İSTANBUL - Gazeteci Celal Başlangıç için düzenlenen anma etkinliğinde konuşan insan hakları aktivisti Nimet Tanrıkulu, “Celal, gerçeğin peşinde koşmasını, ezberleri bozmasını ve boyun eğmeme iradesini öğrendiğimiz gazetecilerden biriydi” dedi.

 

78’liler Girişimi ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 1990'larda Kürt kentlerindeki hak ihlallerine dikkat çeken haberleriyle tanınan ve 3 Mayıs'ta hayatını kaybeden Celal Başlangıç için Fatih ilçesinde bulunan Basın Müzesi’nde anma etkinliği düzenledi. Anmaya, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Özgül Saki ve DEM Parti İl Eşbaşkanı Gonca Yangöz’ün yanı sıra Başlangıç’ın dostları, çok sayıda gazeteci ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi katıldı. Etkinlik Başlangıç’ın anısına saygı duruşuyla başladı.

 

Anmada ilk olarak söz alan insan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu, Celal Başlangıç’ın gerçeğin peşinde koşarak hakikatin izinden yürümeyi öğreten örnek bir gazeteci olduğunu vurguladı. Tanrıkulu,  “Biz hak savunucuları için bugün ayrı bir gün. Her daim yanı başımızda olan Celal, şu an yok. Sesimizi çoğaltan bir dostumuzdu. Kürt meselesini, ağır hak ihlallerini ele alan ve aynı zamanda bunları teşhir eden bir gazeteciydi. Gerçeğin peşinde koşmasını, ezberleri bozmasını ve boyun eğmeme iradesini öğrendiğimiz gazetecilerden bir tanesiydi” ifadelerini kullandı.

 

'GAZETECİLERİN HUKUKSUZ YARGILANDIĞI BİR EVREDEYİZ'

 

Daha sonra bir sinevizyon gösterimi gerçekleşti. Sinevizyon gösteriminin ardından kısa bir konuşma yapan TGS Genel Sekreteri Sibel Güneş, gazetecilerin geçmişten bu yana baskı altında olduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Gazetecilerin birçok hak ihlaline maruz kaldığı ve aynı zamanda hukuksuz yargılandığı bir evredeyiz. Biz gazeteciler siyasi ve ekonomik hiçbir güce dayanarak haber yapmıyoruz. Bizler barışı ön planda tutan ve bunu inşa eden gazetecileriz.”

 

'HAKİKATİ TEMSİL EDEN BİR GAZETECİYDİ' 

 

Avrupa Birliği Temsilcisi Sema Kılıçer ise,  Başlangıç’ın hakikati temsil eden bir gazeteci olduğunu belirtti. Kılıçer, “Çok değerli bir insanı kaybettik. Hakikati temsil eden bir gazeteci arkadaşımızdı. Gerçeklerle yüzleşmemizi sağlayan bir gazeteciydi. Bizlere umut dolu günler bıraktı ve aynı zamanda doğrunun temsilcisi oldu. Yürekten üzüldüğümüzün ve kendisini bir kez daha minnetle andığımızın resmidir bu tablo” şeklinde konuştu.

 

'GERÇEKLERİ YAZANLARIN KALEMİ YERDE KALMAYACAK' 

 

Ardından Cumartesi Anneleri’nden Hanım Tosun kısa bir konuşma yaptı. Tosun, Başlangıç’ın Kurdistan coğrafyasında yapılan zulümleri haber yaptığı için sürgünde yaşamını yitirdiğini belirtti. Tosun, “Tüm yaşanan hukuksuzlukları görmezden gelmediği için yabancı topraklarda yaşamını yitirdi. Şunu herkes bilsin ki, gerçekleri yazan kimse ölmeyecek ve kalemi yerde kalmayacak. Şuna eminim ki Celal’in kalemini arkadaşları ve gençler hiçbir zaman düşürmeyecek” diye belirtti.

 

Anma, dostlarının Başlangıç’la ortak yaşanmışlıklarına dair anı anlatımlarıyla son buldu.