BURSA – DEM Parti Bursa İl Eşbaşkanı Abide Ok, “Büyük Özgürlük Yürüyüşü”ne ilişkin yaptığı açıklamada, “İmralı tecrit sistemi lağvedilinceye ve Kürt sorunu etrafında kurulan kirli tezgâhlar dağıtılıncaya kadar durmayacağız” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Bursal il örgütü, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin organize ettiği ve startı Wan ile Qers’te verilen "Büyük Özgürlük Yürüyüşü”ne ilişkin il binasında basın toplantısı düzenledi. “İmralı tecridini kırmak ve Kürt sorunun demokratik çözümü için özgürlük yürüyüşünü başlatıyoruz” pankartının açıldığı açıklamaya Emek Partisi (EMEP) il başkanı ile DEM Parti bileşenleri katıldı.
Açıklamada konuşan DEM Parti Bursa İl Eşbaşkanı Abide Ok, Kürt halkı başta olmak üzere Türkiye ve Ortadoğu halklarının eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesinde belirleyici olarak gördüğü PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dayatılan mutlak tecridin 25’inci yılına girdiğini anımsattı. Mutlak tecrit uygulamalarının Türkiye iç hukukunda ve uluslararası hukukta yeri olmadığı gibi ahlaki, vicdani ve insani bir yanının da olmadığına dikkati çeken Ok, “İmralı tecrit sistemi, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin tasfiyesi politikalarının merkezidir. Mutlak tecrit, Kürdistan coğrafyasının savaş politikalarıyla işgal edilmesi, insansızlaştırılması ve sömürge altında tutulması demektir. Gelinen aşamada ise sadece Kürt ve Kürdistan ile sınırlı kalmamış, tüm toplum üzerinde bir baskı ve tahakküm aracına dönüşmüştür” dedi.
‘HALKLAR NEFES ALAMAYACAK’
Tecridin Kürt sorununun çözümsüzlüğe hapsedilmesine neden olduğuna vurgu yapan Ok, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çözümsüzlük, çatışma ve savaş sarmalında ülke ve bölge halklarının kapitalist modernite ve ulus devletlerce ekonomik, kültürel, sosyal ve siyasal sömürge altında tutulmasıdır. Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ise Kürt meselesinde barışçıl, demokratik çözüm demektir. Sayın Öcalan’ın 2010 yılında sarf ettiği şu sözler, fiziki özgürlüğünün halkların özgür yaşamının inşası için ne düzeyde kritik olduğunu ispatlar niteliktedir: ‘Dışarıda ancak bir şartla yaşanabilir, o da günün yirmi dört saatinde Kürtlerin ve kapitalizm koşullarında Türk emekçilerinin varlık ve özgürlüğü için savaşım içinde olmakla mümkündür’. Tarihte eşine az rastlanır İmralı mutlak tecrit sistemi kırılmadan halklar nefes alamayacak, demokratik yollarla sorunlarına çözüm bulamayacaktır.”
‘KAMUOYUNU KENETLENMEYE ÇAĞIRIYORUZ’
Eylemlerinin amacının Öcalan’ın başta avukat-aile görüşleri olmak üzere diğer yasal haklarının tesis edilmesi ve Kürt sorununun demokratik çözümü için fiziki özgürlüğünün sağlanması olduğunu vurgulayan Ok, “İmralı tecrit sistemi lağvedilinceye ve Kürt sorunu etrafında kurulan kirli tezgâhlar dağıtılıncaya kadar durmayacağız. Bizler İmralı’daki hukuk ve insanlık dışı bu uygulamalara sessiz kalmayacağımızı bu vesileyle bir kez daha belirtiyor; başta halkımız olmak üzere tüm dostlarımızı ve demokratik kamuoyunu eylemimiz etrafında kenetlenmeye çağırıyoruz” diye belirtti.
Açıklama "Tecride hayır çözüm hemen şimdi" sloganı ve alkışlarla son buldu.