kişi ve hapishane baş memuru da katılmıştır.
* Sabah 09.00 civarı başlayan arama akşam saat 20.00 civarı sonlandırılıp bu saatte mahpuslar odalara alınmıştır.
* Arama, 12’şer mahpusun kaldığı B15 ve B16 odalarında gerçekleştirilmiştir. Ayda 3-4 kez arama yapıldığı belirtilen koğuşlarda daha önce mahpusların belirlediği bir kişinin eşliğinde arama yapıldığı belirtildi. Fakat bu kez arama yapılan odada en son bırakılan genç bir mahpus eşliğinde yapılmıştır.
* Arama başlamadan koridora alınan tutsaklar daha sonra kirli, eşyasız, sandalyesiz, yataksız, su ve hiçbir şeyin olmadığı iki odaya alınmıştır. 24 mahpus tüm gün bu odalarda bekletilmiştir.
* Mahpusların tüm ısrarlarına rağmen arama karar örneği ve tutulan tutanak örneği kendilerine verilmemiştir.
* Arama gerçekleştirilen iki oda baştan aşağı dağıtılmıştır. Mahpuslara ait fotoğraflar, mektuplar, kitaplar, defterler (şiir, hikâye ve roman denemeleri), çeşitli şairlere ait duvar kâğıtları hatta kantin alışveriş fişlerine kadar neredeyse her şeye el konulmuştur.”
‘HAKİMLİK KARARIYLA ARAMA YAPILMIŞTIR’
İdare ile yapılan görüşmelere yer verilen açıklamada, 10 Haziran 2024 tarihli arama işleminin, TEM polislerince yapıldığı, yaklaşık 10 saat sürdüğü, Karabük Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturması ve Karabük Sulh Ceza Hakimliği’nin kararı ile yapıldığının kabul edildiğine vurgu yapılarak, “Ancak mahpusların beyanlarında yer verdikleri el konulan eşyalardan haberdar olmadıkları, aramaya iştiraklerinin hiçbir biçimde olmadığı ifade edilmiştir. Fakat baş memurun her iki odadaki aramaya ayrı ayrı eşlik ettiği konusunda ise net bir cevap verilememiştir” denildi.
‘300 KİTABA EL KONULDU’
Komisyon, soruşturmayı yapan savcılık ile yapılan görüşmelere ilişkin ise “Dosyanın 2021 tarihli olduğu, dosyada kısıtlılık kararı bulunduğundan bilgi paylaşılmayacağı belirtilmişse de yaklaşık 300 kitaba el konulduğu bilgisi edinilmiştir. Ayrıca el konulan eşyaların inceleme için gönderildiği, kısa sürede teslim edilmeyeceği belirtilmiştir. Görüşmede, fotoğraf gibi kimi kişisel eşyalara el konulması hususunda ise el konulan kitaplar arasında fotoğrafların bulunmuş olabileceği ancak fotoğraflara el konulmadığı bilgisi savcılık tarafından paylaşılmıştır” ifadelerine yer verildi.
‘BU ARAMA TUTSAKLARIN YAŞAMINI ZORLAŞTIRMAK İÇİNDİR’
DEM Parti Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu yapılan ziyarete ilişkin yaptığı genel değerlendirmelerinde ise şunlara yer verdi: “Aramada mahpuslara bilgi verilmemesi, mahpusların bütün gün kirli, eşyasız, sandalyesiz, yataksız, su ve hiçbir şeyin olmadığı odalarda ayakta bekletilmeleri kötü muamele olup insanlık onuruna açıkça aykırıdır. Arama kararı ve arama tutanağı örneğinin mahpuslara verilmemesi yine hukuka aykırı olup özellikle arama tutanağının verilmemesi sahte delil uydurma endişelerine yol açmıştır. Ayrıca, ayda 3-4 kez arama yapılan odalarda mahpusların kişisel eşyalarına ve kantin fişlerine kadar her şeye el konulması, bu aramanın mahpusların yaşamlarını zorlaştırmaya yönelik keyfi bir arama olduğunu da göstermektedir. Arama için odada tutulan mahpusun onlarca kişinin eşyasını bilme olanağı ve takibini yapması hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi herkes adına tutanaklara imza atması da bir başka hukuki sorun olarak tespit edilmiştir.
KİŞİSEL FOTOĞRAFLARA BİLE EL KONULDU
Hapishane İdaresinin el konulan eşyalardan haberdar olmadığı şeklindeki açıklaması ile savcılık tarafından mahpuslara ait fotoğrafların kitapların arasında kalmış olabileceği, fotoğraflara el konulmadığı şeklindeki açıklamaların gerçek dışı olduğu, kişisel aile fotoğrafları da dahil tüm eşyalara el konulduğu Heyetçe tespit edilmiştir. Bu bağlamda, güvenliği jandarma tarafından sağlanan ve devletin tüm olanaklarıyla denetim altında tutulan Karabük Kapalı Hapishanesi’ne TEM Şube polisleri vasıtasıyla baskın düzenlenmesinin kabul edilebilir bir tarafı yoktur! Kötü muamele ve mahpusların hayatlarını zorlaştırmaya yönelik keyfi ve hukuka aykırı baskın/arama işlemlerinden vazgeçilmeli, derhal el konulan kişisel eşyalar mahpuslara teslim edilmelidir. Tüm bu ihlallerde dahli bulunan savcılık, hâkimlik, kolluk ve dahi tüm kamu görevlileri hakkında derhal adli ve idari soruşturma başlatılmalıdır.”
Sürecin takipçisi olacakların belirten komisyon, detaylı bir rapor hazırlayacaklarını da ekledi.