AMED – Tahir Elçi Davasında çıkan beraat kararına tepki gösteren DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, “Tahir Elçi’nin katillerinin saklanmasına izin vermeyeceğiz” dedi.
Amed’in Sûr ilçesinde bulunan tarihi Dört Ayaklı Minare önünde 28 Kasım 2015 tarihinde katledilen Amed Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin ölümüne dair açılan davanın 11'inci duruşmasında 3 sanık polis için beraat kararı verildi. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan ile milletvekilleri, karar sonrası 4 ayaklı minare önünde açıklama yaptı.
Burada konuşan Ayşegül Doğan, Tahir Elçi’nin çatışmasız, savaşsız bir hayat istediğine dikkati çekerek, “Tam bundan bahsederken burada hayatını ortaya koydu. Cezasızlık politikalarına karşı mücadele ettiği bu topraklarda maalesef aynı şeyi yaşadı. Zar zor açılan bir açılan duruşma sonucunda bugün bir karara varıldı. Bu kararın siyasi kararla alındığını biliyoruz. Yine hukukla adaletle izah edilemeyecek, siyasete göre yön alan bir kararla karşı karşıya kaldık. İktidarlar değişiyor ama faili belli olan davalarda hep aynı politikalar yürütülüyor. Tahir Elçi’nin sesine sahip çıkmak için, barış çığlığına sahip çıkmak 4 ayaklı minareye sahip çıkmak, bir arada yaşam hakkına sahip çıkmak anlamına geliyor. Tahir elçi gibi faili belli cinayetlerin daha da koyu karanlıklara teslim olmaması için siyasi mücadelemizi yükseltmemiz gerekiyor. Bunu büyütelim ki bu karanlığa karşı aydınlık kazansın” şeklinde konuştu. Doğan, daha büyük kayıplar yaşamamak adına Tahir Elçi Davası’na sahip çıkmaya devam edeceklerinin altını çizdi.
‘KARANLIĞI AYDINLATABİLİRİZ’
Rıha Milletvekili Mithat Sancar, Tahir Elçi’nin savaşa karşı bir açıklama yaparken katledildiğini dile getirerek, “Bu cinayetlerin gün ortasında işlendiğini biliyoruz ve bu cinayetlerin yine gün ortasında karanlıkta bırakıldığını da biliyoruz. Tahir elçi soruşturması da cezasızlıkla ilerleyen sonuçların hepsini içeriyordu. Soruşturma hiçbir zaman geniş tutulmadı. Arkasındaki güçler hep karanlıkta bırakılmak istendi. Tehir elçi faili meçhullere karşıydı. Mücadele yürüttü, cezasızlık politikasına karşı da son gününe kadar çabaladı. Zaten sanıklar esas fail olarak da görünmüyordu, beraat ettiler. Ama bu davanın böyle kapanacağı konusunda yanılıyorlar. Mücadeleyi devam ettirirsek bu karanlığı aydınlatabiliriz” ifadelerini kullandı.
MÜCADLEE KARARLILIĞI
Keskin Bayındır ise şöyle konuştu: “Bugün büyük bir hukuksuzluk yaşandı. 3 polis beraat etti. Baştan sona kadar bu dava hukuksuz bir şekilde, saklanarak ilerlendi. Tahir Elçi Kürt, Barış avukatıydı. Ömrünü barış ve çözüm için harcadı. Tahir Elçi’nin katledilmesi ne ilkti ne de son oldu. Tehir Elçi’nin davasını cezasız bitirmek istiyorlar. Ama biz faillerini biliyoruz. Tahir Elçi’nin ölüm nedeni neydi? Televizyonda bir konuşma yaptı. Ülkedeki Kürt sorunun çözümü için konuştu. Devlet tarafından hedef gösterildi. O yüzden Elçi’ni katili sadece bu 3 polis değildi. Tahir Elçi’nin ölümünde onu hedef gösteren herkesin parmağı vardı. Türkiye’de Kürt sorunu var ve bu da muhataplarıyla çözülebilir. Bu sorun hedef göstermelerle çözülmez. Bu hedef göstermelerle düşüncesini ifade eden çok kişi katledildi. Bedeli ne kadar ağır olursa olsun Kürt halkı geri adım atmadı, bundan sonra da geri adım atmaz. O yüzden bu meseleyi kimsenin konuşmasına da izin vermiyorlar. Kimse bu düşüncenin önünü kesemez. Herkes bu sorunun çözülmesini istiyor. Tahir Elçi o yüzden katledildi. Biz Tahir Elçi’nin katilerinin saklanmasına izin vermeyeceğiz. Her alanda bu konuda mücadelemizi yürüteceğiz.”