Alevi konferansından sonuç bildirgesi: Gelin canlar bir olalım

img
ANKARA- “Cumhuriyetin Yüzüncü Yılında Aleviler" başlıklı konferansın sonuç bildirgesi yayınlandı. Bildirgede, Alevilerin uğradığı hak ihlallerinin sürdüğü ve sistemin “Yeni Alevilik” arayışından vazgeçmesi gerektiği belirtilerek, sorununun politik olduğuna vurgu yapıldı. 
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ile Alevi örgütleri tarafından 25 Şubat’ta İstanbul Şişli'de bulunan Cemil Candaş Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Cumhuriyetin Yüzüncü Yılında Aleviler" başlıklı konferansın sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşıldı. Konferansın Cumhuriyetin 100’üncü yılında Aleviler ve tüm kimliklerin yaşadıklarını anlamak ve geleceğe dair perspektifin oluşturulması açısından önemine değinildi. 
 
OSMANLI’DAKİ KIYIM DEVAM ETTİ
 
Sonuç bildirgesinde şu tespit ve taleplerde bulunuldu: “Aleviler açısından baktığımızda, Osmanlı’daki kıyım, katliam, baskı ve saldırılar cumhuriyetin de kuruluş döneminden başlayarak, Koçgiri, Dersim, Ortaca, Maraş, Çorum, Madımak ve Gazi gibi katliamlarla devam edegelmiştir. 1926’da II. Mahmut ile başlayan Alevi-Bektaşi dergâhlarının kapatılıp el konulması, 1925 tarihinde çıkarılan tekke ve zaviyeler kanunu ile devam ettirilmiş; dedelik, pirlik, seyitlik, mürşitlik gibi unvanlar ve cemler yasaklanmıştır. Kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı ile Cumhuriyetin tekçi din anlayışı dayatılmış, bunun dışında kalanlara yönelik sistemli bir yönelim gerçekleştirilmiştir. Asimilasyon politikalarını hızlandırmak için, Alevi yerleşim yerlerine camiler yapılmış, demografik yapının değiştirilmesi için zorunlu göç politikaları pratikleştirilmiş, yerleşim yerlerinin adları değiştirilmiştir. Kamu ve özel işyerlerinde, eğitim kurumlarında tam bir asimilasyon programı uygulanmış, inancın kendisi yeniden tanımlanmaya, üretilmeye ve topluluk için yeniden bir köken arayışı inşa edilmeye çalışılmıştır. 
 
KÜRTLER VE ALEVİLER 
 
Siyasal bir birlik olarak devletlerin önünde iki tane temel yol bulunmaktadır. Birincisi, öteki diye tanımladıklarını ya mutlak bir tahakküm altına alıp yok edecek, ya da eğer bu mümkün olamıyorsa sürekli baskı altında tutacak, yeniden tanımlayacak ve yedekleyecektir. Devletin tüm çabalarına rağmen Aleviler, ne tam olarak yok edilebilmiş ne de istenen düzeyde Türk-ulus inşa sürecinin bir parçası haline getirilebilmiştir. Bu durum elbette devamlı bir istikrarsızlığı ve süreklileşen çatışmayı da beraberinde getirmiştir. Nihayetinde, Kürtler ve Alevilerle ilgili durum tam da böyledir.
 
SİSTEMİN YENİ ALEVİLİK ARAYIŞI 
 
İkincisi ise, karşılıklı birbirinin kimliğini tanıma, uzlaşma, eşit yurttaşlığa dayalı, ötekisi olmayan tam demokratik bir yaklaşımdır. Cumhuriyet, ikinci yolu değil, birinci yolu seçmiştir. Tekçilik üzerinden, tüm toplumsal farklılıkları bir kalıba sokmaya çalışmış ve bu toprakların kadim inançları, kültürleri, toplulukları yok edilmiştir. Aleviler, tüm bunlara rağmen direnebilen az sayıdaki topluluklardan biridir. Buna rağmen sistem yeni bir Aleviliğin inşasına yönelik çalışmalar yapmış, yer yer tekçi politikalara yedeklenmeye çalışarak, yeniden tanımlayarak, farklı etnisitelerden Aleviler birbirlerinden koparılmaya çalışılmıştır. Ancak, Aleviler devletin bir süreklilik içerisinde devam eden asimilasyon politikalarına rağmen barış demokrasi ile özgürlük arayışlarından ve bunun için mücadele etmekten vazgeçmeyen bir topluluk ve direniş noktası olmaya devam ettiler. Aleviler, modernleşme, kentleşme ve iktidarın zorunlu göç ile asimilasyon çabalarına karşın, meşru zeminlerde özgün kurumlarını oluşturarak kendilerini daha görünür bir noktaya taşımış, hak mücadelesindeki tutumları ile oldukça kıymetli ve hepimize güç katan bir noktada olmuşlardır.  
 
