İZMİR - Sırbistan’da tutuklanan ve hukuksuzluklara karşı 109 gündür açlık grevinde olan Ecevit Piroğlu’nun eylemine dair konuşan Hüseyin Ataş, Piroğlu için dayanışma çağrısı yaptı.
Sırbistan’da 2021 yılının Haziran ayında tutuklanan ve Türkiye'nin iadesini istediği siyasi mülteci Ecevit Piroğlu, görülen 3 iade davasının da reddedilmesine rağmen iade kampında tutulmaya devam ediliyor. Bu durumun son bulması için 12 Şubat’ta açlık grevine başlayan Piroğlu'nun sağlık durumu giderek kötüleşiyor. 109 gündür açlık grevinde olan ve 48 kiloya kadar düşen Piroğlu için birçok eylem ve etkinlik yapıldı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ile Emek Partisi’nin (EMEP) 37 milletvekili 10 Nisan’da Sırbistan'ın Türkiye Büyükelçiliğine Piroğlu’nun serbest bırakılması için deklarasyon verdi. Bugüne kadar yapılan bütün girişimler sonuçsuz kalırken, 27 Mayıs'ta hastaneye kaldırılan Piroğlu'nun durumunun giderek ağırlaştığı kaydedildi.
AÇILAN DAVALARDAN BERAAT ETTİ
Ecevit Piroğlu'na Özgürlük İnisiyatifi üyesi Hüseyin Ataş, Piroğlu'nun Sırbistan'da tutuklandığı ilk günden bu yana birçok hukuksuzlukla karşı karşıya kaldığını belirterek, buna karşı daha önce de 135 gün süren bir açlık grevi yaptığını hatırlattı. Ataş, "Şuan başlattığı açlık grevi eylemi öncekine göre daha ağır geçiyor. Sırbistan hükümeti Piroğlu aleyhine 7-8 tane dava açtı. Ancak Piroğlu bütün davalardan beraat etti. 3 yıldır tutuklu ama neden tutuklandığını ve neden bu kadar uzun sürdüğüne dair kimseden bir ses yok. Öyle absürt olaylar yaşadık ki, ilk açlık grevinin 98'inci gününde bir duruşmaya çıktı. Hakim, açlık grevinden kaynaklı fiziken değişmiş olan Piroğlu için yeniden kimlik tespiti isteyerek, duruşmayı erteledi. Bu durum bile yaklaşımın ne olduğunu bize gösteriyor” dedi.
'HABER VERİLMİYOR'
Piroğlu'nun sağlık durumunun kötü olduğunu ifade eden Ataş, "İradesinin çok güçlü olduğunu ve bilincinin halen açık olduğunu söyleyebiliriz. Ancak iç organları birçok fonksiyonunu kaybetmeye başladı. Şu an 48 kilo civarında. Bu durum 1.83 boyunda bir insan için normal değildir. Bayılma, düşme ve denge kayıpları gibi ani ataklar geçiriyor. 27 Mayıs’ta hastaneye götürüldü ancak Sırpça bilmediği için tedavi edilmeden kampa geri götürüldü. Tercüman istemesine rağmen Sırplı yetkililer, 'kontrolleri reddediyor' iddiasıyla tutanak tutarak, tedavi etmedi. Piroğlu’nun böyle bir beyanının olmadığını hem iade kampına hem hastaneye bildirdik. Anadilinde bir tercüman getirilmesinin bu işi kolaylaştıracağını anlattık. Ayrıca hastanelere giderken, tercümanı, siyasi temsilcisi, avukatı ve ailesine haber verilmesini ya da refakatçisine haber verilmesini talep ettik. Çünkü nereye götürülebileceği ve neyle karşılaşabileceğimizi bilmiyoruz. Sırbistan muz cumhuriyeti gibi yönetiliyor. Bize her an 'Ecevit Piroğlu'nu kaybettik' diyebilirler" ifadelerini kullandı.
'DEĞERLER YANLIŞ YAZILIYOR'
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) bir başvuru yaptıklarını kaydeden Ataş, "Sırbistan yaptığı bu uygulamalardan kaynaklı yaptırıma tabi tutulacak. Yaptırımla karşı karşıya kalmamak için hastaneye götürüyor. Son iki haftadır yapılan kontrollerde kilo ibareleri doğru olmasına rağmen diğer değerlerin yanlış yazıldığını görüyoruz. 15 gün öncesinde ki değerler ile bugünkü değerler aynı yazılıyor. Bunun da düzmece bir raporlama ve insanlık suçu olduğunu biliyoruz. Piroğlu, Sırbistan devleti tarafından parça parça katlediliyor. Kendi belirlediğimiz hastanede tetkiklerini yaptırmak istiyoruz. Ne buna izin veriliyor ne de kendileri doğru verileri açıklıyor. Uluslararası saygınlığı olan birçok doktor raporlama yaptı ve bunlar adli mercilere ulaştırıldı. Ancak halen en ufak bir gelişme söz konusu değil" diye belirtti.
'TÜM SİYASİ MÜLTECİLERE GÖZDAĞI'
"Ecevit Piroğlu gündemi sadece onunla ilgili bir gündem değil" diyen Ataş, şöyle devam etti: "Ecevit Piroğlu, AKP-MHP faşizminin dünyada kurduğu ilişkiler ve devrimcilerle olan hesaplaşmasının sembolü oldu. Balkanlarda yapılan NATO zirvesinde kulislerde Ecevit Piroğlu konuşuluyor. Birleşmiş Milletler (BM), AİHM, İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) gibi birçok kurum Piroğlu’nun serbest bırakılması gerektiğini belirtiyor. Sırbistan ise AKP ile kurduğu ticari ve politik ilişkileri esas aldı. Bu durum bile davanın hukuki bir dava olmadığını gösteriyor. Piroğlu ile birlikte Avrupa'da yaşayan siyasi mültecilere dönük ciddi saldırıların önü de açılmış oldu. Piroğlu’nun öldürülmesi aynı zamanda bir toplumun öldürülmesidir.”
DESTEK ÇAĞRISI
Kendisine “insanım” diyen herkesin Piroğlu ile dayanışma içerisinde olması gerektiğini kaydeden Ataş, "Ne yapabiliyorsak onu yapalım. O’nun için yapılan bir paylaşımın bile bizim için değeri var. Bunların bir toplumsal karşılığı olduğunu biliyoruz. Bir kişinin sesinin çıkmasının bile karşılığı oluyor. O nedenle herkesi bu konuda bir söz söylemeye çağırıyoruz. Tüm kamuoyundan destek istiyoruz. Zaten inisiyatifin sanal medya hesaplarından sürekli paylaşımlar yapılıyor. Ama sesimizin daha gür çıkması önemli. Bu güç bizde var. Elinizden ve vicdanınızdan geldiği kadar Ecevit Piroğlu'nu yalnız bırakmayın" ifadelerini kullandı.
MA / Tolga Güney