İZMİR - Hukukçular, ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve Barkın Timtik hakkında verilen kararların Yargıtay tarafından onanmasını protesto etti.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin aralarında Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile avukat Barkın Timtik’in de bulunduğu 19 avukat hakkında “örgüt üyesi olmak”, “örgüt propagandası yapmak” ve “polise direnmekten” verilen hapis cezasını onamasına dönük tepkiler sürüyor. İzmir’deki hukuk örgütleri, adliye önünde kararı protesto etti. Çok sayıda avukatın yanı sıra Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Burcu Gül Çubuk ile İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz da açıklamaya katıldı. "Kararınız hükümsüzdür. Savunma, susmadı, susmayacak" pankartı açılan açıklamada, "Ebru Timtik onurumuzdur", "Tutsak avukatlar onurumuzdur" ve "Savunma, susmadı, susmayacak" sloganları atıldı.
ÇHD İzmir Şubesi Başkanı Dilancan Ateş, 11 yıllık yargılama sürecinde, yargılamaya konu dijitallerin; sahteliğinin defalarca ispat edildiğini anımsatarak, delillerin birçoğunun “sahte delil üretmekten yargılanan polis, hâkim ve savcılarca oluşturulduğunu kaydetti. Yargılama sürecindeki hukuksuzlukları sıralayan Ateş, "Duruşma salonuna getirilemeyen akıl hastası, bağımlı tanıkların yalanları ortaya çıkarılmasına rağmen meslektaşlarımızın mahkûmiyet kararları onanmıştır. İlk gözaltına alındıkları günden başlayarak meslektaşlarımız siyasal iktidar tarafından kriminalize edilmeye çalışılmış, 2018 yılında tamamı tahliye edilen meslektaşlarımız aradan 10 saat geçmeden yeniden gözaltına alınarak tutuklanmış ve davayı yürüten heyet değiştirilmiştir. Yargılama süresinde adil yargılanma hakkını talep eden meslektaşımız Ebru Timtik bu uğurda hayatını kaybetmiştir" ifadelerini kullandı.
'YARGILAMADA BİRÇOK İHLAL YAPILDI'
Dosyayı inceleyerek onayan Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararda gerekçeye yer vermediğini ifade eden Ateş, "Hazırlık aşamasında beyanı alınan 16 tanık duruşma salonunda dinlenmemiş olmasına rağmen, dosya dahi okunmadan verilen kararda yalnızca 3 tanığın kovuşturma aşamasında dinlenmediğinden bahsedilmiş, üstelik bu durum 'hukuka uygun' bulunmuştur. Mahkûmiyet için yargılamanın hazırlık aşaması yeterli görülmüştür. Bu karar ile uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınmış 'avukatların müvekkilleri ile özdeşleştirilmemesi' yasağı açıkça ihlal edilmiştir. Bu karar ile meslektaşlarımızın halkın, yoksulların, emekçilerin avukatlığını yapmaları mahkûm edilmeye çalışılmaktadır. Avukatlık yapmak suç değildir. Meslektaşlarımızın dediği gibi: bu karar hükümsüzdür. Bugüne kadar hep olduğu gibi meslektaşlarımızın yanında olmaya, avukatlığı savunmaya devam edeceğiz" diye konuştu.