ANKARA - DEM Parti Ankara Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan adayı Öztürk Türkdoğan, partisinin kent için gerçek bir sol seçenek olduğunu belirterek, tüm kesimlerden destek istedi.
AKP iktidarının kayyım politikaları ve milliyetçiliği derinleştiren politikalarıyla gidilen 31 Mart yerel seçimlerine sayılı günler kaldı. Türkiye’nin baş kenti olması nedeniyle büyük önem atfedilen Ankara Büyükşehir Belediyesi için, hem iktidar hem muhalefet tarafından milliyetçi argümanlar üzerinden yarışıyor. Üçüncü Yol stratejisiyle seçimlere hazırlanan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Ankara Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkan adayı Öztürk Türkdoğan, halklara yeni bir sol seçenek sunduklarını söyledi.
Tutsak eşbaşkan adayı Gültan Kışanak ile birlikte Türkiye’deki sorunları barış içerisinde çözme konusunda kararlı olduklarını belirten Türkdoğan, “Ankara halkının Türkiye’nin sorunlarını demokrasi ve barış içerisinde çözecek siyasetçilere ihtiyacı olduğunu görmesi gerekir” dedi.
GÜLTAN KIŞANAK’IN İLK MESAJI
Türkdoğan, Ankara halkının Gültan Kışanak’ın adaylığını pozitif bir mesaj ve bir fırsat olarak görmesi gerektiğini, zira Kışanak’ın ilk seçim konuşmasındaki temel vurgusunun barış olduğuna dikkat çekerek, “Amed’ten Ankara’ya, Ankara’dan tüm Türkiye’ye toplumsal barış köprülerini kurmak için aday olduğunu söyledi ve elbette ki biliyorsunuz, kadın özgürlük mücadelesine de çok önemli katkıları olan, mücadelesiyle sürekli olarak kadın özgürlüğü noktasında mücadele eden bir arkadaşımızdır. Ankara’ya kadın elinin değmesi gerekiyor. ‘Siyasetin Mor DEM’i’ sloganıyla Ankara’da bir kampanyada yürütülüyor. Bunların tamamını yan yana getirdiğimizde, aslında partimizin paradigmasına uygun aday profilleriyle halkımızın karşısına çıkıyoruz ve verdiğimiz mesajlarda çaok açık aslında” dedi.
85 MİLYONU TEK KİŞİNİN YÖNETMESİ!
Türkdoğan, Ankara’dan tek bir kişinin Türkiye’yi yönettiğini belirterek, “Biz, tam da buna karşı yerel yönetim anlayışımızla karşı çıkıyoruz ve tam tersi olması lazım diyoruz. Türkiye'deki yerel yönetimler, idari mali ve siyasi açıdan özerk olmalı diyoruz. Çünkü 85 milyonluk bir ülkeyi tek bir kişi ile yönetemezsiniz. Seçtiğimiz ve seçeceğimiz belediye eşbaşkanları da bu tip standart belediye hizmetlerinin dışına çıkamazlar. Zaten yapamıyorlar. Bizim yerel yönetim anlayışımız; toplumcudur, kadın özgürlükçüdür, ekolojiktir ve elbette ki Türkiye'nin çoğulcu anlayışına uygundur” diye konuştu.
TÜRKİYE’DE MAKAS DEĞİŞİKLİĞİ
“Kalkınma ajansları modelini AKP uygulamaya koymadı mı?” diyen Türkdoğan, “Şu anda bunu zaten yapmıyor mu? Yapıyor. Büyükşehir belediyesiyle başlayan bu süreçte aslında devam etseydi, bu noktaya gelmeyecek miydi? Gelecekti, Fakat Türkiye makas değiştirip tam tersini yaptı. Yetkileri yerele indirecekken, aldı bütün yetkileri tek merkeze topladı. Bu merkeze toplanan yetkilerin sonucunda Türkiye son 20 yılda ekonomik olarak 17’nci ekonomiden 23’üncü ekonomiye düşmedi mi? Düştü! İşsizlik işsiz sayısı artmadı mı? Arttı! Emeklilerin aldığı asgari aylık yarı yarıya küçülmedi mi? Küçüldü! Türkiye’nin hangi göstergesi düzeldi. Dolayısıyla bu tarz bir yeni ve yerinden yönetim modeline geçilmediği sürece Türkiye sorunlarını zaten çözemez. Katılımcılık ilkesi ile biz ancak u sorunları çözebiliriz. Ankara ile ilgili söyleyecek çok şey var ama esas olarak bu modeli anlatıyoruz. Modeli konuşmadan, tartışmadan yeni bir yerel ve yerinden yönetim modelini ortaya koymadan siz yerel yönetimlerde istediğiniz kadar vaatte bulunun, o vaatlerinizin yüzde 90’ı Ankara'nın imzasına kalmış durumdadır. Ankara o imzayı atmadığı sürece sizin o vaatlerinizin hepsi boştur. Ankara’nın imzasının az olduğu belediye meclislerinin imzalarıyla kararların alındığı yeni modeller öneriyoruz” diye aktardı.
