WAN - MEBYA-DER kongresine katılan yurttaşlar, Kürt sorununun çözümünün PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılarak, fiziki özgürlüğünün sağlanmasıyla mümkün olacağına işaret etti.
Wan Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği’nin (MEBYA-DER) dün gerçekleşen 3'üncü Olağan Kongresi'ni katılan yurttaşlar, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekerek, “Tecridi kaldırmak elimizde” mesajı verdi.
‘TECRİTİ SONLADIRMAK BİZİM ELİMİZDE’
Halkların birlikte mücadelesi ile tecridin kaldırılabileceğini ifade eden Nezahat Gül, “Halkımızın en büyük görevi Sayın Abdullah Öcalan şahsında bütün cezaevlerinde sürdürülen tecridi kırmaktır. Tecride karşı tutsaklar görüşe çıkmıyor. Bunun tek bir nedeni var oda İmralı’da devam eden mutlak tecrit. Tecrit devam ettiği sürece tutsakların eylemi de devam edecek. Bizler de burada onların sesi olmalıyız ve bu tecridi kırmak için mücadele etmeliyiz” dedi.
‘ÖZGÜRLÜK OLMADAN SORUN ÇÖZÜLMEZ’
Abdullah Öcalan özgür olmadan hiçbir sorunun çözülmeyeceğine dikkat çeken İlhami Güler, “Bunun için halkımız bir olmalıdır. Herkes iyi bilsin ki tecrit sonlanmadan kimse özgürlükten ve barıştan bahsedemez. Bizler birçok kazanım elde etsek de Sayın Abdullah Öcalan ve cezaevindeki arkadaşlarımız özgür olmadan hiçbir şeyden bahsedemeyiz. Cezaevlerinde sürdürülen direnişin en büyük payı da bizlere düşüyor bundan dolayı bizler de elimizden gelen her şeyi yapmalıyız” diye belirtti.
Allahverdi Selik de, tecridin hiçbir hukuki boyutunun olmadığını ve ülkeye huzursuzluktan başka bir şey vermediğini söyledi. Tecrit sonladığı andan itibaren refahın geleceğini dile getiren Selik konuşmasını şöyle sürdü: “Artık bu durumu kabul etmiyoruz. Tecride karşı halk ayağa kalkmalı ve direnişe geçmelidir. Yaptıkları Kürt halkına zulümdür. En temel gündemlerimizin başında Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecrit geliyor. Bunun için gece gündüz çalışmalıyız ve mücadele etmeliyiz.”
‘DİRENİŞ İÇİNDE OLAMLIYIZ’
Konuşmasını cezaevlerinde başlatılan direnişi selamlayarak başlayan Hatice Beytür ise, “Aylardır Sayın Abdullah Öcalan’dan bir haber alınsın ve mutlak tecrit son bulsun diye tutsalar eylemde. Bizler de başta Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecrit olmak üzere tüm cezaevlerindeki eylemler son bulana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu sürdürülen tecrit biran önce bitmeli. Aylardır çocuklarımızdan haber alamıyoruz. Bizlerin de isteği cezaevinde olan tutsakların talepleri ile aynıdır. Bizler daima bu direnişin içinde olacağız. Bu zulme artık dur denilmeli” şeklinde ifade etti.