AYRIMCILIK SÜRÜYOR 
 
Devletin Alevileri tanımaması, inancına müdahalesi, yeniden tanımlama çabaları, zorunlu din dersleri ve eğitimin dinselleştirilmesi, ÇEDES ve benzeri projeler, baskılar, nefret söylemleri ve cezasızlık politikaları, Cemevleri’nin yasal statüye kavuşturulmaması, Alevi Bektaşi dergâhlarının yaşadığı sorunlar, Alevi köylerine zorla cami yaptırılması vb. birçok ayrımcılık halen varlığını sürdürüyor.
 
AİHM KARARLAR UYGULANMADI
 
Türkiye’de yargı ve AHİM kararları uygulanmamaktadır. Bahsettiğimiz sorunların yanında özellikle asimilasyonu hızlandırmak, Aleviliği yeniden biçimlendirip devlet tekeline alma çabalarının bir ürünü olarak kurulan, Kültür Bakanlığı’na bağlı Alevi Bektaşi Cemevi Başkanlığı, Alevi kurumlarının ve toplumunun muhalefetine rağmen kurulmuştur. Özellikle hak arayışlarını sürdüren Alevileri, iktidara eklemleme, onları kendi hak arayışlarından ve demokratik kimlik mücadelesi yürüten yapılardan uzaklaştırıp karşı karşıya getirme çabası devam etmektedir. 
 
İKTİDAR VE MUHALEFET ALEVİLERİ ANLAMAYA ÇALIŞMADI
 
Aleviler, Cumhuriyet öncesinde de sonrasında da önemli değişim dinamiklerinden biri oldular. Aleviler, kadın hareketi, sınıf hareketi, Kürt hareketi, çevre hareketi, devrimci demokratik hareketlerin içinde her daim yerlerini alarak bedeller ödediler. Ancak gerek iktidar, gerekse de muhalefet, Alevileri ne yeterince anlamaya çalıştı ne de onu bir özne olarak gördü. Daha çok, onun muhalif toplumsal gücünden yararlanmaya çalıştı. Bu açıdan kurulan ilişki sahici, eşitlikçi değil pragmatist bir ilişki olarak devam etmiştir. 
 
ALEVİLER ‘ALEVİCİLİK’ YAPMAKLA SUÇLANMAKTA 
 
Yine bir seçimin arifesindeyiz. Her seçimde olduğu gibi siyasette özne olarak görülmeyen Aleviler, zaten çantada keklik, gidecek yerleri olmayan, siyasete bir etkisi olmayan bir oy deposu olarak görülmektedir. Siyasete etkileri değersizleştirilmekte, kimlikleri ile ortaya çıktıklarında ise ‘Alevicilik’ yapmakla suçlanmaktadırlar. 
 
YEREL YÖNETİMLERDE ALEVİLERİN TEMSİLİYETİ NEDEN OLMASIN?
 
Yerel yönetimlerde neden Alevilerin de bir temsiliyeti olmasın? Yerel yönetimlerin bu topluluğa karşı hizmet sorumluluğu neden yokmuş gibi davranılıyor? Zaten yapılması gereken hizmetler de bir lütuf gibi gösteriliyor. Örneğin, Cemevler’inin bu günkü durumu sadece bir bina yapmaktan ibaret değil, devamlılığın sağlanması konusunda Cemevi yönetimleri zorluklarla karşılaşmaktadır. Yerel yönetimlerin Alevi toplumuna yönelik çalışmaları, sadece elektrik, su, doğalgaz ve bazı altyapı hizmetleri olarak görülemez. Kentlerdeki Cemevleri’nin büyük bir bölümü belediyelerin ve kamunun kiracısı konumunda ve bazıları ise boşaltılmak tehdidi ile karşı karşıyadır. Bazı Cemevleri yerel yönetimler ve kamu ile mahkemeliktir. Taleplerin karşılanmasında ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Olması gereken, şeffaf, ayrımcı olmayan, demokratik, özgürlükçü, katılımcı, laik ve adil bir yerel yönetimdir. 
 
