İSTANBUL - Hezro'da çıkan çatışmada hayatını kaybeden HPG’lilerin ailelerine tazminat davası açıldı. Baba Habib Uzkaş, "Hem çocuğum ölmüş hem dava açıyorlar. Asıl mağdur biziz” şeklinde tepki gösterdi.
Amed’in Hezro (Hazro) ilçesinde 2018 yılında çıkan çatışmada yaşamını yitiren HPG’li Diyar Gümüşay, Ali Tekin ve İdris Uzkaş’ın ailelerine 29 Temmuz 2020 tarihinde tazminat davası açıldı. Jandarma Genel Komutanlığı, “kurum zararı” iddiasıyla aileler hakkında dava açtı. Diyarbakır 5’inci Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 13 Şubat'ta görülen davada, her 3 aileye ayrı ayrı 12 bin 406 TL tazminat ödenmesine karar verildi. Gümüşay ve Uzkaş'ın söz konusu tazminatı ödeyememesi nedeniyle tazminat miktarı 45 bin TL’ye ulaştı. Yaşamını yitiren İdris Uzkaş’ın babası Habib Uzkaş, davaya tepki gösterdi.
CENAZENİN YIKANMASINA İZİN VERİLMEDİ
29 Mart 2018 yılında çıkan çatışmada oğlunu kaybettiğini belirten baba Uzkaş, yaşadığı mağduriyetin bu süreçle başladığını aktardı. Oğlunun cenazesini aldıktan sonra memleketi olan Şirnex’ın Hezex (İdil) ilçesine defnetmek için götürdüklerini dile getirdi. Oğlunun cenazesinin yıkanmasına dahi izin verilmediğini belirten Uzkaş, “Cenazeyi yıkamamıza izin vermediler ve biz cenazemizi öylece gömdük” dedi. Yaşananlardan sonra açılan bu davanın kendilerine dönük bir “hakaret” olduğunu belirten Uzkaş, “2018 yılından beri mahkemelerle uğraşıyoruz, evimize sürekli evrak geliyor. Bu davayı açmalarının gerekçesi oğlumun HPG’li olması. Devlet bize tazminat davası açmış. Benim çocuğum ölmüş, oda yetmezmiş gibi tazminat davası açıyor. Oğlumun katıldığı eylemde ‘Araba darbe almış, yollar bozulmuş, asker yaralanmış’ diyerek bize dava açtılar. Bizim ne suçumuz var. Çocuğum 18 yaşını doldurmuş, artık kendi başına kararlar alabilecek yaştaydı” diye ifade etti.
‘ASIL BİZ MAĞDUR OLDUK’
Birçok ailenin benzer sorunlar yaşadığına işaret eden Uzkaş, bu davaların bir an önce düşürülmesi gerektiğini dile getirdi. Asıl kendilerinin mağdur olduğunu vurgulayan baba Uzkaş, “Bizim bu tazminatı ödemeye gücümüz yok. O yüzden bu hukuksuzluğun bir an önce son bulmasını istiyoruz. Bende dâhil bildiğimiz 3 aile var bu mağduriyeti yaşayan. Sadece kendi adıma değil, diğer aileler adında da söylüyorum. Bu tazminat davaları durdurulsun, bu bir hakarettir. Davayı takip eden savcı ve hakim bu davayı durdurmazsa öteki dünyada bunun hesabını Allah'a verecek” şeklinde konuştu.
‘SAVAŞ SON BULSUN’
Türkiye'de bir savaş olduğunu ve bu savaşın devam ettikçe daha çok ölüm yaşanabileceğini kaydeden Uzkaş, “Bizlerde bu var olan savaşı durdurmak istiyoruz. Hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz. Ama maalesef bu savaşı durduran yok. Biz bu davanın geri düşmesi için çeşitli dilekçeler verdik fakat bir ilerleme olmadı. Tüm çabalarıma rağmen evraklar gelmeye devam ediyor” diye belirtti.
‘DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ’
Tüm bu baskılara karşı kimliklerine ve dillerine sahip çıkacaklarını belirten Uzkaş, şu çağrıda bulundu: “Bu büyük bir haksızlıktır. Bize açılan tazminat davasının parasal yönden miktarının bir önemi yok. 1 lira dahi olsa bu büyük bir hakarettir. Bu davanın açılması bir zulümdür. Allah bu zulmü kabul etmez. Biz tüm bu baskılara karşı dilimiz, kültürümüz ve tüm değerlerimize sahip çıkacağız. Bu devlette yaşıyoruz fakat istiyoruz ki herkes bir olsun, kimse kimsenin hakkını yemesin, herkes kardeşçe yaşasın. Bu bize uygulanan zulmü herkes görsün duysun, bu zulüm biran önce son bulsun.”
MA / Ferhat Sezgin