HABER MERKEZİ - Savaş ve çatışmaların Kurdistan coğrafyasına taşınmak istendiğini belirten Dr. Kamuran Berwarî, "KDP'nin Türkiye'den kurtulması gerekiyor. Türkiye'nin yönlendirmesine izin vermemeli" dedi.
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ve beraberindeki heyet, Irak ve Federe Kurdistan Bölgesi'nde bir dizi ziyaretler gerçekleştirdi. Kalın, Irak Cumhurbaşkanı Latif Reşid ile bir araya geldikten sonra Kurdistan Demokrat Partisi (KDP) Başkanı Mesut Barzani ile görüştü. Söz konusu temasların başlıca gündeminin, Türkiye'nin Federe Kurdistan Bölgesi'nin Zap, Avaşîn ve Metîna bölgelerinde dönük devam eden saldırılar olduğu tahmin ediliyor.
Yine Kerkük konusunun gündemde olduğu belirtiliyor. Irak'ta 18 Aralık'ta yapılan il genel meclisi seçimi sonrası gözler Kerkük'e çevrilmişti. Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (YNK) başını çektiği Kerkük Gücümüz ve İrademiz Koalisyonu, 5 sandalyeyle Kerkük'te birinci oldu. Arap Koalisyonu 102 bin 558 oy alarak 3 sandalye kazanırken, Irak Türkmen Cephesi (ITC) 2, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ise 2 sandalye kazandı. KDP'nin ciddi düşüş yaşadığı kentte valinin, YNK'de olması bekleniyor. Ancak Türkiye'deki yetkililer, her fırsatta bu duruma karşı rahatsızlıklarını dile getiriyor. Bu "rahatsızlığın" son yapılan ziyaretlerin de başlıca gündemlerden olduğu belirtiliyor.
Federe Kurdistan Bölgesi’nde bulunan Demokrasi ve Siyaset Akademisi Başkan Yardımcısı Dr. Kamuran Berwarî, son gelişmeleri değerlendirdi.
KDP İLE YAPILAN GÖRÜŞMELER
Ortadoğu ve Kurdistan’da çok önemli bir sürecin yaşandığını belirten Berwarî, Ortadoğu’da yaşanan çatışmaların Kuzey ve Doğu Suriye ile Irak’a taşınmak istendiğini söyledi. Berwari, Türkiye’nin de her iki yerde hedeflerine ulaşmak için birçok plan yaptığını ifade etti. Berwarî, Türkiye’nin Zap, Avaşîn ve Metîna'ya dönük saldırılarına işaret ederek, "Bu doğrultuda bazı provakatif durumlar yapmaya çalışıyor. Belki KDP’li askeri güçleri, güvenlik noktaları, hatta sivilleri de vurabilir. Bundaki asıl amaç KDP ve gerilla arasında bir çatışma yaratmak. Hatta Türkiye yetkilileri, KDP’yi ‘Eğer gerillaya karşı savaşa girmezseniz Halil İbrahim Sınır Kapısı’nı kapatacağız’ diyerek tehdit ediyor. Yine askeri, ekonomik ve siyasi olarak da baskı kuruyor. Bunun için çeşitli görüşmeler yapıyorlar" diye konuştu.
Berwarî, KDP'ye bağlı Zerewan güçlerinin HPG'lilere dönük saldırısı ile HPG'lilere saldırılmasına dair yayımlanan bildiriye işaret ederek, "Zerawan güçleri adıyla bir bildiri yayınlandı. Bu bildiri yayınladıktan hemen sonra yalanlandı fakat bir iki gün sonra pratik anlamda bir saldırı yaşandı. Doğrusu o bildirinin içeriği düşündürücü. Bütün Kürt halkının buna karşı çıkması gerekiyor. KDP’nin de buna açıklık getirmesi gerekiyor. Eğer onlar bunu yaptıysa bu bir savaş ilanıdır. Çünkü bütün güçlerine gerillaya saldırma talimatı veriliyor. Yaşanan durum çok endişe vericidir. Bu atılan adım 'birakujî' için atılmış bir adımdır. Ümit ediyorum ki KDP de bugün tarihi bir sorumluluk alarak yanlış bir adım atmaz” ifadelerini kullandı.
‘SAVAŞ HALKIMIZIN MENFAATİNE DEĞİL’
Türkiye’nin KDP ile HPG güçlerini karşı karşıya getirmeye çabaladığını kaydeden Berwarî, "Şu an Kürt coğrafyasında Kürtlerin eliyle savaş başlatmak istiyorlar. Bu savaşı başlattıktan sonra bölge devletlerinin Başûr’a girmesini sağlayacaklar. Kürtlerin bütün ulusal kazanımlarını ellerinden almak istiyorlar. Onun için KDP’nin de savaşın Kürt halkının çıkarına olmayacağını iyi anlaması gerekiyor. Yaşanabilecek bir savaş onların da sonunu getirecektir. KDP’nin Türkiye’den kurtulması gerekiyor. Türkiye’nin KDP’yi yönlendirmesine ve savaşa zorlamasına izin vermemelidir" diye kaydetti.
'KDP TÜRKİYE'DEN KURTULMALI'
Berwarî, “KDP de bir savaşın tarafı olmadığını belirtiyor. Her iki tarafa da lojistik bir destek sunmadıklarını söylüyorlar. Fakat özellikle gerillaların hareket alanlarını kapatması, kendi askeri güçlerini gerilla alanlarına yerleştirmesi, gerilla hareketliliği ile ilgili istihbari bilgileri Türkiye’ye vermesi düşündürücüdür. KDP’nin bu pratiklerinden vazgeçerek, KCK ve PKK yetkilileriyle diyaloğunu geliştirmelidir. Türkiye’nin ağlarından kurtulmalıdır. Halil İbrahim Sınır Kapısı'nın kapatılması hem Başûr halkı için hem de KDP için daha iyi olacaktır. Çünkü bu kapı kapatılmadığı müddetçe Başûr’un bağımsızlığı sağlanamayacaktır. Başûr halkının ihtiyaçlarını Irak, Suriye ve İran sınır kapıları üzerinden karşılanabilir. Bunun yanında hava yolu üzerinden de her ihtiyaç karşılanabilir. Eğer Türkiye ile hareket ederlerse Kürt halkı onların arkasında durmaz" ifadelerini kullandı.
"Kürt ulusal kazanımlarının korunması için 4 parça Kurdistan’da Kürtlerin ittifakını sağlaması gerekiyor" diyen Berwarî, "Bütün siyasi ve askeri güçlerin birlikte hareket etmesi lazım. Kürtlerin siyasetlerini gözden geçirmesi ve hem Ortadoğu’da hem de dünyada dostunu ve düşmanını iyi tanıması lazım. Kürtlerin 3’üncü dünya savaşına girmemesi ve topraklarında bu savaşa izin vermemesi lazım. Eğer Kürtler birliğini sağlayabilirse rüzgar Kürtlerden yana eser" vurgusunda bulundu.
Berwarî, şöyle devam etti: "KDP, Türkiye’nin şemsiyesi altına girerse ve Kürtlere karşı savaşırsa, Kürtlerin ulusal bütün kazanımları ellerinden alınır. KDP ve Başûr hükümetinin kolay kandırılacağını düşünmüyorum. Onlar da Türkiye ile bir geleceklerinin olmadığının bilincinde. Bunun için bir an önce Türkiye askerlerinin Başûr topraklarından çıkarılması gerekiyor. Başûr halkının da bu konuda net tavrını ortaya koyması lazım. Eğer Türkiye askerleri bu topraklardan çıkarılırsa özgürlük ve huzur ortamı hakim olacak."