ALEVİ SORUNU POLİTİKTİR 
 
Kaçınılmaz olarak, Alevilerin sorunu politiktir ve bunların çözümü de siyasi aktörlerce yerine getirilmelidir. Sorunların çözümüne yönelik, ortak bir perspektifin oluşturulmasına, siyasetin de ona göre yeniden inşa edilmesine ve yeni bir bakış açısına ihtiyaç vardır. Farklı yapılarda Alevi kimlikli bireylerin siyasetin içinde olması, Alevilerin siyaseten yeterince temsil edildiği ve sorunlarının çözüleceği anlamına gelmemektedir. 
 
KIYIM VE ASİMİLASYON İLE YÜZLEŞİLMELİ 
 
Yukarıda yapılan değerlendirmeler ışığında aşağıdaki tespit, sorun ve talepler açığa çıkmıştır. Osmanlı’dan günümüze Alevilere yönelik yapılan sistemli ve sürekliliği olan politikalara/uygulamalara son verilmeli, kıyım, katliam ve asimilasyon uygulamalarıyla yüzleşilmeli, arşivler tüm çıplaklığıyla açılmalı ve katliamlara dair hakikatleri araştırma komisyonu kurulmalıdır. 
 
ALEVİLER ÖZ GÜÇLERİ İLE SİYASETTE YER ALMALI 
 
Siyasette, yerel yönetimlerde ve parlamentoda pragmatist, arka bahçe, oy deposu gibi yaklaşımlara izin verilmemelidir. Tüm bunlarda özne olma, aktif katılma ve yeterli temsiliyet sağlanmasının koşulları yaratılmalıdır. Aleviler, Türkiye’nin en önemli toplumsal değişim dinamiklerinden biri olarak görülmeli, kendi öz güçleriyle siyasette yer almalarının zeminleri yaratılmalıdır. 
 
DEVLET ALEVİLİĞİ YENİDEN İNŞA GİRİŞİMİNDEN VAZGEÇMELİ 
 
Devlet, iktidar, siyasi yapılar, hâkim din/mezhep/inançların ve farklı toplumsal kesimlerin Alevilerin inancını, teolojisini, ne oldukları, ne olabilecekleri ya da olmayacaklarına dair tanımlama çabalarından, Aleviliğin yeniden inşa girişimlerinden vazgeçmelidirler. Bu alanlar, tamamen topluluğun kendilerinin değerlendireceği bir durum olarak görülmeli ve her türlü müdahaleden kaçınılmalıdır. 
 
ALEVİ BEKTAŞI KÜLTÜR VE CEMEVİ BAŞKANLIĞI KAPATILMALI 
 
Devletin ve iktidarın, Alevilere müdahale araçlarından biri olarak kurduğu Kültür Bakanlığı’na bağlı ‘Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ ve benzeri kurumlar derhal kapatılmalı, bu konudaki düzenlemenin yapılıp yapılmayacağı, yapılacaksa nasıl olacağına dair tüm irade Alevilere bırakılmalıdır. Alevilerin ve her toplumun en hassas olduğu konuların başında, kimlik, inanç, yaşam tarzı ve kültürel yapıları gelmektedir. Bunlara yönelik başta Milli Eğitim Bakanlığı, DİB ve farklı kurumlar eliyle geliştirilmek istenen ÇEDES ve benzeri protokollerle yapılan tüm uygulamalara, zorunlu din dersleri ve zorunlu olarak seçtirilen dini dersler uygulamalarına son verilmedir. Eğitimin, kamunun ve yaşam alanlarının dinselleştirilmesinden vazgeçilmelidir.
 
DEVLET DİNLERDEN ELİNİ ÇEKMELİ 
 
Başta kamusal ve eğitim alanı olmak üzere, basın yayın, yazılı kaynaklar; nefret söylemleri, hakaret gibi metin, sözcük, söylem, deyimler ve materyallerden arındırılmalıdır. Anayasada sadece adı olan, ancak uygulamada hiçbir karşılığı olmayan laiklik ilkesinin, sahici, gerçekçi ve özgürlükçü laik anlayışıyla yeniden ele alınması gerekmektedir. Devletin dinlerden elini çektiği, dinlere, mezheplere, inançlara eşit mesafede olduğu ve her inancın kendisini özgürce ifade ettiği koşulların yeniden yaratılması gerekmektedir.
 
