İSTANBUL - Açlık grevindeki tutsaklara yönelik baskı ve ihlallerinin arttığını belirten MATUHAYDER Eşbaşkanı Dilek Sönmez Demir, “Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanırsa, tüm halklar, özgür ve adil bir yaşam içerisinde olur” dedi.
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle 10 Ekim 2023 tarihinde dünyanın 74 merkezinde startı verilen “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa demokratik çözüm” kampanyası eylem ve etkinlerle devam ediyor. Kampanya kapsamında cezaevlerindeki siyasi tutsakların 27 Kasım’da başlattığı açlık grevi 72’nci gününe girerken, tutsakların yakınları tarafından başlatılan Adalet Nöbeti eylemleri ise kent kent yayılıyor. Marmara Bölgesi’ndeki 14 cezaevinde süren açlık grevine dikkati çeken Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER) Eşbaşkanı Dilek Sönmez Demir, tutsakların durumuna dair konuştu.
MATUHAYDER Eşbaşkanı Dilek Sönmez Demir
Açlık grevlerinin süreli dönüşümlü olduğunu anımsatan Demir, greve giren ve eylemi sonlanan tutsakların ihtiyaçlarının karşılanmadığını kaydetti. Bu konuda kimi ihlallerin yaşandığına dikkati çeken Demir, tutsakların ihtiyaç duydukları vitaminlerin verilmediğini belirtti. Demir, ayrıca tutsakların tekli hücrelere konulduğu bilgisini de paylaştı. Cezaevi yönetimlerinin tutumuna da değinen Demir, “Tutsaklar tahrik ediliyor, ‘bugün güzel yemek çıkmış çok güzel kokuyor’ tarzında tahrik ediliyor” dedi.
TALEP NET: ÖCALAN’IN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜ
Tutsakların eylemlerini sürdürme konusunda kararlı olduklarını sözlerine ekleyen Demir, tutsakların talebinin Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması olduğunu hatırlattı. Tutsakların taleplerini sahiplendiklerini dile getiren Demir, “Tutsakların talebi talebimizdir ve nettir. Kürt özgürlük hareketinin ve Kürt halkının Önderi olan Sayın Abdullah Öcalan’ın üzerindeki mutlak tecridi kırmak ve fiziki özgürlüğünü sağlamaktır. Bu talepler karşılanana kadar eylemlerimizin süreceğine inanıyoruz. Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanırsa, tüm toplum refaha kavuşur ve tüm halklar, özgür ve adil bir yaşam içerisinde olur” diye belirtti.
‘TUTSAKLARIN SESİ ADALET NÖBETLERİDİR’
Aileler tarafından sürdürülen Adalet Nöbeti eylemlerinin aynı zamanda tutsakların sesi olduğunun altını çizen Demir, “Cezaevlerinde başlayan açlık grevleri aynı zamanda tüm toplumun yansımadır. Bunun bir diğer örneği ise Türkiye ve Kürdistan’da sürdürülen Adalet Nöbetleridir. Nöbet, annelerimiz öncülüğünde gerçekleşiyor. Şu aşamada Esenyurt’ta devam eden nöbet eylemi kapsamlı geçiyor, sol sosyalist, yurtseverim diyen ve bu tecridi kabul etmeyen ve her kesimin sahiplendiği bir eyleme dönüştü. Bu da cezaevlerindeki bedenini açlığa yatıran tutsakların sesidir. Tutsakların talepleri yerine gelene kadar eylem ve etkinliklerimiz devam edecektir” ifadelerinde bulundu.
‘HEP BERABER OLALIM’
Tüm halkların artık nefes alması gerektiğini ve bunun için Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne kavuşması gerektiğini de sözlerine ekleyen Demir, şunları söyledi: “Var olan bu eylemleri, herkesin sahiplenmesi gerekiyor. Toplum artık nefes almalı, toplum artık rahat olmalı, özgürce hareket edebilmeli ve bunun oluşabilmesi için bu tecridin kalması lazım. Bir arada olup, dayanışırsak çok güzel çalışmalar yürüteceğimize inanıyoruz. Hepimiz yaşadığımız yerlere özgürlüğü getireceğiz. Bir arada barış içerisinde olacağız. O yüzden tüm kesimlerin bir olup bu tecridi ve hukuksuzluğu kırması lazım. Daha özgür ve insanca yaşam için hep birlikte mücadele edelim.”