HABER MERKEZİ - 21 yılda 2 milyondan fazla kız çocuğu doğum yaparken, çocukların en çok evlendirildiği kentlerin başında Dîlok ve Riha geliyor. Av. Hediye Gökçe Baykal, çocukların evlendirilmesi sorununa iktidarın politikalarının neden olduğunu belirtti.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği her geçen yıl biraz daha derinleşirken, bu eşitsizlik her yıl açıklanan verilere de yansıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; 2002 yılından 2023 yılına kadar doğum yapan 19 yaş altı genç kadın ve kız çocuklarının sayısı 2 milyon 88 bin 925. Bu sayı dikkat çekerken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi’nin, 29 Haziran 2023’te TÜİK verilerinden derlediği raporunda da kız çocuklarının karşı karşıya kaldığı tehlike gözler önüne serildi.
Rapora göre; AKP’nin iktidara geldiği 2002’den 2023 yılına kadar doğum yapan 2 milyon 88 bin 925 genç kadın ve kız çocuklarının 557 bin 49’u 17 yaşından küçükken, 21 bini ise 15 yaşından küçük.
12 AYDA İKİ KENTTE BİN 888 ÇOCUK 'EVLENDİRİLDİ'
Evlilik yaşı resmiyette 18 olsa da, ailelerin onay vermesi halinde 17 yaşında, mahkeme kararıyla 16 yaşında da evlenmek mümkün. Verilere göre; 2023 yılında 565 bin 335 evlilik gerçekleşti. Bu evlilikleri gerçekleştirenlerin 706’sı 16-17 yaşındaki erkek çocuklarından, 10 bin 471’i ise kız çocuklarından oluşuyor.
Rapora göre, son 10 yılda 16-19 yaş arasındaki 441 kadın ve kız çocuğu 45 yaş ve üstündeki erkeklerle evlendi. Son 10 yılda 16-19 yaş grubundaki erkeklerle evlenen 45 yaş ve üstü kadın sayısı da 15 olarak kayıtlara geçti. Çocukların evlendirilmesinin en fazla olduğu kentlerin başında ise Dîlok (Antep) ve Riha (Urfa) geliyor. Geçen yıl Dîlok’ta 960 kız çocuğu, Riha’da ise 928 kız çocuğu evlendirildi.
2023'TE BİNLERCE ÇOCUK DOĞUM YAPTI
Çocukların evlendirilmesinin yasak olduğu Türkiye’de verilere göre; 2023 yılında 15 yaşından küçük 130 çocuk doğum yaptı ve bu çocuklardan 4’ü ikinci defa doğum yaptı. 15-17 yaş grubunda ise 6 bin 505 çocuk doğum yaparken, bunlardan 535’i ikinci, 31’i ise üçüncü kez doğum yaptı.
Verilere göre 2013-2022 yıllarında 15 yaşından küçük 2 bin 578 çocuk doğum yaptı. Yıllara göre, 15 yaşından küçük ve 15-17 yaş aralığında doğum yapan çocuk sayısı ise şöyle:
'İŞÇİ' KIZ ÇOCUKLARI
Veriler çocukların “evlilik” adı altında tecavüze uğradıklarını ortaya koyarken, çocuk istismarı başka alanlarda da dikkat çekti.
TÜİK’in “Hanehalkı İşgücü Araştırması 2023” sonuçlarına göre; 15-17 yaş grubundaki çocukların işgücüne katılma oranı yüzde 22,1. İşgücüne katılma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, bu oranın erkek çocuklar için yüzde 32,2 kız çocuklar için yüzde 11,5 olduğu görüldü. Aynı araştırmanın 2022 yılı sonuçlarına göre, 15-17 yaş grubundaki çocukların işgücüne katılma oranı yüzde 18,7 iken , bu oranın erkek çocuklar için yüzde 27,0 kız çocuklar için yüzde 10,0 olduğu görüldü.