ALEVİLERİN COĞRAFİ ESKİ ADLARI İADE EDİLMELİ 
 
Yasalarda, her türlü ayrımcılığın önünü açan ‘Köy Kanunu’, ‘Tekke ve Zaviyeler Kanunu’, ‘İmar Kanunu’, gibi tüm düzenlemeler elden geçirilmeli ve değiştirilmelidir. Alevi yerleşim yerleri, kutsal mekânları ve coğrafi eski adları tekrar iade edilmeli. Tarihsel hafızayı yok etmeyi, inancın içini boşaltıp bağlamından koparmayı hedefleyen bu tür isimlendirmelere, mekân, coğrafya ve kültür kırımı girişimlerine son verilmelidir. 
 
İNANÇ İŞLERİ KURULU OLUŞTURULMALI
 
AHİM kararları uygulanmalı; Cemevleri’nin ibadethane statüsü tartışma konusu olmaktan çıkarılmalı ve gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Devletin ve siyasi iktidarın, dine/inanca her türlü müdahalesine zemin olan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın lağvedilerek, yerine ülkemizdeki tüm din, inanç ve mezheplerin temsil edildiği ‘İnanç İşleri Kurulu’ gibi bir kurul oluşturulmalıdır. Yetkisiz ve bütçesiz olacak olan bu kurul, inançların hem kendi aralarında hem de devlet ile aralarında oluşabilecek sorunların çözümünde kolaylaştırıcı rol üstlenecektir.  Alevilerin yaşadığı yerleşim yerlerine cami yapımına son verilmeli, var olanlar kapatılarak personeli geri çekilmeli ve bu tür uygulamalar da son bulmalıdır. Hacı Bektaşi Veli dergâhı başta olmak üzere, el konulmuş, farklı kamu kurumlarının uhdesine verilmiş Alevi kutsal mekânları geri iade edilmelidir. 
 
SİVAS VE MADIMAK KATLİAMLARININ ARKA PLANI AÇIĞA ÇIKARTILMALI 
 
Sivas Madımak ’ta yaşanan katliamın arkla planı açığa çıkarılmalı ve ‘Madımak Utanç Müzesi’ haline getirilmelidir. Ayrıca, Koçgiri, Dersim, Ortaca, Sivas, Maraş ve Gazi katliamlarına dair utanç ve hafıza anıtları/müzeleri yapılmalıdır.
 
ALEVİLERE DÖNÜK AYRIMCILIĞA SON VERİLMELİ
 
Kamu ve özel işyerlerinde Alevilere yönelik ayrımcılıklara son verilmeli, ayrımcılık yapanlar hakkında gerekli cezai yaptırımlar uygulanmalıdır. Alevilerin özel günlerinde (Hızır – Muharrem – Gadir Hum - Hıdırellez gibi) kamu ve özel işyerlerinde, diğer tüm inançlarda olduğu gibi gerekli kolaylıklar sağlanmalı ve topluluk üyeleri belirli günlerde (Hızır lokması, Aşure günü gibi) idari izinli sayılmalıdır. Mezarlıklarda, hâkim din/mezhep/inancın tahakkümüne son verilerek, her inancın ve Alevilerin kendi inançlarına uygun ritüellerinin yerine getirilmesinin koşulları yaratılmalıdır.
 
ANADİLDE İBADET ETME BİR HAK OLARAK GÖRÜLMELİ 
 
Alevilerin farklı etnik ve kültürel kimliklere sahip olduğu gerçeğinden hareketle, diğer inançlarda olması gerektiği gibi Alevilerin de kendi ana dillerinde ibadet etmesi, tartışmasız bir hak olarak görülmeli ve bunun önündeki engeller ortadan kaldırılmalıdır.  Hapishanelerdeki ayrımcılık son bulmalı, Alevi inancındaki mahpusların inancına uygun koşullar yaratılmalı ve talepleri karşılanmalıdır. Aleviliğin tarihsel ve geleneksel taşıyıcısı olan Ocakların ve süreklerin var olma zeminlerine müdahale edilmemeli, mekânlarına el konulmamalıdır. Alevilerin kutsal mekân ve coğrafyasına yönelik, taş ocağı, mermer ocağı, maden sahası, turizm, HES, JES, baraj, kentsel dönüşüm yapma gibi gerekçelerle yağma, talan ve el koyma girişimlerine son verilmelidir. Türkiye genelinde bir envanter çıkarılmalı ve koruma altına alınmalıdırlar.
 
