AMED - DEM Parti'nin adaylarının belirlendiği halk oylamasına katılan delegeler, Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünü istedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), 31 Mart Mahalli İdareler seçimlerinde aday göstereceği belediye eşbaşkanları için onlarca merkezde halk oylaması gerçekleştirdi. Amed’de yapılan halk oylaması da önceki gün sona erdi. Kentte binlerce delege sandık başına gitti.
DELEGELER MEMNUN
Oy kullanan delegelerden Abdulaziz Acer, alınan halk oylaması kararının yerinde olduğunu belirtti. Acer, demokrasinin geliştirilmesi için halen yapılması gerekenlerin olduğuna işaret ederek, "Yerel yönetim modelini yıllar öncesinden Sayın Abdullah Öcalan önermişti. Ancak partimiz bunu pratiğe geçmede geç kaldı. Kürt halkı ve siyaseti Sayın Öcalan’ı anlamalıdır. Partimiz ön seçim kararı yerindedir” dedi.
'ABDULLAH ÖCALAN'IN ÖNERDİĞİ SİSTEMDİ'
Alınan halk oylaması kararının Kürt siyasetinin birikiminin bir yansıması olduğunu kaydeden Seyda Arkan, "Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan önerdiği bir sistemdi. Güçlü bir demokrasi, kendi kendini yönetme ve tanımanın yolu güçlü bir yerel yönetimle gerçekleşir. Bu seçimlerin yapılması kutsaldır” diye kaydetti.
'ÖCALAN'A ÖZGÜRLÜK' ÇAĞRISI
Delegelerden Menice Akbaş, İmralı’da uygulanan tecride dikkat çekerek, “Abdullah Öcalan bu halk için canını feda ediyor. Biz de küçük, genç, kadın ve yaşlı demeden onun özgürlüğü için mücadele etmeliyiz. Sayın Öcalan özgür olmadan hiçbir Kürt 'ben özgürüm' diyemez. Özgürlüğümüz kimliğimizdir ve bu kimlik de Sayın Öcalan’dır” dedi.
Halk oylamasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Hatun Dündar, "Aslında bu fikir Sayın Öcalan’ındır. Halk onun fikirlerini benimsiyor ve uyguluyor. Dilimize, kültürümüze sahip çıkmalıyız. Sayın Öcalan özgür olmadan hiçbir sorun çözülmeyecektir” ifadelerini kullandı.
DEM Parti’nin her zaman arkasında olduklarını ifade eden Servet Dündaralp, "Bu zulüm kıyamete kadar devam mı edecek? Artık yeter. Sayın Öcalan bir an özgürlüğüne kavuşmalıdır ve onun özgürlüğü için Kürt halkı artık uyanmalıdır. Kanımızın son damlasına kadar mücadele etmemiz gerekir" diye konuştu.
‘KAYYIMLARA KARŞI SESSİZ KALMAYACAĞIZ’
"Artık sessiz kalma zamanı değil" diyen Çerkez Gözen, demokrasi için mücadele verilmesi gerektiğini vurguladı. Gözen, böylesi bir oylamanın "demokrasi dersi" anlamına geldiğine işaret ederek, "Kayyımın kendisi faşist bir zihniyettir. Aynı zamanda karanlık bir zihniyettir. Onlar bizi tanımıyorsa biz de onları tanımayız” dedi.
Kayyımlara karşı sessiz kalmayacaklarını söyleyen Veysi Nazlıer ise, “Onlar ne kadar belediyelere kayyım atarlarsa atasın biz yine belediyemizi alırız" diye kaydetti.