İZMİR - KHK ile görevlerinden ihraç edilen kamu emekçileri için yapılan oturma eyleminin 285'inci haftasında, haksızlıklara karşı direnmeye devam edecekleri vurgusu yapıldı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iadesi talebiyle Karşıyaka Çarşı'da düzenlediği oturma eylemine 285’inci haftasında devam etti. "İhraç tecrittir. Tecrit insan hakları ihlalidir. Hak ihlallerine hayır. İşimize geri döneceğiz" pankartı açılan açıklamada sık sık "Zafer direnen emekçinin olacak", "Asla yalnız yürümeyeceksin" ve "Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.
Açıklamada konuşan Tarım ve Ormancılık Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Senidkası (Tarım Orkam Sen) İzmir Şube Sekreteri Sibel Çelik, yerel seçimler gündemdeyken yoksulluk ve hayat pahalılığının devam ettiğini ifade etti. Çelik, hayat pahalılığının yaşamın her alanında kendisini hissettirdiğini ve 1 Nisan’dan sonra zamların artarak geleceğini söyledi. Çelik, “Zamlar, yoksul emekçilerin hayatından sel gibi akacak, sefaletin yarattığı acıyı daha da katmerleştirecektir. Buna iktidarın emek düşmanı politikaları sonucunda, emek sömürüsünün arttığı, güvencesiz istihdamın yaygınlaştığı, çalışanlar arasında ücret eşitsizliğinin derinleştiği koşullarda eklenince hayat emekçiler açısından çekilemez bir hal almaktadır. İnsan onuruna yaraşır bir ücretten yoksun olarak yoksullukla mücadele eden geniş halk katmanları, inandırıcılığı kalmayan resmi rakamlara göre dahi % 60’ı geçen enflasyon oranı ile pahalılığı iliklerine kadar yaşamaktadır. Alım gücünün her geçen gün düştüğü, asgari ücretin ve emekli aylığının açlık sınırının çok altında kaldığı, ayrıca kira, elektrik, doğalgaz, akaryakıt, gıda başta olmak üzere temel tüketim maddelerine sürekli zamların yapıldığı koşullarda milyonlarca emekçi yaşam mücadelesi vermektedir” dedi.
‘YASALARIN UYGULANMASINDA SORUNLAR DEVAM EDİYOR’
Sendikalarının üye ve yöneticilerinin, idarecilerin keyfi ve hukuksuz uygulamalarına itiraz ettiği ve işyerinde yaşanan problemlerin çözümüne yönelik mücadele ettiği için baskı ve hak ihlallerine maruz kaldıklarına dikkati çeken Çelik, üyelerinin sürekli baskı ve mobinge maruz kaldığını ifade etti. Çelik, “Bununla birlikte OHAL KHK’larıyla ihraç edilen sendika üyelerimizin yaşadığı sorunlar hala devam etmektedir. Yasal süreç doğrultusunda yapılan itirazlar sonucunda OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu tarafından uzun yıllar sonra reddedilen sendikamız üyelerinin dosyalarını, bu kez de idare mahkemeleri bekletmektedir. Uluslararası sözleşmeler ile güvence altına alınan ve de Anayasal olarak güvence altında bulunan örgütlenme ve gösteri özgürlüğünün kullanılmasında, yasalarda ve fiili uygulamalarda yaşanan sorunlar devam etmektedir. Hükümetin sendikal haklara yaklaşımı ve baskıcı anlayışı, emekçilerin önemli bir mücadele aracı olan grevlerin hukuksuz bir biçimde yasaklanmasına yol açmaktadır” diye belirtti.
‘DİRENMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ'
Çelik, devamında şunları söyledi: "Her türlü baskı ve faşizme karşı demokrasiyi ve özgürlüğü, emperyalizme karşı bağımsızlığı, savaşa karşı barışı, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliğini, gericiliğe karşı laikliği ve halkların eşitliği mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Haklı ve meşru mücadelemizi baskılamaya çalışan, her türlü hukuk dışı uygulamalar karşısında her zaman olduğu gibi sessiz kalmayacağız. Umudu büyütmeyi ve direnmeyi sürdüreceğiz. Direnmek yaşamaktır şiarıyla biz kazanacağız."