SONUÇ 
 
HDK ve DEM Parti olarak, konferansımızda açığa çıkarılan tespit, değerlendirme, eleştiri ve çözüm önerilerini sahipleniyoruz. Yukarıda ifade edilen, tespit, talep ve sorunlara dair, Alevi toplumu ve temsiliyetlerinin ortaya koydukları tutum bizim açımızdan tartışma konusu yapılamayacak değerdedir. Hiçbir şekilde Aleviliğin, topluluğun dışından tanımlanması çabalarına zemin olunmayacaktır. Aleviler ‘Cemevleri benim ibadethanemdir’ diyorsa, bizim için bunun tartışılacak hiçbir tarafı kalmamış ve nokta konulmuştur. Yapmamız gereken buna tüm gücümüzle sahip çıkmaktır.
 
Alevi toplumunun ve kurumlarının bin bir emekle, mücadeleyle elde ettiği kazanımları çok önemli buluyoruz. Topluluğun, farklı etnisitelerden ve süreklerden oluştuğunu, farklı bakış açılarının, yerel ve bölgesel özgünlüklerin olduğunu biliyoruz. Tüm bu farklılıklar ve özgünlükler bizim açımızdan hiçbir şekilde tartışma konusu değildir ve saygındır.
 
Bizim açımızdan, Alevi toplumu sadece destek istenecek, seçimden seçime hatırlanacak bir toplumsal kesim değil, Türkiye’nin demokratik değişiminde rol üstlenebilecek en büyük, ilerici demokratik güçlerden birisidir. Demokrasi, barış ve özgürlüklerin olduğu bir ülkenin yaratılmasında birliktelikler kurmak, ortak yol ve yöntemler bulmak zorunluluğu hepimizin önünde ertelenemez bir görev olarak durmaktadır.
 
Alevi toplumunun belirtilen sorun ve taleplerinin çözümünde, siyasal iktidar, devlet, parlamento, siyasi partiler, yerel yönetimler gibi tüm muhataplar yükümlü ve sorumludur.
 
Biz, kendi sorumluluğumuzun farkında olarak, meşru muhataplarımız olarak, Alevi toplumunun kurumlarını, ocaklarını, dergâhlarını, Cemevlerini ve temsiliyetlerini esas alacağımızı belirtmek isteriz.
 
Alevilerle birlikte, yıllardır yaptığımız gibi, demokratik, laik, özgürlükçü, inançların özgür ve eşit olduğu, her türden kimliğin tüm boyutlarıyla kendi hakikatiyle tanındığı, ötekileştirilmediği, baskıya ve saldırıya uğramadığı eşit yurttaşlığa dayalı bir ülke için mücadele etmeye ve daha güçlü birliktelikler kurmaya devam edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.
 
‘Gelin Canlar Bir Olalım, İri Olalım, Diri Olalım.’”

