HABER MERKEZİ - İsrail ile yapılan siyasi, askeri ve ekonomik tüm anlaşmaların iptal edilmesi çağrısı yapılan eylemlerde, “Ya bu katliamlar durdurulacak ya da işlenen savaş suçlarına ortak olunacaktır” denildi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Wan Şube Platformu, İsrail’in Refah’a yönelik saldırını protesto etti. KESK binasının bulunduğu Aydın Perihan İş Merkezi önünde yapılan açıklamada “Filistin’de katliam var! Savaşa karşı barışı, katliamlara karşı yaşamı savunuyoruz” pankartı açtı.
Açıklamayı yapan Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Emekçileri Sendikası (TÜM-BEL SEN) Wan Yürütme Kurulu üyesi Vural Aytürk, İsrail’in insanlık suçu işlemeye devam ettiğini belirtti. Aytürk, “Son olarak İsrail Ordusu'nun 27 Mayıs sabahı BM gözetimindeki Refah Kampında yerlerinden edilmiş Filistin’lilerin yaşadığı bir yerleşkeye yönelik düzenlediği saldırı sonucu onlarca insan yaşamını yitirmiş ve çok sayıda kişi yaralanmıştır. Yaşanan bu katliamı lanetliyoruz” dedi. Silahsız ve sivil insanlara yönelik bu son saldırının Uluslararası Adalet Divanı'nın İsrail Ordusu'nun Refah Bölgesindeki operasyonlarını durdurma kararını vermesinden kısa bir süre sonra gerçekleşmiş olmasının manidar olduğunu ifade eden Aytürk, “İsrail açıkça dünyaya meydan okumakta, insanlık değerlerini ayaklar altına alarak katliamlara devam edeceğini ilan etmektedir” ifadesini kullandı.
‘TALİMATLARI VERENLER YARGILANMALIDIR’
İsrail ordusunun Gazze’ye 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 36 bin sivilin hayatını kaybettiğini dile getiren Aytürk, “82 bine yakın insan da yaralandı. Yapılan saldırılar insani değerlerden yoksunluğu ve bir barbarlığı temsil etmektedir. Açıktır ki, İsrail savaş ve insanlık suçu işlemektedir. Saldırlar nedeniyle yaşamını yitirenler için konacağı morg ve yaralıların tedavileri içinde hastanelerde dahi yer olmaması nasıl bir insanlık trajedisi ile karşı karşıya kaldığımızı göstermektedir. İnsanlık bu barbarlığı durdurmak sorumluluğu ve göreviyle karşı karşıyadır. Ya bu katliamlar ve barbarlık durdurulacak ya da işlenen savaş suçlarına ortak olunacaktır. Yeni katliamların yaşanmaması, sivillerin ölümüne yol açan saldırıların talimatlarını verenlerin savaş suçları mahkemesinde yargılanmaları için derhal girişimlerde bulunulmalıdır” şeklinde konuştu.
‘ABLUKA DERHAL KALKMALIDIR’
Aytürk, son olarak şunları söyledi: “İsrail hükümetinin saldırıları durdurulmalı, ateşkes sağlanmalı, insani yardımlara yönelik engellemeler kaldırılmalıdır diyen Aytürk, “Sorunların barış ve diyalog yoluyla çözümü esas alınmalıdır. Halkların güvenlik ve refah içinde yaşamasının tek yolu kalıcı ve adil barıştır. Filistin halkı dünyadan ve Türkiye’den hamaset ve timsah gözyaşları değil, çözüm için acil somut adımlar atılmasını beklemektedir. Bunun için; Filistin halkına yönelik abluka derhal kaldırılmalıdır. İsrail işgal ettiği topraklardan geri çekilmelidir. Filistin halkının eşit, özgür bir Filistin’i yaratmak için Filistin halkına ekonomik, sosyal her türlü destek sağlanmalıdır. Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir ‘çözüm’ kabul edilmemelidir.”
MERSİN
Mersin Emek ve Demokrasi Platformu, Akdeniz ilçesinde bulunan 75’inci Yıl Özgür Çocuk Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Çok sayıda Sivil Toplum Kuruluşu (STK) ve siyasi partinin katıldığı açıklamada “Savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunuyoruz. Filistin halkına yapılan soykırım ve katliamı kınıyoruz” pankartı açılırken, sık sık “Susma haykır, katliama hayır” ve “Katil İsrail, işbirlikçi AKP" sloganları atıldı.
Platform adına açıklamayı yapan Mustafa Özbay, Filistin’e dönük katliamın dünyanın gözü önünde gerçekleştiğini belirterek “İnsancıl hukuk mirası fütursuzca çiğneniyor” dedi. Filistin’e dönük saldırılara Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği’nin (AB), suskun kaldığını belirten Özbay, dünya halklarının ayakta olduğunu ve “İnsanlık mirasına sahip çıktığını” ifade etti. Özbay, “Yok edilen yaşam alanları, binlerce can kaybı, öldürülen çocuklar, düşmanlık, nefret, ırkçılık ve cinsiyetçilik suçları da dahil olmak üzere savaşın yarattığı bütün felaketlere yaşadığımız bölgede şahit oluyoruz. Savaşın ve yıkımın nedeni Filistin topraklarındaki İsrail’in yayılmacılığı ve işgalidir. Filistin halkının direnme hakkı meşrudur. İsrail ve Filistin halklarının eşit haklara sahip olarak kendi kaderlerini tayin edecekleri barışçıl bir çözüm yaratmadan savaş ve şiddeti önlemenin hiçbir yolu yoktur. İsrail, işgal ettiği topraklardan çekilmelidir. BM’nin savaş suçu ve soykırım konusundaki yaptırımları derhal hayata geçirilmelidir” şeklinde konuştu.
‘TEK YOL KALICI VE ADİL BARIŞTIR’
İsrail ile ekonomik ve askeri ilişkileri sonlandırma konusunda tüm ülkelere çağrı yapan Özbay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Emperyalistlerin güç ve paylaşım savaşlarının yoğun bir biçimde sürdüğü bölgemiz ateş altında. Filistin ve Kürt halkları başta olmak üzere halkların kendi kimlikleri ve kültürleri ile eşit ve özgür olarak var olma hakları sistemli baskı ve zulümle, katliamlarla yok ediliyor. Savaştan kazanan sadece savaş tüccarları, halkın sırtından zenginleşenler, ülkeyi savaşla ve baskıyla yöneten rejimlerdir. Halkların güvenlik ve refah içinde yaşamasının tek yolu kalıcı ve adil bir barıştır. Bölgemizde ve ülkemizde kalıcı ve adil bir barışın sağlanması için bütün toplumsal güçleri, emek ve meslek örgütlerini, demokratik kurum ve kuruluşları, bölgemizdeki soykırım ve savaş politikalarına karşı kitlesel bir barış mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz.”
Basın açıklaması sloganlar eşliğinde sona erdi.