HABER MERKEZİ - KCK Konseyi Üyesi Emine Kara'nın katledilmesinin üzerinden bir yıl geçti. Kara'nın ağabeyi İsmail Kara, katliamın aydınlatılmamasına tepki göstererek, "Oysa Evin dünyanın başına bela olan DAİŞ'e karşı savaştı. Onun şehit edilmesi Fransa için bir utançtır. 'Adalet ülkesiyim' diyen Fransa nasıl oluyor da bu katliamı aydınlatamıyor?" diye sordu.
Fransa’nın başkenti Paris’te 23 Aralık 2022’de Ahmet Kaya Kürt Kültür Merkezi'ni, bir restoranı ve bir kuaförü hedef alan saldırgan KCK Yürütme Konseyi Üyesi Emine Kara (Evîn Goyi), Kürt sanatçı M. Şirin Aydın (Mîr Perwer) ve Kürt yurtseveri Abdurrahman Kızıl’ı katletti.
İsmail Kara
Katledilenlerden Emine Kara, 1974 yılında Şirnex'ın Qilêban ilçesinine bağlı Hilal beldesinde doğar. Yurtsever bir ailede ve ataerkil bir toplumda büyüyen Kara, çevresinde yaşanan sorunlara karşı duyarlı ve yurtsever biri olarak büyür. PKK'nin kuruluşunun ardından Hilal ilçesinden aralarında kadınların da bulunduğu 90 kişinin PKK’ye katılmasından etkilenen Kara, Kürtlere karşı devlet baskının yoğunlaştığı 1988 yılında, Kürt özgürlük mücadelesine katılır.
GÜNEY'DEN ROJAVA'YA MÜCADELE ALANINI GENİŞLETTİ
1992 yılında Heftanîn'de düzenlenen Kadın Konferansı’nın gerçekleşmesinde önemli bir rolü olan Kara, Başur ve Kuzey ve Doğu Suriye’de çalışmalar yürütür. Bir süre sonra PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik Uluslararası Komplo gerçekleşir. Kara, 1999 yılında geri çekilme sürecinde Güney alanında kalırken, bir süre Rojhilat alanında da mücadele yürütür. Daha sonra Rojava alanına geçer ve uzun bir süre burada kalır. Rojava'da ilk olarak halk çalışması içerisinde yer alır. Tarihe adını "Kadın Devrimi" olarak yazdıran Rojava Devrimi’nde DAİŞ çetelerine karşı eşsiz bir mücadele veren Kara, savaşta yaralanır ve tedavi için Avrupa'ya gider. Fransa’ya gelip iltica talebinde bulunan Kara’nın iltica başvurusu kabul edilmez. Ancak karara rağmen Kara Paris’te kalmaya devam eder ve katledildiği güne kadar da Paris’teki çalışmalarını yürütür.
Paris’te Kürtler 9 Ocak 2013’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in ölümlerinin 10’uncu yılı vesilesiyle kapsamlı bir etkinliğe hazırlanırken, Paris kadın öncülerin hedef alındığı bir katliamla daha sarsılır.
Kara, Aydın ve Kızıl’ın katledilmesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen halen katliam aydınlatılamadı. Emine Kara’nın ağabeyi İsmail Kara katliamın yıldönümünde kardeşini ve kesintisiz mücadelesini anlatarak, katliamın hala asıl faillerinin ortaya çıkarılmamasına tepki gösterdi.
Kardeşi Kara’nın nasıl bir atmosferde yüzünü özgürlük mücadelesine döndüğünü anlatan ağabey Kara, "Biz Qilêban'ın Hilal beldesindeniz. 1960'lı yıllara kadar da devletin bölge üzerinde hakimiyeti yoktu. Bu yüzden de asimilasyon politikaları o kadar gelişkin değildi. Biz de her Kürt bir aile gibi yurtsever duygularımızı koruyorduk. Bu yüzden Kürt yurtseverliği hep vardı. PKK kurulmadan öncede bazı kurdi örgütler vardı. Bu da Kürt yurtseverliğinin yok olmamasını sağlıyordu. Kürt hareketi çıktıktan sonra sadece Hilal'den 86 katılım oldu. Hatta bu sayı 90'lara ulaştı. Köyden en fazla da kadınlar partiye katılıyordu. Daha sonra Evin de örgüte katıldı" dedi.
ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNE OLAN İNANCI ÇOCUKKEN BAŞLADI
Kardeşinin çocukluğunu "Her zaman kendisini sevdirmesini bilirdi. Çok saygılı bir insandı. Bu saygınlığı çocukluktan başlamıştı" sözleriyle anlatan Kara, kardeşinin özgürlük mücadelesine olan bağlılığının çocuklukta başladığını belirtti. Kara, "Bizler artık Apocu’ların kim olduğunu, neler yaptıklarını, amaçlarını anlamaya başlamıştık. Henüz tam kavrayamazsak ta PKK'den bahsedildiğinde, onların yurtseverliğinden, halkına olan bağlılığından bahsedildiğinde özgürlük hareketine karşı sevgi de, merak da büyüyordu" diye belirtti.
'KADINLARIN KATILIMI BÜYÜK BİR ETKİ YARATTI'
Beldede kadınların PKK’ye katılmasının toplumda ciddi bir etki yarattığını ifade eden Kara,"Özgürlük mücadelesinde yer alan kadınlar Çiçek, Beritan ve Berivan isimlerini kullanıyordu çünkü bu üç kadın halk üzerinde ciddi bir etki yarattı. Aynı zamanda toplumun ve bölge halkının hareketi tanımasına vesile oldular. Evin katılım yaptığında devletin aile üzerindeki baskısı arttı. O süreçte sadece ben 4-5 defa gözaltına alınıp tutuklandım. Çok ağır işkencelerden geçirildim. Ama biz geri adım atmadık ve bu bizim daha çok bağlanmamıza vesile oldu. Evin'in mücadeleye katıldığı dönemde bölgede feodallik hakimdi. Toplum,' bir kadın nasıl devlete karşı savaşabilir, o Apocu olabilecek mi?' yönünde kaygı taşıyordu. Ama Evin’ler ve Berivan’lar bu kaygıyı giderdi ve o feodal zihniyeti yıktı" şeklinde konuştu.
KADIN HAREKETİNDEKİ ROLÜ
Kara’nın her zaman devrimci bir duruşu olduğunu ve bu duruşun Kürt kadın hareketinin kuruluşunda ciddi bir rol oynadığını söyleyen ağabey Kara, "Evin 92'den 1995’e kadar Botan sahasında aktif olarak çalıştı. Bir Kürt kadını olarak gerilla da yer alması etkileyiciydi. 1994 yılında Heftanîn'de kadın konferansı oldu ve Evin de orada yerini aldı. O konferansta kadın hareketi ilan edildi ve Evin bir üyesi oldu. Botan’da kadın örgütlenmesinde önemli bir isimdi Evin" ifadelerini kullandı.
'AYDINLANMAK İSTİYORLARSA KATLİAMLARI AYDINLATSINLAR'
Saldırının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Fransa hükümetinin katliamı aydınlatmayarak hukuk değerlerini ihlal ettiğini belirten Kara, "Önce Sakine ve arkadaşları, ardından Evin ve arkadaşları katledildi. Bu yüzden Fransa tarihe adını Kürt öncüleri katleden hükümet olarak yazdırdı. Oysa Evin dünyanın başına bela olan DAİŞ belasına karşı savaştı. Savaşırken yaralandı ve tedavi için Avrupa'ya geçti. Onun şehit edilmesi Fransa hükümeti için bir utançtır. Ben medeniyet ve adalet ülkesiyim diyen Fransa hükümeti nasıl oluyor da bu katliamı aydınlatamıyor. Onların katledilmesi üzerinden bir yıl geçti ancak halen bir sonuç alınmış değil. Tek talebimiz katliamın aydınlatılması sorumluların yargılanmasıdır. Fransa aydınlanmak istiyorsa, katliamı aydınlatsın, eğer aydınlatılırsa bizler de Fransa hükümeti aydınlanmak için bir çaba içinde deriz" dedi.