ANKARA - Gazi Katliamı’nın 29’uncu yılına dair açıklama yapan DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu, devlet güçlerinin Alevileri aleni olarak hedef aldığının görüntülerde sabit olmasına rağmen katillerin bugüne kadar korunduğunu belirtti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Halklar ve İnançlar Komisyonu, 29 yıl önce İstanbul Gazi Mahallesi'nde 22 kişinin katledildiği, yüzlerce kişinin yaralandığı Gazi Katliamı’nın yıl dönümüne ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, “İstanbul Gazi Mahallesi'nde Alevilerin gittiği 3 kahvehanenin taranmasıyla başlayan ve farklı mahallelere yayılarak dört gün süren saldırılarda Gazi Mahallesi ve Ümraniye'de 23 canımız katledildi, 653 canımız yaralandı” denildi.
DEVLET GÜÇLERİ ALEVİLERİ ALENİ HEDEF ALDI AMA…
Halklar ve İnançlar Komisyonu Eş Sözcüleri Yüksel Mutlu ile Mahfuz Güleryüz imzası ile yayımlanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi “Devlet güçlerinin, Alevi canları aleni olarak hedef aldığı görüntülerle sabit olmasına rağmen bugüne kadar katiller korundu. Hedef gözeterek birçok insanımızı katlettikleri görüntüler ve adli tıp raporlarıyla açıkça kanıtlanan katil polislere göstermelik cezalar verildi. Daha önceki pek çok katliamda olduğu gibi Gazi Katliamı’nda da sorumlu olan tüm yetkililer milletvekili ve bakan yapılarak ödüllendirildi.
KATLİAM VE ASİMİLASYON SALDIRILARI SÜRÜYOR
Gazi ve Ümraniye'de yaşanan katliamı ne yazık ki bir hukuk katliamı izledi. İstanbul 12. Anadolu Ağır Ceza Mahkemesi, mağdur avukatlarının belirttiği hiçbir iddiayı araştırmadan ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararında işaret edilen hiçbir çelişkiyi gidermeden yargılanan 231 polisin beraatine karar verdi ve 29 yıllık dosyayı zamanaşımına 2 yıl kala 18 Aralık 2023’te kapattı. Gazi Mahallesi bugün de devlet destekli uyuşturucu ve fuhuş çetelerine teslim edilmeye çalışılıyor. Kimliksizleştirip yozlaştırma yöntemiyle başka çeşit katliam ve asimilasyon saldırıları sürdürülüyor.
YENİDEN SORUŞTURMA VE YARGILAMA YAPILMALI
29 yıl önce gerçekleşen Gazi ve Ümraniye katliamlarıyla gerçek bir yüzleşme yapılması için öncelikle adalet sağlanmalıdır. Bunun için saldırının bütün kontrgerilla bağlantıları net bir şekilde ortaya konmalıdır. Dönemin İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul İl Emniyet Müdürü Necdet Menzir, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Başbakanı Tansu Çiller, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar ile Veli Küçük, Osman Gürbüz ve Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım başta olmak üzere katliam sonrası çeşitli makamlarla ödüllendirilen sorumluların hepsi yargılanmalıdır. Bu suçu devletin gücünü kullanarak işleyenleri açığa çıkaracak etkili yöntemler ile yeniden soruşturma ve yargılama yapılmalıdır.
Ne yapılırsa yapılsın, bizler bu katliamın hesabını soracağız ve üstünün kapatılmasına izin vermeyeceğiz. Gazi ve Ümraniye’de yitirdiğimiz canlarımızı unutmadık, unutturmayacağız.”