DERSIM - Licik'teki maden faciasının sorumlusunun uyarılarını dikkat almayan iktidar olduğunu belirten DEM Partili Ayten Kordu, “Ekolojist örgütlerinin bölgeye gitmesi neden engelleniyor?” diye sordu.
Erzîngan'ın Licik (İliç) ilçesi Çöpler Bölgesi’nde Kanada merkezli SSR Mining ile Çalık Grubu'na bağlı Lidya Madencilik ortaklığında işletilen Anagold Altın Madeni’nde 13 Şubat’ta meydana gelen toprak kaymasının üzerinden bir hafta geçmesine rağmen göçük altında kalan 9 işçiye hala ulaşılmış değil. SSR Madencilik'in gözaltına alınan Türkiye müdürü ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, ekolojist ve çevre örgütlerinin ilçeye dahi girişlerine izin verilmedi.
18 Şubat Pazar günü ilçeye giden Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Dêrsim Milletvekili Ayten Kordu, konuya dair değerlendirmelerde bulundu.
‘İLÇEYE GİRİŞLER NEDEN YASAK?’
Erzîngan ve Dêrsim il yöneticileriyle bölgeye gittiklerini belirten Kordu, “Çalışmanın yapıldığı alana girmemize izin verilmedi ancak çalışmalara dair bilgi verildi. Kayıp işçilerin hala yaşıyor olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu, bu nedenle yoğun bir çalışmanın yürütüldüğü aktarıldı” dedi. Facianın yaşandığı alana kimsenin alınmamasının soru işaretlerine neden olduğunu söyleyen Kordu, “Ekolojist örgütlerinin bölgeye gitmesi neden engelleniyor?” diye sordu.
İKİ AY ÖNCE MECLİS’E GETİRİLDİ
Licik ilçe merkezine dahi kimsenin alınmamasını eleştiren Kordu, yakınları göçük altında olan iki aileyi ziyaret ettiklerini ifade etti. Faciadan iki ay önce konuyu Meclis gündemine taşıdığını belirten Kordu, “Bölgede nasıl bir facianın yaşandığını ve toplumsal sağlığa nasıl zarar verildiğini anlattım. Bunu birçok kişi ve çevre örgütleri de gündeme getirdi ancak söylenenler dikkate alınmadı” diye belirtti.
‘SORUMLU İKTİDAR’
Yaşanan facianın göz göre göre yaşanmasından siyasi iktidarın sorumlu olduğunu belirten Kordu, şöyle devam etti: “Defalarca buna ilişkin mücadele yürütülmesine rağmen dikkate alınmadı. Orada bir ekokırım suçu var. Öyle üç beş insanı suçlayarak, bu işin içinden sıyrılmak doğru değil. Gerekli önlemlerin alınması gerekiyordu. Bütçe görüşmelerinde bizzat Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki’ye hem Munzur hem de Anagold Madencilik ile ilgili soru sordum. Verdikleri cevapta yaklaşık 16 milyon lira ceza kestiklerini ancak halk sağlığını tehdit eden herhangi bir durum bulunmadığından ötürü işletmeyi tekrar açtırdıklarını söylediler. Yani yaşanan felakete bile bile yol açıldı. Tüm altın madenlerinin direkt kapatılması gerekiyor çünkü her biri ayrı bir facia barındırıyor. Bölge, maalesef maden bölgesi olmuş durumda. Bu madenler, direkt olarak yaşam alanlarımıza müdahale, göçertme, bölgeyi insansızlaştırma ve yoksullaştırmaya yönelik bir politikadır."