HABER MERKEZİ – PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorunun demokratik çözümü için yola koyulan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” 9’uncu gününe girdi. Wan ve Qers’ten yola koyulan Özgürlük Yürüyüşçüleri, Amara’ya yaklaştıkça coşkuları yükseliyor.
İki koldan başlatılan “Büyük Özgürlük Yürüyüşü” için Wan’dan yola koyulanlar dün Sirnex’in Hezex (İdil) ilçesine geçti. Özgürlük Yürüyüşçüleri burada meşalelerle karşılandı. Yürüyüşçülerin halkla buluşmasının önünü geçmek için polisin her türlü yola başvurmasına rağmen halk engellemeleri boşa çıkardı. Barış Anneleri, ellerinde “barışı” simgeleyen beyaz tülbentleri ile ilçe merkezinde yapılan yürüyüşte en önde yer aldı.
ÇOCUKLARIN HEYECANI YÜRÜYÜŞÇÜLERE YANSIDI
Özgürlük Yürüyüşçüleri Hezex’in ardından Mêrdîn’in Nisêbin ilçesine geçti. Polisin yürüyüşçülerin halkla buluşmasının önünü geçme çabaları burada da sonuç vermedi. Özgürlük Yürüyüşçülerini ilçenin girişinde en önde çocuklar karşıladı. Heyeti gören çocuklar “Bijî serok Apo” sloganı atarak Özgürlük Yürüyüşçülerine koştu. Çocukların coşkusu ve heyecanı yürüyüşçülere de yansıdı. Özgürlük Yürüyüşçülerini karşılayan kalabalık ilçe sakinleri arasında DEM Parti’nin Mêrdîn Büyükşehir Belediye Başkan Adayları Ahmet Türk ve Devrim Demir ile Agirî Milletvekili Sırrı Sakık da vardı.
İlçenin sokaklarını adımlamaya başlayan özgürlük yolcularını halk, evlerinin pencere ve balkonlarından selamladı.
GÜNEŞ ÜLKESİNE YAKLAŞTIKÇA ÇOŞKU ARTIYOR
Ellerinde çaldıkları erbaneler, söyledikleri Kürtçe marşlar ve şarkılar eşliğinde Barış Parkı’na kadar adeta şölen havasında gerçekleştirilen yürüyüşte ilerlemiş yaşlarına rağmen yer alan Barış Anneleri sık sık zılgıtları çekti. Parka ulaşılması ile birlikte yorgunlukla bir banka çöküp oturan bu annelerden biri, “Ya rabbim sen emeklerimizi boşa çıkarma, Önderliğimizin ve tutsaklarımızın bulunduğu cezaevlerinin kapılarının bir an önce açılmasına vesile ol” diyerek, dua etti. Bitkin düşmesine rağmen, Özgürlük Yürüyüşçüleri açılama yapıp parktan ayrılana kadar o da yerinden ayrılmadı.
Kışın tüm soğuğu ile etkili olduğu kentlerden başladıkları yolculuklarında nispeten daha sıcak kentlere doğru yol almayı sürdüren Özgürlük Yüyüşçüleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın Riha'nın Xelfetî (Halfeti) ilçesine bağlı Amara köyünda doğmuş olmasından hareketle bunu “Güneş’in ülkesine yaklaştıkça coşku da kararlılık da artıyor” sözleriyle tanımladı.
MERSİN’DEN DÊRSÎM’E ‘ÖZGÜRLÜK HALAYI’NA
“Büyük Özgürlük Yürüyüşü”nün Qers (Kars), kolu ise, dün Kürt özgürlük hareketi için önemli kentlerden biri olan Dêrsim’e ulaştı.
Yürüyüşçüler bu zamana dek sırasıyla Bazarcix (Dağpınar), Dîgor (Digor), Qulp (Tuzluca), Îdir (Iğdır), Bazîd (Doğubayazıt), Diyadîn (Diyadin), Avkevir (Taşlıçay), Agirî (Ağrı), Panos (Patnos), Milazgir (Malazgırt), Kop (Bulanık), Qerecoban (Karaçoban), Xinûs (Hınıs), Gimgim (Varto), Kanîreş (Karlıova) ve Dep’e (Karakoçan) gidip halkla buluştu. Yola çıktıkları günden bu yana karşılaştıkları engelleme girişimlerine rağmen özgürlük yolcuları vardıkları il, ilçe ve köylerde büyük sevgi gösterileri ile karşılaştı.
