İZMİR - Eğitim Sen, İzmir Buca’daki bir ilkokula 12 Eylül döneminin işkencecilerinden “Esat Oktay Yıldıran” isminin verilmesinde sorumluluğu bulunanların cezalandırılmasını istedi.
12 Eylül döneminde Amed Cezaevinde kalan tutsaklara yönelik insanlık dışı uygulamalarda bulunan Yüzbaşı Esat Oktay Yıldıran’ın isminin İzmir’in Buca ilçesine bağlı Belenbaşı Köyü’ndeki ilkokula verilmesinin tepkilere yol açmasıyla açıklama yapmak zorunda kalan Milli Eğitim Bakanlığı, “hata” yapıldığını belirterek ismi tabeladan kaldırmıştı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İzmir Şubeleri, isim tabeladan kaldırılsa da Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) gönderilmek üzere İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğüne sundukları dilekçe ile sorumluların cezalandırılmasını istedi.
Konuya ilişkin sendikanın 1 Nolu Şube binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan Eğitim Sen İzmir Şubeleri Dönem Sözcüsü Bülent Karakaş, işkencecilerin isimlerinin okullara verilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.
‘DARBECİLERİN VE İŞKENCECİLERİN İZİNDEN GİDİLDİ’
Bu ismin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen resmi törenle verilmesinin “utanç verici” olduğunu vurgulayan Karakaş, "12 Eylül döneminde akla ilk gelen yerlerden biri olan Diyarbakır 5 No'lu Cezaevi vahşi işkencecilerin merkezi olarak biliniyor. Her fırsatta darbelerle ve darbecilerle hesaplaştıklarını iddia edenler, 12 Eylül sonrasında Diyarbakır 5 No'lu Cezaevinde görev yapan ve adi işkenceyle özdeşlesen birinin isminin İzmir’de bir okula vererek darbecilerin ve işkencecilerin izinden gittiklerini göstermişlerdir” diye konuştu.
'SORUMLULAR CEZALANDIRILSIN'
İsim değişikliği sırasında MEB’in “Kurum Açma, Kapatma ve Ad Verme Yönetmeliği”ne aykırı hareket edildiğini söyleyen Karakaş, “Bu yönetmeliğin kuruma ad verme yetkisini düzenleyen 15. Maddenin 1. fıkrasının a bendi, ‘Okul öncesi eğitim ve ilköğretim kurumlarına İl Milli Eğitim Komisyonu kararına dayalı olarak valilikçe verilir’ diyor. Dolayısıyla biz Eğitim Sen İzmir Şubeleri olarak bu isim değişikliği sürecinde komisyonda yer alan ve karar verici olan kamu görevlilerinin belirlenmesi ve haklarında gerek 657 sayılı Devlet Memurlar Kanunu, gerekse 5237b sayılı Türk Ceza Kanunu ve gerekse 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun hükümleri itibariyle inceleme-soruşturma yapılması adli ve idari yönlerden ayrı ayır cezalandırılmalarını istiyoruz” dedi.
‘KAMU VİCDANI KISMEN DE OLSA TATMİN EDİLMELİ’
Okulun isminin tekrar Belenbaşı İlkokulu olarak değiştirilmesinin yetmediğini ifade eden Karataş, toplumun aklıyla alay edilmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Karakaş, “İnsanlık dışı uygulamalar yapan birinin isminin bir okula verilmesi, toplumsal barışı zedelemekle kalmamış ayrıca kamu vicdanını yaralamıştır. İhtiyacımız olan toplumsal barışın tesis edilmesi ve kamu vicdanının kısmen de olsa tatmin edilmesi için Belenbaşı İlkokuluna ismi verenlerin cezalandırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.