Diğer başlıklar

05/03/2024
10:03 DEM Parti İnegöl’deki saldırıya dair suç duyurusunda bulunacak
09:46 Sağlık hizmeti talepli eylem 'örgüt üyeliği'ne gerekçe yapıldı
09:45 Dêrsim İttifakı’ndan 22 maddelik ‘çözüm’ bildirgesi
09:40 İtalyan avukat Giudice: İmralı tecridi politiktir
09:33 Silopiya belediyesi dönemi yeni hizmetlerle tamamlıyor
09:31 Depremzede kadınların yaşamları konteyner kentlere sıkıştırıldı
09:15 AKP’nin Mûş’a en büyük hizmeti: Erdoğan’ın adını bulvara vermek
09:09 ‘Yerel demokrasiye kadın iradesini yansıtacağız’
09:06 Selma Irmak: Abdullah Öcalan'ın paradigması insanlık için umut
09:05 200 kişinin yaşadığı binanın kapısı 12 yıldır kapalı!
09:03 İzmir'de kadınlar Feminist Gece Yürüyüşü'nde buluşacak
09:02 Elcewaz’da değişim rüzgarı DEM Parti’den yana
09:01 Kadın ezgileriyle 8 Mart’a hazırlanıyorlar
09:00 YPJ Sözcüsü: Hem sömürgecilere hem de ataerkilliğe karşı savaşıyoruz
09:00 05 MART 2024 GÜNDEMİ
00:33 Bursa’da DEM Parti ilçe binasına saldırı
04/03/2024
23:46 Koca: Depremde 2. kattan atlayan yurttaş hayatını kaybetti
23:33 Fransa kürtajı anayasal güvenceye alan ilk ülke oldu
22:00 Çanakkale'de 4.9 büyüklüğünde deprem
21:03 Riha’da coşkulu büro açılışı: Bize ait olanı geri alacağız
20:51 Tecrit konulu panel: Kadın özgürlükçü paradigma hedefte
19:33 Erdoğan’dan Kuzey ve Doğu Suriye'ye saldırıların süreceği sinyali
18:53 BES-AR: Kamu emekçilerinin yıllık enflasyonu yüzde 105
18:34 EŞİK’ten yerel seçimlere ilişkin 5 acil şart
17:09 Yargıtay, gazeteci Kurt’un hapis cezasını onadı
16:57 Eşbaşkan adaylarından halka 'çözüm' sözü
16:54 Muğla'da 'sanayi alanı' değişikliğine itiraz
16:48 Tutsak Dari: Darp edildik
16:45 Adalet Nöbetlerinde 'Öcalan'ın arkasındayız' mesajı
16:44 Ankara’da bir kadın katledildi
16:34 DTK Eşbaşkanı Öztürk: Halk aklınızı başınıza getirecek
16:25 Tutsak kadınlara 8 Mart kartları gönderildi
15:37 Alevi konferansından sonuç bildirgesi: Gelin canlar bir olalım
15:15 Bakırhan: Dêrsimliler 38’den bu yana pes etmedi
14:19 Silahla oy kullanmak isteyen korucuyu haberleştiren gazeteciye dava
14:12 Elçi cinayetinde tanığı tehdit edip yönlendiren savcılara HSK zırhı!
14:06 Beştaş: Ensarioğlu kayyımların rantından besleniyor
Çepni: Aday çıkarmadığımız yerlerde seçmenimiz kendi kararını verecek
13:41 Hareketli seçmenler sandığa taşınacak
13:32 Kayyım borcunu açıkladı: 995 milyon 625 bin TL
13:25 Sanıkların korucu olduğu davada 'zorla getirme' kararı
13:20 Kadınların resim sergisine yoğun ilgi
13:18 DEM Parti’nin Bedlîs adayı Karabaş: Biz kazanacağız
12:01 Ormanlık alana kurulacak taş ocağı için 'ÇED gerekli değil' kararı
11:49 Bakırhan: Dep’e DEM, DEM’e Dep yakışır
10:58 Bakırhan: Güneşli günlere az kaldı
10:54 DEM Partili Kaya'nın yargılanması durduruldu
10:25 Av. Dilek Ekmekçi 'emniyet müdürlerine ait fuhuş otellerini' ifşa etti
10:17 TÜİK’in yıllık enflasyonu yüzde 67 oldu
10:12 DFG’nin Şubat ayı raporu: 42 gazeteci tutuklu
10:06 'Stranên Keziya Sor' filmi izleyicilerle buluştu
09:47 ENAG: Enflasyon Şubat ayında yüzde 4,32 arttı
09:14 Tutsaklar 99 gündür açlık grevinde
