ŞIRNEX - Silopiya’da sokağa çıkma yasağında katledilen Pakize Nayır’ın mücadelesini devralan annesi Behiye Nayır, direnen kadınların bilinçli hedef alındığını belirterek, “Bugün Filistin'in yaşadığını bizler yıllar önce yaşadık. Katilleri tanıyoruz” dedi.
Şirnex’in Silopiya (Silopi) ilçelerinde 14 Aralık 2015 tarihinde ilan edilen ve 2 Mart 2016’da sona eren sokağa çıkma yasaklarında yaşamını yitirenlerden biri de Sêvê Demir ve Fatma Uyar ile katledilen Pakize Nayır idi. Saldırı altındaki halka yardım için Karşıyaka Mahallesi’nden Yeşilyurt Mahallesi’ne geçmek isterken keskin nişancılar tarafından hedef alınarak katledilen 3 kadın, vurulduktan sonra saatlerce hastaneye kaldırılmadı ve hayatını kaybetti. Cenazeleri, 5 Ocak’ta aileleri tarafından teşhis edildi.
27 yaşında bedenine aldığı beş kurşunla katledilen Silopiya Halk Meclisi Eşbaşkanı Pakize Nayır, son nefesine kadar mahallelerde halkın ve kadınların yanında oldu. 1990 yılında Silopiya'nın Ziristan köyünde dünyaya gelen Nayır, doğumundan bir süre sonra ailesiyle birlikte Mêrdîn'in Nisêbin (Nusaybin) ilçesine göç etmek zorunda kaldı. Emekçi bir ailede büyüyen Nayır, 6 yaşına geldiğinde ailesiyle tekrar Silopiya merkeze döndü. Çocuk yaşına rağmen ailesiyle birlikte mevsimlik işçi olan Nayır, bazen Kurdistan’da bazen de batı illerinde çalıştı.
MÜCADELEDE KESİŞEN YOL
Ekonomik olarak hayatını idame edebilmek için ilçe merkezinde bir dükkan açan Nayır, bir yandan esnaflık yaparken, diğer yandan siyasi çalışmalarda yer aldı. DAİŞ’in 2014 yılında Kobanê’yi işgal saldırı esnasında mücadele kararlılığı güçlenen Nayır, annesini de yanına alarak Kobanê sınırında başlatılan nöbet eylemine katıldı. Çeşitli atölyelerin yapıldığı Kadın Evi Akademisi’ne katılan Nayır’ın yolu ise bir süre sonra burada aynı saldırıda yaşamını yitirdiği Sêvê Demir ve Fatma Uyar ile kesişti. Pozitif yanıyla tanınan Nayır, ilçede yasakların ilan edilmesiyle birlikte Silopiya Halk Meclisi Eşbaşkanı olarak seçildi.
Tıpkı Hatice Uyar gibi katledilen kızının mücadelesini devralan Behiye Nayır, önce Halkların Demokratik Partisi (HDP) Silopiya İlçe Örgütü’nün yönetiminde yer aldı daha sonra Barış Anneleri Meclisi’nde yer aldı. Hala Barış Annesi olarak mücadelesini sürdüren anne Nayır, kızının ölüm yıldönümü dolayısıyla konuştu.
‘TESADÜF DEĞİL’
Mücadeleyi seçen kadınların her zaman devletin hedefinde olduğunu belirten Nayır, “Pakize ve arkadaşlarının katledilmesi tesadüf değildi. Üç kadının katledilmesi, Sakine Cansızların katledildiği aya denk geldi. Pakizelerin ardından yine Paris'te Evin Goyi ve yoldaşları katledildi. Bilinçli olarak devrimci ve direnen kadınlar hedef alınıp katlediliyor. Kadınlar her zaman insanlık için direndi ve halen direniyorlar. Üzerinden yıllar geçti ama yaşanılanlar dün gibi gözümüzün önünde. Bizler onları unutmadık ve unutmayacağız. Katillerinin bulunmasını istiyoruz. Tıpkı çocuklarımız gibi hak, hukuk ve adalet mücadelesi veriyoruz. Yüreğimiz yandı ama başka annelerin yüreği yanmasın istiyoruz. Onlar halkı için direndiler. Her zaman Pakize'ye ‘Evine gel' diyordum. Bana, ‘Halkımı nasıl bırakıp eve gelirim' diyordu ve bu uğurda canını feda etti" diye belirtti.
‘KATİLLERİ TANIYORUZ’
Verdikleri mücadelenin kendilerine miras kaldığını söyleyen Nayır, şöyle devam etti: “Bugün Filistin'in yaşadığını bizler yıllar önce yaşadık. Onların şimdi yaşadığını bizler aynısını bu kentlerde yaşadık. İsrail'in Filistin'e yaptığını devlet bize yaptı. Çocuklarımız bodrumlarda yakıldı, sokaklarda katledildi. Çocuklarımızın cenazelerini buzdolaplarında sakladık. Cenazeler 7 gün boyunca sokakta kaldı. Kürtler, hiç kimseye haksızlık yapmadı. Hak ve adalet istemekten başka bir şey yapmadı. Çocuklarımız da bunun mücadelesini veriyordu. Yüzyıllardır Kürtlere zulüm uygulanıyor. Çok sayıda katliam yaptılar. Ama yine de Kürtler bitmedi, bitmeyecek. Pakize, Sêvê ve Fatma'yı katleden zihniyet Paris'te Evin Goyi'yi katletti. Bu zihniyete karşı kadınların birlik olması ve birlikte mücadele etmeleri gerekiyor. Bu olayın aydınlatılmasını ve sorumluların bir an önce yargılanmasını istiyoruz. Hesap versinler. Bu devlet Roboski Katliamı’nı aydınlatmadı, Cîzir Bodrum Katliamı’nı aydınlatmadı ama bizler katilleri tanıyoruz. Adaleti olmayan devlet katliamları da aydınlatmaz."
MA / Zeynep Durgut