ANKARA - İHD, gözaltına alındıktan bir hafta sonra işkence edilmiş şekilde cenazeleri bulunan yöneticileri Metin Can ile üyeleri Hasan Kaya için yazılı açıklama yaparak, “İnsan haklarını savundukları için devletle irtibatlı karanlık güçlerin hedefi oldular. Onları unutmayacağız” diye belirtti.
İnsan Hakları Derneği (İHD), 21 Şubat 1993 yılında kaçırılıp gözaltına alınan ve 27 Şubat günü 1993 günü işkence edilmiş bedenleri Xarpet-Dersim yolu üzerindeki Dinar Köprüsü altında bulunan İHD Elâzığ Şube Başkanı Avukat Metin Can ile üyeleri Dr. Hasan Kaya’ya ilişkin yazılı açıklama yaptı. “İnsan Hakları Savunucuları Susmadı, Susmayacak” başlığı ile yapılan açıklamada, “Metin Can ve Hasan Kaya her koşulda herkes için savunulması gereken insan hakları değerlerini savundukları için devletle irtibatlı karanlık güçlerin hedefi oldular” denildi.
Açıklamada şöyle denildi: “Avukat Metin Can İHD Elâzığ Şube Başkanıydı; Doktor Hasan Kaya da İHD üyesiydi. Gözaltında zorla kaybetme yönetimiyle İnsanların susturulmaya çalışıldığı bir dönemde; 21 Şubat 1993 günü her iki İnsan Hakları savunucusu kaçırıldı. İşkenceye maruz kalmış cansız bedenleri 27 Şubat 1993 günü Elâzığ-Dersim yolunda Dinar Köprüsü altında bulundu. Metin Can ve Hasan Kaya her koşulda herkes için savunulması gereken insan hakları değerlerini savundukları için devletle irtibatlı karanlık güçlerin hedefi oldular.
İnsan hakları tüm dünyada evrensel ve bütünsel olmalarıyla ifade edilirler. Hak savunucuları aralarında kendi hakları da bulunan insan haklarını- ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü, yaşam hakkı ve işkence yasağı gibi hakları- herkes için, korumak ve geliştirmek için çalışırlar. Devletlerin de yükümlülüğü bu hakların kullanılmasını teminat altına almaktır.
Av. Metin Can ve Dr. Hasan Kaya tam da bu ilkeler ışığında hak savunuculuğu yaptıkları için karanlık güçlerin hedefi oldular. Kaçırıldıkları andan itibaren İHD tarafından yetkili her kuruma yapılan başvurular sonuçsuz kaldı. Kaçıran kişilerin JİTEM ile bağlantılı kişiler olduğu görgü tanıklarınca ifade edilmesine rağmen uzun yıllar boyu JİTEM’in varlığı bile inkâr edildi. JİTEM adına ‘faili belli’ cinayetler işlediği bilinen Yeşil Kod adlı Mahmut Yıldırım devletin karanlık dehlizlerinde kayıplara karıştığından işlediği cinayetlerin hiç birisinin hesabı sorulamadı. JİTEM tarafından işlenen pek çok cinayetin failleri gibi Metin Can ve Hasan Kaya’nın failleri de devletin cezasızlık politikaları sonucu cezasız kaldılar. Onların kaybedilmeleri ve öldürülmelerinden sonra da gözaltında kayıplar devam etti. Öte yandan kayıplara, faili meçhul siyasi cinayetlere, işkencelere ve genel olarak insan hakları ihlallerine karşı, insan hakları savunucularının mücadelesi de hiç durmadan devam etti ve ediyor. 31 yıl önce kaybedilen ve katledilen Av. Metin Can ve Dr. Hasan Kaya’nın katledilen ve binlerce ‘faili belli’ cinayetten sorumlu olanların bulunması için İHD ve Kayıp Yakınları kesintisiz mücadelesini sürdürmektedir. Mücadelemiz bir yandan her bir kaybımızın failinin bulunması ve yargılanmasını sağlamak üzere devam ederken; bir yandan da devletin cezasızlık politikasına karşı Hakikatin ortaya çıkarılması ve adaletin sağlanması için yürütülmektedir.
Avukat Metin Can ve Dr. Hasan Kaya arkadaşlarımızı katledilişlerinin 31. yılında sevgi ve minnetle anıyor; Anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Onları unutmadık, unutmayacağız."