İZMİR - Her seçim öncesi kadınlar ve kazanımları iktidar tarafından hedefe konuyor. KCDP İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, sadece bir günde 8 kadının katledildiğine işaret ederek, "Kadınlar hayatlarına dair karar aldıkları için öldürülüyor" dedi.
İktidarın her seçim öncesi kadın haklarını pazarlık konusu yapması ve kullandığı dil kadınların hayatlarına mal oluyor. Son genel seçimlerde AKP-MHP iktidarının ittifak kurduğu Yeniden Refah Partisi ve Hür Dava Partisi, 6284 Sayılı Kanun’u hedef alırken, AKP’li isimler de yasada çeşitli değişikliklerin yapılması gerektiği yönünde ifadelerde bulundu. Genel seçimlere giderken, nafaka hakkı da tartışmaya açıldı. Seçimlerin ardından kurulan hükümette Adalet Bakanı olan Yılmaz Tunç, kadın kazanımlarına karşı Anayasa değişikliğini işaret ederek, "Medeni Kanun'u sil baştan yazacağız" dedi. Bakan Tunç, özellikle nafakaya işaret ederek, bu maddelerde çeşitli değişikliklerin yapılacağını ifade etti. Kadın kazanımlarının “seçim vaadi” olarak kullanılması kadına yönelik saldırıları da artırdı.
SEÇİM ÖNCESİ KADINLAR HEDEFTE
Bu durum istatistiklere de yansırken, Ev İçi Şiddet Acil Yardım Hattı'na 1 Ocak 2023 - 1 Ocak 2024 tarihleri arasında ki 5 bin 76 çağrı geldi. Bu çağrıların bin 190'ı yeni kayıt açılan veriler olurken, şiddet vakasının 761’i ev içi şiddet, 498’i ise eş şiddeti ihbarlarıydı. 190 çağrı ise sığınak talebiydi.
Diğer seçim yıllarında da tablo aynıyken, yerel seçimlerin yapıldığı 2014'te 2 bin 424 arama yapıldı, bu sayı bir yıl önce 2013'te bin 960'dı. Yine 2019 yerel seçimleri öncesinde 2018 yılında hatta bin 698 arama gelirken, seçim yılı 2019'da bu sayı 2 bin 573'e çıktı.
Öte yandan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) verilerine göre, son genel seçim sürecinin yaşandığı 2023 Nisan ayında 21 kadın katledildi, 23 şüpheli ölüm, Mayıs'ta 40 kadın katledildi, 22 şüpheli ölüm, Haziran ayında ise 22 kadın katledildi, 27 şüpheli ölüm gerçekleşti. İstanbul Sözleşmesi'nin feshi ve seçim dönemi kadın kazanımlarını hedef alan açıklamalar bu dönemde ölümlerin artmasına neden olurken, diğer seçim dönemlerinde de benzer bir artış yaşandı.
SEÇİMLERİN YAPILDIĞI YILLARDA ŞİDDET ORANLARI
Mart 2014 yerel seçimlerinde Ocak-Nisan arası 91 kadın katledildi. AKP iktidarının sarsıldığı Haziran 2015 seçimleri döneminde ise Mayıs-Aralık arasında 204 kadın katledildi. Haziran ayındaki seçimin AKP tarafından tekrarlatılması sonrasında Kasım seçimlerine giden süreçte kadın kırımı ülkenin gelen şiddet hali ile doğru orantı göstererek, yükselişe geçti. 2018 genel seçimleri döneminde Nisan-Temmuz arası 143 kadın katledildi. Mart 2019 yerel seçimleri döneminde ise Ocak-Nisan ayları arası 137 kadın katledildi.
BİR GÜNDE 8 KADIN KATLEDİLDİ: BU BİR SAVAŞ DEĞİL!
KCDP Kadın Meclisleri İzmir Temsilcisi Tülin Osmanoğulları, sadece 27 Şubat’ta 8 kadının öldürüldüğüne dikkat çekerek, "Bu bir savaş değil, deprem değil, doğal afet veya trafik kazası değil. Kadınlar hayatlarına dair karar aldıkları için öldürülüyor" dedi. İktidarın kadın düşmanı politikalarından dolayı saldırıların arttığına dikkati çeken Osmanoğulları, özelikle seçim öncesi kadınların hedef alınmasına dikkat çekti. Osmanoğulları, "Geçtiğimiz 2023 Mayıs ayı en çok kadının öldürüldüğü ay olmuştu. Hatırlayalım Mayıs ayında ne vardı? Seçim vardı. Yine bir seçim arifesi ve yine, kadınları hedef alan tartışmaları görüyoruz. ‘Kutsal aile’ söylemleri, 'Türkiye yüz yılı' adı altında Medeni Kanun çalıştayları, Medeni Kanun'u değiştirmek istenilmesi kadınlara yönelik saldırıları artırıyor" diye belirtti.
'AKP KADINLAR ÜZERİNDEN KAOS YARATIYOR'
AKP'nin kaostan yararlanan bir politika yürüttüğünü sözlerine ekleyen Osmanoğulları, "Geçen yılın Mayıs ayında da kadınlar üzerinden bu kaos yarattı. Kadınların hayatlarını pazarlık haline getirdi. 6284'ü tartışmaya açtı. Kadınların hakları ne zaman tartışmaya açılsa, kadınlar bunu hayatlarıyla ödüyor. Tekrar bir seçim dönemindeyiz. AKP ve ortakları kadın düşmanı politikalarıyla yine kadın katillerine cesaret veriyor. Bu politikalar sonucu artık bir günden 8 kadın öldürülüyor. Diğer yandan ise tüm muhalefet seçimlere odaklanmış durumda. 1 günde 8 kadın katledildi, yüksek bir tepki göremedik. Kadınlar ne muhalefetin, ne de iktidarın umrunda. Baktığımızda yine kadınlar bir birine sahip çıkıyor. Bu sistemden hesap soruyor. Hesap sormaya da devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
'KADIN KIRIMINA KARŞI TOPLUMSAL MÜCADELE'
DEM Parti İzmir Kadın Meclisi Sözcüsü Aysel Önen de, iktidarın kadınlar, çocuklar ve azınlıklara saldırarak kendisini var ettiğini ifade ederek, "Siyaseti de kadınlar üzerinden yapıyor. İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak, Medeni Kanunu tartışmaya açarak, okullara imamları atayarak, boşanma aşamasındaki kadınlara bir şekilde uzlaşmayı sağlayarak, siyaset üretmeye çalışıyor" diye belirtti.
Seçim öncesi kadınlar ve haklarına yönelik saldırıların atmasının tesadüf olmadığını sözlerine ekleyen Önen, "İktidar sürekli eril bir dil kullanıyor. Şiddet dilini besliyor. Koruma isteyen kadınları korumayarak, ölüme terk ediyor. Buda erkekleri güçlendiriyor, şiddeti ve ölümleri artıyor. Bu ülkede bir kadın kırımı yaşanıyor, fakat bu kırıma karşı caydırıcı ceza olmuyor. Erkekler kadınları katledip daha sonra beraat alabiliyor. Failler ceza almayacağını bildiği için kadınları daha rahat katlediyor" diye konuştu.
Önen, cezasızlık politikasının kadın kırımının büyümesine neden olduğunu söyleyerek, bu saldırılara karşı toplumsal bir tepki ve mücadele verilmesi gerektiğini belirtti.
MA / Semra Turan