TÜİK’in sadece resmi verileri paylaşıyor, ailesinin yanında çalıştırılan, mevsimlik işçi olarak ya da kayıt dışı çalıştırılan, 15 yaşından küçük olduğu halde çalıştırılan çocuklara yer vermiyor. Dolayısıyla bu verileri de ekleyince çalışan kız çocukları on binleri buluyor.
YOKSUL ÇOCUKLAR
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) Türkiye’de çocuk yoksulluğu: Mevcut durum ve riskler raporuna göre; 2023 yılında 0-17 yaş grubunda 7,03 milyon yoksul çocuk bulunmakta. Bu sayının aynı yaş grubundaki toplam çocuk sayısına oranı olan yoksul çocuk oranı yüzde 31,3.
SORUNLAR NASIL DERİNLEŞTİ?
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Hediye Gökçe Baykal, iktidarın çocuk politikalarına dikkat çekerek, sorunları nasıl derinleştirdiğini vurguladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın erken yaşta evlilik açıklamasını hatırlatan Baykal, “İlgili Bakanlık olarak asla taviz vermeyeceklerini ve erken yaşta evliliklerin giderek azaldığını açıklamıştı. Ancak somut verilere baktığımızda durumun hiç de böyle olmadığını görüyoruz. Çocuk yaşta evlilikler ülkemizde yıllardır büyük bir sorun teşkil ederken, erken anneliğin de çok yaygınlaştığı maddi bir gerçek. Bunda elbette ki ülkemizdeki nüfus artış oranının azalmasına paralel cumhurbaşkanı ve iktidar partisinin ‘çok çocuk’ politikası da etkili” değerlendirmesinde bulundu.
'KRİZİN FATURASI KIZ ÇOCUKLARINA KESİLİYOR'
Mereş merkezli 6 Şubat depremlerin çocuklar üzerindeki etkilerini değerlendiren Baykal, “yapılan araştırmalar afet zamanlarında Çocuk Yaşta, Erken ve Zorla Evliliklerin (ÇYEZE) arttığını gösteriyor. Afet ve insani kriz durumlarında yoksulluğun boyutlarının büyümesiyle birlikte başta eğitim olmak üzere, birçok temel hakka erişimin kısıtlandığını görüyoruz. Dolayısıyla önce feragat edilecek hak kız çocuklarının eğitime erişimi oluyor. Ülkede mevcut ekonomik krizin faturası da kız çocuklarına çıkıyor” şeklinde konuştu.
'POLİTİKACILARIN SÖYLEMLERİ EVLİLİĞİ NORMALLEŞTİRİYOR'
Siyasi partilerin açıklamalarının toplumun çocuk evliliklerine olan bakışını etkilediğini söyleyen Baykal, “İktidar partisi ve iktidar ortağı diğer partilerin erken yaşta evlilikler konusundaki açıklamaları da durumun normalleştirmesi açısından toplum üzerinde etki yaratıyor. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ‘Anadolu’da yıllardan beri ebeveynlerimiz 14, 15, 16 yaşında evlenmiş, mutlu yuva kurmuşlardır’ şeklinde bir açıklamada bulunmuştu. Bu politikalar kabul edilemez” tepkisinde bulundu.
ÇÖZÜM 'TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ'
Çocuk evliliklerine şahit olan kişilerin durumu yetkili makamlara bildirme zorunluluğu olduğunu söyleyen Baykal, “ÇYEZE konusunda başta aile bireyleri ve akrabalar olmak üzere herkesin riski belirleme ve bildirme sorumluluğu var. Bu sorumluluk hem çocuğun korunması bakımından hem de bu eylemin kimi zaman başka bir suça vücut vermesi bakımından önemli. Kız ve erkek çocuklarına okul çağında toplumsal cinsiyet eşitliği, kadın hakları, ÇYEZE vb. konularında eğitimler verilmesi daha bilinçli bir toplum oluşmasında en önemli rolü oynuyor. Bu durumu ancak böyle durdurabiliriz” dedi.
MA / Berivan Kutlu