ANKARA – Adalet Bakanlığı önündeki nöbetini 116’ncı gününde sürdüren Emine Şenyaşar’ı ziyaret eden DEM Parti milletvekilleri, “Emine anne adalet talep ederken aynı zamanda ülkedeki çöküşe, çürümeye karşı da bir feryat yükseltiyor. Buradaki feryat herkes için adalettir” dedi.
Riha’nın Pîrsûs (Suruç) ilçesinde 14 Haziran 2018’de AKP eski milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından eşi ve iki oğlu katledilen Emine Şenyaşar’ın Riha’dan Ankara’ya taşıdığı Adalet Nöbeti sürüyor. Emine Şenyaşar, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Riha Milletvekili olan oğlu Ferit Şenyaşar ile 116’ncı gününde bir kez daha Adalet Bakanlığı kapısı önüne gelerek bakan ile görüşmek istedi. Ancak her zaman olduğu gibi bakanlık bir kez daha kapıyı Şenyaşar ailesine açmadı.
Şenyaşar ailesi, “Adaletin olmadığı yerde herkes suçludur. Kanunlar adalet için vardır, üstünleri korumak için değil. Üstünlerin hukukuna karşı adalet nöbetimiz 116’ncı gününde” ve “Bir anne 6 yıldır nerede adalet, nerede devlet diye haykırıyor. Ülkeyi yönetenler annelerin çığlığına yenilecek. Herkes için adalet” yazılı pankartlarını açtı. Şenyaşar ailesini DEM Part Milletvekilleri İbrahim Akın, Mithat Sancar ile Cengiz Çandar ziyaret etti.
‘OĞLUMU BIRAKSINLAR’
Burada konuşan Emine Şenyaşar, “Bizden korktukları için kapıları kilitliyorlar. Oğlumu bıraksınlar ben de evime gideyim. Ne diye kendinizi dünyaya rezil ediyorsunuz? Niye hastane kayıtlarını saklıyorsunuz? İnsanlar hastanelerde öldürülmez, ama benim ailemi hastanede öldürdüler. Bu vicdan mıdır? Bize sadece zulmediyorlar. Oğlumu cezaevinden çıkartın” dedi.
‘YARGI BİR AN ÖNCE GÖREVİNİ YERİNE GETİRSİN’
DEM Parti İzmir İbrahim Akın da “Oğlu hala cezaevinde yargılanıyor. Bütün ülke bütün dünya izliyor vicdanlar ortaya çıkan durumu görüyor ama maalesef ülkemizdeki adalet bakanı, yargı bunu görmüyor. Yapılan görüşmeler hala sonuç vermemiş durumda. Sözler veriliyor ama yerine getirilmiyor. Üzüntüsünü acısını yürekten paylaşıyorum. Artık bu son bulsun. Adalet Bakanı, bakanlık, yargı bir an önce görevini yerine getirsin” şeklinde ifadeler kullandı.
‘BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ’
Cengiz Çandar ise Şenyaşar ailesinin her şeyi ortaya koyduğunu söyledi. Çandar, “Türkiye çok sıkıntılı bir ülke. En büyük sıkıntı ise adalet yokluğu. 116 gündür eşini, evlatlarını kaybetmiş bu kadın tek bir şey istiyor; adalet. Adalet Bakanı her gün bu kapıdan girip çıkıyor ama anne hala bir çözüm elde etmiş değil. Tıpkı Cumartesi Annelerinin 1000’inci hafta toplanıp adalete erişememesi gibi. Bu örnekler adaletsizliğin deklarasyonu olarak karşımızda duruyor. Buna yol açanlar, gereğini yerine getirmeyenler nasıl yüzleri kızarmadan her gün bu kapıdan giriyorlar. Bizler bu işin peşini bırakmayacağız” dedi.
‘BURADAKİ FERYAT HERKES İÇİN’
Toplum olarak barış içinde bir arada yaşayabilmenin temelinin adalet olduğunu belirten DEM Parti Riha Milletvekili Mithat Sancar, faillerin belli olduğunu ancak delillerin karartılmak istendiğinin altını çizdi. Sancar şöyle devam etti: “Bütün bu çabalara rağmen delillerin kalan kısmı vahşeti ortaya koymaya yetiyor. Bunlar yetmiyormuş gibi Emine Annenin bir oğlu cezaevinde tutuluyor. Bu arayış ve talep; sadece kendileri için değildir. Bir ülkede bir yerde adaletsizlik yaşanıyorsa, bu ülkenin her tarafını sarar. Nitekim de bu ülkede durum budur. Her alanda adaletsizlik var. Çürümüş bir toplum ve devlet düzeninden söz ediyoruz. Emine anne kendi ailesi için adalet talep ederken aynı zamanda ülkedeki bu çöküşe, çürümeye karşı da bir feryat yükseltiyor. Buradaki talep, buradaki feryat; herkes için adalettir. Bu sese herkesin kulak vermesi gerekiyor. Çünkü adalet tek kişinin meselesi değildir. Şenyaşar ailesi hepimiz için bu sesi yükseltmeye devam ediyorlar. Biz de elimizden gelen her türlü çabayı harcamaya devam edeceğiz.”
Son olarak konuşan Ferit Şenyaşar ise Adalet Bakanı’nın içeride saklandığını, bu durumun da Türkiye için bir utanç olduğunu kaydetti. Şenşayar, katiller dışarıda ve iktidarın koruması altında diye belirtti.
ÇAKIR'IN EYLEMİ 37’NCİ GÜNÜNDE
Emine Şenyaşar’dan etkilenerek 15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişimi sonrasında tutuklanan oğlu için Adalet Bakanlığı önüne gelen Sevinç Çakır da oturma eylemini 37’nci gününde sürdürdü. Çakır, bakanlık önünde “15 Temmuz'u kim yaptıysa müebbetti o yatsın, oğluma özgürlük istiyorum” pankartını açtı.