MERSÎN’DEN DÊRSÎM’E GELDİLER
Benzer görüntülerin ortaya çıktığı Dêrsîm’de de coşkuyu artıran Mersin’den kente gelerek gerçekleştirilen yürüyüşteki yerlerini alan Barış Anneleri oldu. Seslendirilen şarkılar, alkış ve sloganlarla Seyit Rıza Meydanı’na kadar yürüyen kitle burada ‘Özgürlük Halayı’na durdu.
‘BAŞKANIMIZ ÖZGÜR OLMADAN BİZ ÖZGÜR OLAMAYIZ’
Mikrofon uzattığımız Mersin Barış Annelerinden Zeynep Eleğaş’ın (56) kurduğu şu cümleler, yürüyüşün amacı ve coşkusunu özetler nitelikte: “Mersin’den yürüyüşe destek vermek için geldik. Biz başkanımız üzerindeki tecridin son bulmasını istiyoruz. Sadece tecridin son bulması değil, başkanımızın özgür olmasını istiyoruz. Başkanımız özgür olmadan biz özgür olamayız. Bizim özgürlüğümüz başkanımızın özgürlüğü ile bağlantılı.”
Barış Annelerinden Emine Eren (55) ise, Özgürlük Yürüyüşü’nün bütün halklar için yapıldığını, bu nedenle herkesin yürüyüşteki yerini alması gerektiğini ifade etti. Eren, “Barış herkes için gerekli. Başkanımız üzerindeki tecridin kalkmasını istiyoruz. Bütün halklar için huzur ve barış gelsin istiyoruz. Barış bugün herkesin ihtiyacı. Cezaevlerinde açlık grevi var. Grevlerin son bulması için taleplerin biran önce karşılanması gerek” diye konuştu.
ANMALARDA DÊRSÎM TARİHİNE IŞIK TUTULDU
Annelerin yürüyüşe katılması yürüyüşçülere moral verirken kentte yapılan anmalar ise inanç aşıladı. Paris’te katledilen Kürt kadın hareketinin öncülerinden Sakine Cansız ile yaşamı mücadele arkadaşı Cansız gibi kavgayla geçen Aysel Doğan için yapılan anmalarda yürüyüşçüler mücadeleyi büyütme sözü verdi. Anmalarda okunan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Paris katliamı ile ilgili kaleme aldığı yazı Dêrsîm’in direniş tarihine ışık tuttu. Bu yazıda Dêrsîm’in özgünlüğüne vurgu yapan PKK Lideri, Dêrsîmlilere hitaben şu tarihi hatırlatmalarda bulunuyor; “Dersimliler kendi tarihlerini iyi bilmeliler. İşte beş bin yıllık tarihten bu yana, Hurrilerden bu yana süregelen bir direniş kültürü var. Dersim’in 1938’e kadarki ifadesi kadim Kürt gerçeğidir. Dersim, 1938’de kırıma uğradı. Kürtlerin varlığına yöneltilen asimilasyon ve soykırım uygulamaları 15 Şubat 1925’le resmen başlatıldı. 1925’teki Şark Islahat Planı’nda Fırat’ın batı yöresinde Kürtçe konuşan tek bir Kürt’ün bırakılmaması, hepsinin asimilasyon başta olmak üzere çeşitli yöntemlerle tasfiye edilmesi kararlaştırıldı. Bunlara karşı gelişen direnişler, en son 1938 Dersim katliamıyla bastırılıp, halkın geri kalan önemli bir kesiminin mecburi iskânıyla sonuçlandırıldı. Dersim’i vurdular, Ağrı’yı vurdular, ardından koşullu bazı aflar çıkardılar. İdam edilen idam edildi, teslim olan teslim oldu ve Kürt meselesinin de üstü betonlandı. Ben eminim ki direnişimiz devam etmese, Kürt meselesinin üzeri bir kez daha dirilmemecesine betonlaştırılacaktır.”
GÜLİSTAN DOKU UNUTULMADI
Özgürlük Yürüyüşünde yer alan kadınlar da, Dêrsîm’de 4 yılı aşkın süredir kayıp olan üniversite öğrencisi Gülistan Doku’nun son görüldüğü yer olan Dinar Köprüsünde açıklama yaptı. Kadınlar tüm dünyaya yayılan “Jin Jiyan Azadî” sloganlarını bir kez daha buradan yükselterek Doku’nun fail ya da faillerinden hesap sorma sözünü yeniledi.
Yürüyüşçüler Gola Çetu, Ana Fatma ve 38 Kayalıkları’nı ziyaret ederek, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için lokma pay edip çerağ yaktı.