İZMİR - BTS İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol, TÜGVA'nın mitingi için il milli eğitim müdürlüklerine yazı gönderildiğini ve katılım sağlanmasının istendiğini belirtti. 

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin işlerine iadesi talebiyle Karşıyaka Çarşıda düzenlediği oturma eylemine 275’inci haftasında devam etti. "İhraç tecrittir. Tecrit insan hakları ihlalidir. Hak ihlallerine hayır. İşimize geri döneceğiz" pankartı açılan açıklamada sık sık "Faşizme karşı omuz omuza", "Hak, hukuk, adalet", "Birleşe birleşe kazanacağız" ve "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek" sloganları atıldı.

 

Açıklamada konuşan Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) İzmir Şube Başkanı Erdal Akyol, 6 Ocak 2017 tarihinde yayınlanan 679 sayılı KHK'nin üzerinden 7 yıl geçtiğini anımsattı. Bu KHK ile toplam 8 bin 393 kişinin ihraç edildiğini belirten Akyol, "Daha sonra ise bu sayı 10 binin üzerine çıkmıştır. Tüm KHK'ler iptal edildiğinde ülkenin üzerindeki kara bulutlar dağılmaya başlayacak; kamunun tüm alanları daha özgür, bilimsel, katılımcı bir renge bürünecektir. OHAL Komisyonu kararlarını incelediğimizde; memuriyete girmeden önce hakkında verilen ve denetim süresi dolan kararların ihracın gerekçesi yapıldığı, kararların somut verilere değil söylentilere dayandığı, yargı kararı ile değil kurumun kanaati ile karar tesis edildiği görülmektedir. Komisyonun hukuki bir değerlendirme yapmak yerine adeta gerçeği yansıtmayan bilgi üzerine karar tesis ettiğini görmekteyiz" dedi.

 

‘İKTİDAR, EMEK VE DOĞA DÜŞMANI’

 

İktidarın, siyasallaşan yargı ve kendisine bağlı emniyet güçleri aracılığıyla, karşısında tehdit olarak gördüğü herkesi hedef aldığını belirten Akyol, "Bu şekilde temel insan hakları yok sayılarak KESK’e bağlı sendikaların üye ve yöneticilerine yönelik olarak sayısız soruşturma, sürgün, gözaltı ve tutuklama gerçekleştirilmiştir. Sadece emekçi düşmanı değil, çed raporlarına dahi gerek duymayan, ormanları çevreyi katleden aynı zamanda doğa düşmanı bir iktidarla karşı karşıyayız. Arkadaşlarımızı binlerce emekçiyi işsiz bırakan zihniyet, bugün ise tüm hayatımızı zehirlemek istiyor. Ülkemizi Dünyanın çöplüğü haline getirmek istiyorlar. Türkiye’yi uluslararası tekellerin sömürü cennetine çevirdikleri yetmezmiş gibi bir de onların çöpleriyle bütün bir yaşamı zehirlemek istiyorlar" diye belirtti.           

 

TÜGVA İÇİN MİLLİ EĞİTİME YAZI

 

Bilal Erdoğan’ın Yüksek İstişare kurulu üyesi olduğu Türkiye Gençlik Vakfının (TÜGVA) İstanbul'da 1 Ocak’ta yaptığı miting için il milli eğitim müdürlüklerine yazı yazıldığını kaydeden Akyol, "İstanbul ve İzmir olmak üzere diğer illerden il milli eğitim müdürlüklerine yazılar gönderilmiş ve bu mitinge katılımın artırılması istenmiş. Bu yazıların saklı tutulması da istenmiş. Maalesef TÜGVA Vakfı ve diğer tarikat ve cemaatler adeta Milli Eğitim Bakanlığı ile kol kola girerek eğitime yön veriyorlar. Eğitimin paydaşları olarak sendikaları hiçbir şekilde dinlemeyen Milli Eğitim Bakanlığı vakıf, cemaat ve tarikatlarla eğitimi dinselleştirme politikalarına devam ediyor. Buradan Milli Eğitim Bakanını uyarıyoruz biz bu müdahaleleri kabul etmiyoruz. Laik, kamusal, bilimsel, demokratik, cins eşitlikçi ve anadilinde eğitim mücadelesinden vazgeçmiyoruz" diye konuştu.