HABER MERKEZİ – Şengal Demokratik Özerk Meclisi Eşbaşkan Yardımcısı Hisên Seado, DAİŞ’in gerçekleştirdiği katliam sonrası inşa ettikleri demokratik ulus sistemini ortadan kaldırmaya çalışmakla suçladığı Türkiye’ye, “Bu sistem büyük bir iradeyle, büyük bir fedakârlıkla inşa edilmiştir. Saldırılarla, bombalamalarla bu sistem yıkılmaz” sözleriyle yanıt verdi.
Kürt meselesinde siyasi çözüme yanaşmayıp savaş politikalarında ısrar eden Türkiye, bu politikanın ayağı olarak güney sınırlarındaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Federe Kürdistan’daki Şengal Özerk Bölgesine yönelik hava saldırılarına devam ediyor. Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik 25-26 Aralık'ta gerçekleştirilen son hava saldırılarında sivil yerleşim alanları ile birlikti hastaneler, elektrik santralleri ve petrol istasyonları gibi merkezler bombalandı, bu saldırılarda 9 sivil hayatını kaybetti.
28 Aralık günü bu kez Şengal'e yönelik yapılan hava saldırısında ise su kuyusu kazan işçilerin çadırı bombalandı ve 5 işçi yaşamını yitirdi.
Suriye ve Irak merkezi hükümetleri ile Federe Kürdistan Bölgesi yöneteminin en küçük bir ses çıkarmadığı Türkiye’nin bu saldırılarına uluslararası güçler de sessiz kaldı.
Türkiye’nin saldırılarını ve buna karşı sessizliği Şengal Demokratik Özerk Meclisi Eşbşakan Yardımcısı Hisên Seado değerlendirdi.
Türkiye'nin Şengal'e hizmet eden her şeye karşı tahammülsüz olduğunu dile getiren Seado, maruz kaldıkları son saldırıya ilişkin “Serdeşt Dağı’nın eteğinde halkın su ihtiyacını karşılamak için kuyular açılmıştı. Bu arkadaşların hedef alınması Êzidî toplumuna karşı tahammülsüzlükten geliyor” dedi.
Türkiye’nin Şengal'den rahat olduğunu, bu yüzden de Şengal'in inşası için yapılan her türlü çalışmayı hedef aldığını söyleyin Seado, “Hedeflerinde her zamanki gibi Şengal ve Rojava var. DAİŞ saldırıları sırasında Şengal ile en fazla dayanışma gösteren Rojava’ydı. . Şengal'in de bu dayanışmayı göstereceğini biliyorlar ve bu yüzden saldırılarında sınır tanımıyorlar. Bu yüzden Rojava'ya karşı yapılan her saldırı Şengal'e yapılmıştır” ifadelerini kullandı.
Hisên Seado, özellikle Rojava ve Şengal'in hedef olarak seçilmesinin nedeni olarak ise, bu iki bölgede “demokratik ulus zihniyeti ile inşa edilmeye çalışılan sistemi” gösterdi.
İnşasını sürdürdükleri demokratik ulus sistemine karşı Türkiye’nin büyük bir öfke ve rahatsızlık içerisinde olduğunu belirten Seado, şunları kaydetti: “Bu saldırılarla büyük bedellerle kurulan demokratik ulus sistemini yıkmak ve ortadan kaldırmak istiyorlar. Tüm dünyayı etkisi altına alan ve tüm dünya tarafından tanınmaya başlayan bu sistemi bitirmek istiyorlar. Ancak bu sistem büyük bir iradeyle, büyük bir fedakârlıkla inşa edilmiştir. Saldırılarla, bombalamalarla bu sistem yıkılmaz. Bizler demokratik ulus sistemini kalıcı hale getirmekteki ısrarımızdan vazgeçmeyeceğiz.”
Hisên Seado, Türkiye’nin her iki bölgeye dönük saldırılarının sıradan görülmemesi ve normalleştirilmemesi gerektiğini de vurguladı. Seado, “Êzidîlerle kim dayanışma içine giriyorsa hedef alınıyor. Bundan dolayı Êzidî toplumu bu düşmanlığı görmeli ve teşhir etmelidir. Şengal, Türk devletinin bu zulmüne karşı sessiz kalmamalı. Herkes Şengal ve Rojava'ya sahip çıkmalıdır. Rojava'ya yapılan her saldırı Şengal'i de olumsuz etkiliyor. Rojava ve Şengal'i sahiplenmek insani bir görev ve sorumluluktur” diye konuştu.
Türkiye’nin Şengal’e yönelik saldırılarına sessiz kalan Irak merkezi hükümeti ve Güney Kürdistan hükümet yetkililerine de tepki gösteren Hisên Seado, “Êzidîlere dönük yapılan bu bombardımanları kulak arkası yapılıyor. Êzidîleri her zamanki gibi göz ardı ediliyor” dedi.
'ROJAVA'YA SAHİP ÇIKMAK DEMOKRATİK ULUSU SAHİPLENMEKTİR'
Herkesin Şengal ve Rojava ile dayanışma içinde olması gerektiğini belirten Seado, “Şengal ve Rojava'ya sahip çıkmak bu sistemi sahiplenmektir. Bizler Êzidî toplumu ve Özerk Yönetim olarak Rojava'nın yanındayız. Rojava ile aramızdaki sınır kapısı kapatıldıktan sonra geliş gidişlerde zorlanmalar oldu. Bu kapı kapanmasaydı Êzidîlerin dayanışması çok daha farklı olurdu. Kapıyı kapatmanın amacı Şengalin Rojava'yla ilişkisini tamamen kesmekti ama koşullar ne olursa olsun biz her zaman Rojava'nın yanında olacağız" ifadelerini kullandı.