ADAY ÇIKARILMASININ ETKİLERİ
DEM Parti’nin Ankara’da aday çıkarmasıyla beraber azımsanmayacak sayıda insanın sandığa gitme kararı aldığını aktaran Türkdoğan, şunları söyledi: “Özellikle Ankara’da eski ülkücülerin birbirleriyle yarıştığı veya yarışmış gibi gösterilen bir ortamda emekten, özgürlükten, barıştan, insan haklarından ve halktan yana bir belediyecilik anlayışıyla sol, sosyalist, sosyal demokrat camianın oy vereceği insanlarız. Özellikle kadın hareketlerinin, gençlik hareketlerinin, sosyal demokrat hareketin, solcuların, sosyalistlerin, LGBTİ artıların, ötekileştirilen tüm toplumsal kesimlerin, kadınların, emeklilerin ve emekçilerin oy vereceği insanlarız. Dolayısıyla bizler aslında Ankara'da gerçek anlamda bir sol seçenek sunuyoruz” ifadelerine yer verdi.
‘İKTİDAR YOKSULLUK ÜRETİYOR’
İktidarın Türkiye'de yoksulluk ürettiğini dile getiren Türkdoğan, “Tam tersine yoksulların mümkün olduğu ölçüde sosyal yardımları almasının sayısı azaltılacak ki yoksul da işi öğrenmeli, işe girmeli, kendi işini yapmalı, emeğiyle geçilmeli, kendi geliriyle geçilmeli, kendi yaşamını kendisi sürdürebilmeli, onurlu her insan gibi. Fakat bunlar insanları sosyal yardıma muhtaç halde bırakıyorlar. Şimdi belediye başkanları ne vadediyor? Yoksullukla mücadeleyi vadetmiyorlar. Bu yoksulluğu, yönetmeyi vadediyorlar. Bu korkunç bir şey! DEM Parti olarak ise tam tersi biz yoksulluğu ortadan kaldırmayı düşünüyoruz.
HAVA VE ÇEVRE KİRLİLİĞİYLE MÜCADELE
Türkdoğan, Ankara'nın çok ciddi altyapı ve çevre kirliliği sorunlarının olduğuna, özellikle hava kirliliğinin önemli bir sorun olduğuna işaret ederek, “Bu sorunun giderilmesi gerekir. Yani şuradan bile baktığınızda Ankara'da bir gri bulut görebiliyorsunuz. Bu hava kirliliği bulutudur. Bununla mutlaka mücadele edilmesi gerekir. Ankara'da hayat pahalı, çok ciddi yüksek ev kiraları var. Bununla baş etmenin yolu nedir? Konut için arsa üretecek belediyeler, yani ucuz arsa üretecek. Hatta benim anlayışıma göre ücretsiz arsa üretilmesi gerekir. Kooperatifleşme yoluyla da insanların konut sahibi olmasının teşvik edilmesi gerekir. Eskiden Ankara'da bunlar yapıldı. Bakın biz DEM Parti olarak Terzi Fikri’lerin Edip Solmaz’ların belediyecilik anlayışını devraldık ve bu anlayışı sürdürüyoruz. Şimdi sosyal demokrat belediyelere bakıyorum, hiç kimse ne Vedat Dalokay’ın adını anıyor ne de Murat Karayalçın’ın adını anıyor. Yani şu anki belediye başkanı çıkmış diyor ki, işte ‘kendi ismiyle belediyecilik’ diye konuşuyor. Olacak iş değil” şeklinde konuştu.
‘SORUNLARI BİRLİKTE ÇÖZEBİLİRİZ’
Sorunların çözme yöntemini anlattıklarını ifade eden Türkdoğan, “Halkın katılımıyla birlikte konuşarak, tartışarak, karar alarak, bu sorunların üstesinden gelebiliriz ve Ankara'ya ayrılan kamu kaynağını birlikte nereye harcandığına karar verebiliriz. DEM Parti'nin önerdiği yerel yönetim modeliyle ben bu sorunların çözülebileceğini düşünüyorum. Aksi takdirde bürokratik bir belediyecilik anlayışıyla yapabileceklerimiz sınırlıdır” dedi.
‘DEM PARTİ GERÇEK BİR SOL SEÇENEK’
Ankara için DEM Parti’nin gerçek bir seçenek olduğunu dile getiren Türkdoğan, Ankaralıları DEM Parti’ye oy vermeye davet etti. Türkdoğan, “Dem Parti Ankara için gerçek bir sol seçenektir” diyerek, seçmene çağrı yaptı.
MA / Ömer Güngör