ADANA - “Sağlıkta Dönüşüm” programı sonrası sorunlarının arttığına dikkati çeken SES Adana Şubesi Eşbaşkanı Belgin Işık, “1 Mayıs meydanlarında taleplerimizi omuz omuza haykırmaya, SES’imize ses vermeye davet ediyoruz” çağrısı yaptı.
Adana’da Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Tabip Odası ve baronun öncülük ettiği 1 Mayıs İşçi Bayramı’nın hazırlıkları tüm hızıyla devam ediyor. Saat 15.00’da Kasım Gülek Köprüsü’nde başlayacak olan yürüyüş, mitingin düzenleneceği Uğur Mumcu Meydanı’nda sonlanacak.
1 Mayıs alanında taleplerini haykırmak için çalışmalarını sürdüren sendikalardan biri de Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES). Adana Şubesi Eşbaşkanı Belgin Işık, 1 Mayıs öncesi sağlık emekçilerinin yaşadığı sorunlarını anlattı.
SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN SORUNLARI
Tüm kesimler gibi sağlık emekçilerinin de düşük ücret, enflasyon ve yoksullukla mücadele ettiğini belirten Işık, Türkiye'de asgari ücretin giderek ortalama ücret haline geldiğini söyledi. Işık, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı rakamlarla arttırılan "maaş-ücret" ile emekçilerin her gün daha fazla yoksullaştırıldığının altını çizdi. Emekli maaşlarının açlık sınırının, memur maaşlarının ise yoksulluk sınırının altında olduğuna dikkat çeken Işık, "Sahada yaptığımız sendikal çalışmalarda, emekçilerin zamlar karşısında özellikle gıda enflasyonu karşısında ücretlerinin yetersizliğinden, en temel gıda maddelerini alırken dahi zorlandıklarını ifade ettiklerine tanık oluyoruz. Bizler, yoksulluk ve sömürü düzeninin mağduru olan kesimler olarak gelirlerin insanca yaşamaya yetecek şekilde artırılmasını talep ediyoruz. Ayrıca vergi adaletsizliğinin bir an önce ortadan kalkması için mücadeleyi sürdüreceğiz” diye belirtti.
'HÜKÜMETİN İNSAFINA TERK EDİLDİK'
2003 yılında başlatılan "Sağlıkta Dönüşüm” programı ile emekçilerin sorunlarının başladığını kaydeden Işık, “Yaşanan sorunlar ülkenin siyasal ve ekonomik gündeminden bağımsız olmadığı gibi bütün ülkeyi etkilemiştir” dedi. Işık, örgütlülükteki parçalanmışlık nedeniyle de emekçilerin sendika ve hükümet yetkililerinin insafına terk edildiğine işaret etti.
SAĞLIKTA ŞİDDET
Sağlıkta yaşanan şiddete değinen Işık, şunları belirtti: "Şiddet, insan hakkı ihlali olduğu gibi aynı zamanda suçtur. Buna rağmen sağlıkta şiddet, sağlık sisteminin çalışanlar için en can yakıcı sonucu haline gelmiştir. Çünkü ‘Sağlıkta Dönüşüm’ programı sağlığı piyasa koşullarına terk etmiş ve hastayı para kazanılan müşteri durumuna getirmiştir. Ayrıca hekimleri ve sağlık emekçilerini itibarsızlaştırmada halen sürmektedir. Kamu sağlığına karşı işlenen ve hizmeti engelleyen şiddet suçu kimi zaman yaralanmalarla kimi zamanda ölümlerle sonuçlanan fiziksel şiddete dönüşebilmektedir. Özellikle kadın emekçilere yönelik cinsiyetçi sözel şiddet ise artık kayıtlara dahi geçmemektedir. Gerek fiziksel gerekse de sözel şiddete maruz kalan arkadaşlarımızı kamuoyunun gündemine getirmekte ve hukuki destek sağlamaktayız. Ancak sağlıkta şiddet yasası çıkmadıkça daha uzun bir süre bu yakıcı sorunla karşı karşıya kalacağımız aşikardır. Mobbing, angarya, güvencesiz çalışma, muayenelerin 5 dakikaya sığdırılması ve muayene sayısının fazlalığı gibi tüm ülkede sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin yaşamak durumunda bırakıldığı ve çözülmeyi bekleyen pek çok sorun mevcut. Taleplerimizi daha güçlü şekilde haykırmak için grevli, toplu sözleşmeli, özgür pazarlık hakkını güvence altına alan sendika yasasının bir an önce yasalaşmasını talep ediyoruz. 1 Mayıs Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma günü yaklaşırken tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini, sağlık ve sosyal hizmet kurumlarımızdan hizmet almak için gelen tüm halkımızı bizlerle 1 Mayıs meydanlarında omuz omuza haykırmaya SES’imize SES vermeye davet ediyoruz.”
MA / Hamdullah Yağız Kesen