İSTANBUL - Gazeteci Diren Keser’in tutuklanmasına tepki gösteren meslektaşı Veli Haydar Güleç, “Arkadaşlarımızı bu cezalarla yıldıramayacaklar. Onlar Özgür Basın geleneğinin gereklerini bulundukları her alanda mutlaka yerine getirecektir” dedi.
Pir Haber Ajansı (PİRHA) Mersin muhabiri Diren Keser’in yaptığı haberler ve sanal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek tutuklanması, çalışma arkadaşları tarafından protesto edildi. Keser’in çalışma arkadaşlarının Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (Basın-İş) ofisinde düzenlediği basın toplantısına, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) üyeleri, gazeteciler, Demokratik Alevi Dernekleri (DAT) Eş Başkanı Kadriye Doğan katıldı. Açıklamada, “İfade özgürlüğü engellenemez”, “Gazetecilik suç değildir” dövizlerinin yanı sıra “Özgür basın susturulamaz. Diren Keser’e özgürlük” pankartı açıldı.
Basın açıklamasından önce söz alan gazeteci Veli Haydar Güleç, “Türkiye Cumhuriyeti devleti, işlediği suçların, kötülüklerin ortaya çıkmaması için en çok baskıyı basının üzerinde yürütmektedir” dedi.
‘HALKIN, HABER ALMA HAKKINA SAHİP ÇIKMASI LAZIM’
Basın çalışanı olmanın başlı başına bir suç olarak görüldüğünü ifade eden Güleç, “Abdurrahman Gök olmasaydı Kemal Kurkut’un nasıl katledildiğini hiç kimse görmeyecekti, belki de hiç kimse farkına varmayacaktı. Son yıllarda hepimiz tanık oluyoruz, özellikle Kürt basınına yönelik çok yoğun bir baskı ve saldırı söz konusu. Her gün gazeteciler gözaltına alınıyor. Ne Diren Keser’i ne de diğer arkadaşlarımızı bu cezalarla yıldıramayacaklar. Onlar Özgür Basın geleneğinin gereklerini bulundukları her alanda mutlaka yerine getireceklerdir” ifadelerini kullandı.
Ardından söz alan Basın-İş Genel Sekreteri Tolga Balcı, halkın haber alma hakkına sahip çıkması gerektiğini belirterek, “Gazeteciler, haber için, haber alma hakkı için mücadele ederken, toplumun gerçekleri öğrenmesi için gerekirse cezaevinde yatarken, halkın bu noktada tüm toplumsal bileşenleri ile bu mücadeleye sahip çıkması gerektiği düşüncesindeyim” dedi.
DAD: ALEVİLERE YÖNELİMİN PARÇASI
Türkiye Cumhuriyeti’nin düşünen ve vicdanı ile hareket eden herkese düşman olduğunu belirten DAD Eşbaşkanı Kadriye Doğan, “Özellikle son zamanlarda Alevilere yönelik bir yönelim söz konusu. Ben bu mahkumiyetin son zamanlarda Alevilere yöneliminin bir parçası olarak değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.
'İNSANİ DEĞERLER BU KADAR AYAK ALTINA ALINAMAZ'
Konuşmaların ardından basın metnini PİRHA muhabiri Dilan Morsümbül okudu. İfade özgürlüğünün demokrasi gereklerinden biri olduğunu belirten Morsümbül, “Demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü kabul etmiş devletlerde şeffaflık, kamu hizmetlerinde halka yakınlık, hakkaniyet gibi meselelerin hayata geçirilmesinin esas koşullarından biri, bilgi edinme özgürlüğü olarak karşımıza çıkıyor. Hukuksuzluğu en yüksek noktada yaşadığımız yıllar gözümüzün önündeyken, bu ibareyi sadece kağıt üzerinde okuyabiliyoruz. Siyasal, sosyal ve hukuksal alanda büyük bir krizin yaşandığı günümüzde iktidar, bu krizin çözümüne yardımcı olmak ve nefes alma kanallarını açmak yerine, yargı eliyle, eşitlik, özgürlük, adalet ve barış isteyen, bu konuda hak mücadelesi veren bütün kesimleri susturmaya ve cezalandırmaya çalışıyor. Bunun en yoğun halini yaşayan kesimlerden biri basın emekçileri” dedi.
‘DİREN İÇİN BURADAYIZ’
Keser’e verilen cezayı Özgür Basın’a, doğru habere, habercilik kimliğine verilmiş bir ceza olarak değerlendiren Morsümbül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Arkadaşımıza sosyal medya haberciliği sebebi ile cezanın alt sınırının çok üstünde bir hüküm verilmesi adil değildir, vicdani değildir, insani değildir. Bizler, mesleğimizin ilkeleri önde olmakla beraber aynı zamanda düşünce ve ifade özgürlüğünü, vicdanı savunanlar olarak bu muameleyi kabul etmiyoruz. Diren için buradayız. Burada olmaya devam edeceğiz. Düşünce ve ifade özgürlüğü engellenemez, İnsani ve vicdani değerler bu kadar ayak altına alınamaz.”