09:13 Rojnews editörü Ahmet 132 gündür KDP istihbaratının elinde
09:12 Rüşvetten ceza verilen AKP'li başkan onlarca kişiyi dolandırdı
09:11 Mandela'nın avukatı Govender: Öcalan insanlar için bir umut ışığı
09:10 DEM Parti’nin Colemêrg adayları: Rekor oyla kazanacağız
09:07 Emek ve Demokrasi Platformu'ndan AKP'ye oy yok!
09:05 Kadınlar 22’nci Feminist Gece Yürüyüşü’ne hazırlanıyor
09:04 İHD'li Demirtaş: Tecrit kaldırılmalı, müzakere başlatılmalı
09:01 Riha’da şiddet vakalarının yüzde 80’i adli mercilere yansımıyor
09:00 3 yılda 898 şüpheli ölüm: Etkin soruşturma yürütülmüyor
09:00 'Jiyan' ismini verdiği işletmesinde küllerinden doğdu
09:00 04 MART 2024 GÜNDEMİ
03/03/2024
23:57 ‘Öcalan’a özgürlük’ kampanyasının ikinci aşaması başlatıldı
22:46 Faili meçhul cinayetler davasında ‘beraat ve zamanaşımı’ kararı
22:05 Öztürk: Edip Solmaz’ın hayallerini gerçekleştireceğiz
21:15 İsrail yardım bekleyen Filistinlileri hedef aldı
20:52 Ma Music’ten 7’nci yıl kutlaması
19:31 Paris’te ‘Cinsiyetçiliğe Karşı Mücadele’ konferansı
18:36 Mêrdîn’de duvar çöktü: 2 işçi yaralandı
17:44 Kuzey ve Doğu Suriye’de 8 Mart etkinlikleri
17:19 Dîlok’ta ‘Gençlik ruhuyla devrime yürüyoruz’ şöleni
17:13 Kadınlar 8 Mart’a hazırlanıyor: Mücadele devam edecek
17:04 Jeoloji Mühendisleri Amed Şubesi’nden ‘Fay Yasası' çağrısı
16:59 'Özgürlük' talepli nöbetler sürüyor
16:54 Eşbaşkan adayları ilçe ilçe, köy köy hedeflerini anlatıyor
16:08 Kadıköy’de kadın buluşması: Haklarımız ve hayatlarımız için mücadelemizi büyüteceğiz
15:48 Amed'de 'yerinde yönetim' paneli: Yetkiler yerele aktarılmalı
15:22 Çewlîg'de coşkulu buluşma: JİTEM-Ergenekon İttifakı'na gereken cevap verilecek
14:34 DİK paneli: Zulüm yapanları destekleyenler günaha giriyor
14:09 Partilerin aday listeleri kesinleşti
13:18 BM: İsrail’in saldırılarında yaklaşık 9 bin kadın katledildi
12:45 Bakırhan: Türkiye’nin kırmızı kitaplara değil barış kitaplarına ihtiyacı var
12:41 DEM Parti adaylarının tam listesi
11:55 Bakırhan: 31 Mart hesap sorma günüdür
11:45 DBP Kadın Meclisi: Özgürlük ateşini 8 Mart’ta yakacağız
11:19 İstanbul’da gözaltına alınan 15 kişiden 3’ü tutuklandı
10:15 14 il için yağış uyarısı
09:48 Jin Dergi'nin bu haftaki konusu 8 Mart
09:13 Gazeteci Ahmet’ten 131 gündür haber yok
09:13 Tutsakların ‘özgürlük’ eylemi 98’inci günde
09:12 Yargı paket paket yok edildi!
09:11 Kayyımdan AKP’li başkanın kuzenine 128 milyonluk ihale
09:10 Agirî'de çalmadık kapı bırakmayan adaylar: Yeni bir başlangıç zamanı
09:08 Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için 3 aydır nöbetteler
09:05 13 yıldır sarı, kırmızı ve yeşil gulîsiyle 8 Mart eylemlerinde
09:04 'Jin, jiyan, azadî' kampanyasında finale doğru
09:01 8 Mart’a katılamayan tarım işçisi kadınlar: Sesimizi duyurun
09:00 03 MART 2024 GÜNDEMİ
02/03/2024
23:57 Bağlar Mahallesi’nde halk, DEM Parti’yle yürüdü
22:58 Erzîngan’daki maden faciası nedeniyle iki mühendis tutuklandı
22:20 Adana’da coşkulu büro açılışları: 31 Mart akşamı zafer halayları çekeceğiz
21:12 Urmiye’de seçimleri 1’i kadın 7 Kürt aday kazandı
