AMED – PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik komployu kınayan TJA, “Ne komplo ne tecrit, kirli ve karanlık hiçbir politika Sayın Öcalan’ın bizimle olan bağını koparamadı” açıklaması yaptı.
Tevgera Jinên Azad (TJA-Özgür Kadın Hareketi), PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 15 Şubat 1999 yılında uluslararası komplo sonucunda Türkiye'ye teslim edilmesinin 25'inci yılında yazılı açıklama yayımladı.
Öcalan’a yönelik komplonun çeyrek asrı aştığına dikkat çekilen açıklamada, “Komplo sonucunda iç hukuk, uluslararası hukuk ve uluslararası sözleşmelerin çiğnendiği İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşulları altında tutulan Sayın Öcalan’dan 25 Mart 2021 tarihinden itibaren ise hiçbir şekilde haber alınamamaktadır. Sayın Öcalan’a yönelik gerçekleştirilen tecrit rejimi derinleştikçe başta kadınlar olmak üzere bütün toplum, aynı oranda baskı altına alınmakta, barışçıl bir yaşam ve demokratik bir topluma giden bütün yollar kapanmaktadır” ifadeleri yer aldı.
‘KOMPLO ÖCALAN’LA BAĞIMIZI KOPARAMADI’
Kadınlar ve gençler başta olmak üzere Kürdistan ve Türkiye halklarının Öcalan’ın sergilediği direnişi sahiplenmesinin komploya ve tecrit rejimine verilen en güçlü cevap olduğu ve olmaya devam ettiği de belirtildi.
Açıklamada “Komplocu güçler bilmelidir ki; ne komplo ne tecrit, kirli ve karanlık hiçbir politika Sayın Öcalan’ın bizimle olan bağını koparamadı. İçinden geçtiğimiz şu günlerde bu bağın en görünür olduğu alanlardan biri de yine kadınların öncülük ettiği Büyük Özgürlük Yürüyüşü’dür. Bu bağlamda bizler TJA olarak, uluslararası komplonun devamı olarak yürütülen tecrit rejimine son vermek ve faşizmin Türkiye ve Kürdistan halklarına yönelik baskılarını yenilgiye uğratmak amacıyla yapılan Büyük Özgürlük Yürüyüşü’nü selamlıyoruz” denildi.
‘FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜ SAĞLANMALI’
Abdullah Öcalan’la bir an önce görüşülmesi gerekliliğinin altı çizilen açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: “Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü başta olmak üzere bütün toplumsal sorunların esas muhatabının Sayın Öcalan olduğunu ve bir an önce kendisiyle görüşülmesi gerektiğini yeniden vurguluyoruz. Kürt sorununun çözümsüzlüğünü imhada, inkârda ve soykırımda arayan güçlere karşı Sayın Öcalan’ın geliştirdiği kadın özgürlükçü paradigma, özgür ve demokratik bir yaşamın en büyük adımı olacaktır. Bu paradigmanın yaşamsal kılınmasının biricik yolu da kendisinin koşulsuz fiziki özgürlüğünün sağlanmasıdır.
TECRİDE KARŞI DİRENİŞİ BÜYÜTME ÇAĞRISI
TJA olarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü sağlamayı, ‘Jin Jiyan Azadî’ temelinde sürdürdüğümüz direnişimizin en temel parçası olarak gördüğümüzü yeniden ifade ediyoruz. Kürdistanlı ve Türkiyeli bütün kadınların Sayın Öcalan’ın özgürlüğü için verdiğimiz mücadeleye destek ve güç vermeleri, demokrasiyi ve kadın kurtuluşunu sağlamanın en geniş ve örgütlü zemini olacaktır. Uluslararası komplonun bir yıl dönümünde daha komplocu güçleri nefretle kınıyor ve bütün kadınları, demokratik toplumun bütün kesimlerini, uluslararası kurum ve kuruluşları, komploya ve bu komplonun tecrit rejimine karşı direnişi büyüterek toplumsal kurtuluşu sağlamaya ve İmralı’da yürütülen bütün hukuksuz ve hukuk dışı uygulamalara karşı, gerçek bir adaleti haykırmaya çağırıyoruz.”