AMED - 9 aydır tutuklu bulunan kameraman Remzi Akkaya'nın yargılandığı davada, tutukluluğunun devamına karar verildi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının 2014'te açtığı bir soruşturma dosyası nedeniyle 25 Nisan 2023’te tutuklanan kameraman Remzi Akkaya'nın "örgüt üyesi olmak" suçlamasıyla yargılandığı davanın duruşması Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Amed Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi'nde (DİSKİ) kırsal mahallelerde su sayaçları okumakla görevliyken, Hezro'da (Hazro) bir el yapımı patlayıcı imalathanesi yakınında sigara izmaritinde doku örneği bulunduğu iddiasıyla tutuklanarak yargılanan Akkaya ve avukatı Diyar Çetedir, duruşmada hazır bulundu.
Yargılandığı dosya, Rıfai İpek adlı bir itirafçının beyanları nedeniyle yargılandığı başka bir dosyasıyla birleştirilen Akkaya mahkemede tercüman aracılığıyla yaptığı savunmada, önceki beyanlarına ekleyecek bir hususun bulunmadığını söyleyerek, tahliyesi ve beraatını istedi.
'DELİLLER HUKUKA AYKIRI BİR ŞEKİLDE ELDE EDİLDİ'
İddia makamı ise dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve Akkaya'nın tutukluluğunun devamı yönünde mütalaa verdi. Akkaya'nın avukatı Diyar Çetedir, dosyanın Şiyar Aydın, Mesut Dalgalı ve sigara izmaritinde bulunan doku örneği olmak üzere üç delil üzerinden yürütüldüğünü, bu delillerin ise hukuka uygun olmadığını ifade etti. Beyanları alınan itirafçılarının ifade işlemleri sırasında tutuklu bulunduğunu, ifade işlemleri için bir rızalarının olmadığını ve ifade işlemi için bir talebin zorunlu olduğunu ancak böyle bir talebin bulunmadığını ifade eden Çetedir, ifade işleminin "hükümlülerin hangi hallerde kurum dışına çıkarılabileceklerini" düzenleyen Ceza İnfaz Yasası'nın 92'nci Maddesi'ne aykırı olduğunu kaydetti. Bu beyanların hukuka aykırı delil olduğunu belirten Çetedir, ifadelerin dosyadan çıkarılmasını talep etti.
'ÖNCE KEŞİF SONRA TEŞHİS YAPILDI'
Teşhis işleminin de hukuka uygun yürütülmediğini, tanığın Akkaya'nın işyerinde örgütsel toplantı yaptığı beyanıyla tanığın keşfe götürüldüğünü, keşiften sonra ise fotoğraflı teşhis yapıldığını vurgulayan Çetedir, keşif işlemi yapılırken müvekkilinin işyerinde çalıştığını, tanığın onu gördüğünü sonraki gün ise fotoğraftan teşhis işlemi yapıldığını bu durumun hukuka aykırı olduğunu dile getirdi. Tanıkların beyanlarının soyut olduğunu ve etkin pişmanlık kapsamında ifade verdiklerinin altını çizen Çetedir, tanıkların cezadan kurtulmak için bu beyanlarda bulunduğunu dile getirdi.
'İZMARİTLER OLAY YERİNE GÖTÜRÜLDÜ'
Müvekkilinin doku örneğinin bulunduğu bir sigara izmaritinin patlayıcı imalathanesi yakınında bulunduğuna dair soruşturmanın 2014 yılında başlatıldığını, 2016 yılında müvekkilinden doku örneği alındığını, 2017'de bu doku örneğinin uyuştuğu ancak davanın 2023'te açıldığına dikkati çeken Çetedir, "Olaydan 9 yıl sonra dava açılması size de garip gelmiyor mu?" diye sordu. Olay sonrası çekildiği iddia edilen görüntülerin dosyada bulunmadığını hatırlatan Çetedir, "Bize göre olay yerinde müvekkile ait sigara izmarit bulunmadı. Olay oldu, bir şekilde faili bulunamadı. Jandarma da etraftaki izmaritleri olay yerinin yakına topladı. Bu şekilde bu delil elde edildi. Eğer kamera kayıtları dosyaya getirilse bunun böyle olduğu anlaşılacaktır. Kamera kayıtlarının celbini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Mahkeme dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar vererek duruşmayı 26 Mart'a erteledi.