20:50 DEM Parti Amed’te iş insanlarıyla: Tahribatı nasıl onaracağız?
19:18 Bedlîs belediye eşbaşkan adayı, Mehmet Nezir Karabaş oldu
18:10 DEM Parti'ye yoğun ilgi: Gücümüzü açığa çıkaralım
17:55 DBP Eş Genel Başkanı Uçar: Barış meselesi Türkiye meselesidir
17:38 ÖHD Ankara Şube’nin yeni yönetimi belli oldu
17:29 Leyla Güven: Komplo ve tecridi kabul etmiyoruz
Sebahat Tuncel: İmralı tecridini aşmak mümkün
17:18 Riha'da DEM Parti rüzgarı
16:55 Adalet Nöbeti: Kürtler Öcalan'ın özgürlüğü için ayakta
16:53 Bakırhan: Türkiye’nin yoksulluk haritasına bakın asıl bölücü kim göreceksiniz
16:48 Amedspor bir puan farkla lider oldu
16:28 DEM Parti Adana Büyükşehir Belediye Eşbaşkan Adayı: Kazanmaya geldik
16:19 Amed Barosu Başkanı: İmralı’daki tecride son vermezsek, hukuksuzlukların önüne geçemeyiz
16:15 Savaş uçakları Duhok'u bombaladı, bir çiftçi yaralandı
16:12 Antalya’da yol kenarında kadın cenazesi bulundu
15:27 Gültan Kışanak: Ankara halkına demokratik bir seçenek sunmak için geliyoruz
15:24 ÖHD Eşbaşkanı Çakmak: İmralı tecridi derneğimizin asıl çalışma alanıdır
15:19 Bakırhan: Şeyh Said’i idam sehpasına götürenler Öcalan’a tecrit uyguluyor
15:11 ‘Kanser hastası tutsak Mahmut Başyiğit tahliye edilsin’
14:55 Şartlı tahliye edilen ağır hasta Mutlak Tozun Wan’a sevk edildi
14:55 Dêrsim İttifakı adaylarını tanıttı: Dêrsim biziz, birlikte kazanacağız!
14:34 Kadınlar sokakta: Özgürlüğümüze göz dikenlerle hesaplaşacağız
14:21 Kobanê Davası’nda tutukluluğa devamın gerekçesi eski dosyalar
14:13 Avukat Erol: Öcalan bir fırsattır
14:08 Cumartesi Anneleri 30 yıldır kayıp Cüneyt Aydınlar'ı sordu
13:57 Büro açılışı mitinge döndü: Wan başarının müjdesini verdi
13:43 Savunma Bakanı Güler, Neçirvan Barzani ile görüştü
13:31 İran seçimleri: Islahtalep usulgera digeh temume macera *
13:21 Bilge Köse'yi katleden failden itiraf: Hedef aldım
13:16 Kayıp yakınları Aydınlar ve Kürsep’in akıbetini sordu
13:08 Bakırhan Qereyazî’de: Hiçbir şey Kurdistan gerçekliğini değiştirmeyecek
12:43 DEM Parti Kışanak’ın seçim kampanyası ile 8 Mart startını verdi
11:31 Bedlîs’te DEM Partili İşlek'in adaylığı AKP’nin itirazıyla düşürüldü
11:17 Şakran'da kadın koğuşuna erkek gardiyanlardan baskın
11:16 Qereçoban'ı elde tutmak isteyen DEM Parti seçimlere hazır
11:07 Doğan: Barış ve diyalogun adresi İmralı
Tahmaz: Kürt sorununda bir yola girilecekse adres Öcalan’dır
10:19 Gimgim'de bir çocuk katledildi
09:56 Yerine kayyım atanan DEM Parti adayı: İrademizi geri alacağız
09:52 Dep'in DEM Partili adayları: Bizim olanı almaya geldik
09:43 8’inci yargı paketi Meclis’ten geçti
09:42 Ma Music 7’nci yılında: Halkımızı müziksiz bırakmayacağız
09:41 ‘Halkla belediye arasına örülen duvarları yıkmaya geliyoruz’
09:28 Silopiya eşbaşkan adayları: Halkla yönetmeye devam edeceğiz
09:24 Cezaevlerindeki açlık grevi 97'inci gününde
09:21 130 gün oldu: Süleyman Ahmet’ten haber yok
09:17 Dengeleri değiştiren DEM Parti adayları: Hizmet için buradayız
09:15 Kayyım 16 milyonluk ihaleyi ‘pazarlık usulü' ile verdi
09:14 Stockholm Barosu Avukatı: Tecrit ‘metod’ haline gelmemeli