COLEMÊRG - İHD Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Sibel Çapraz, İmralı Adası’na bağımsız heyetlerin gönderilmesi ve Kürt sorununun çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi.
Uluslararası komployla 15 Şubat 1999’da getirildiği İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde 25 yıldır ağır tecrit koşullarında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan, 33 aydır haber alınamıyor. İmralı’ya getirilmesinin ardından “koster bozuk” ve “hava muhalefeti” gerekçeleriyle aile ve avukat görüşü engellenen Abdullah Öcalan’a getirilen bu yasaklar, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında 4’er kez 6 ay boyunca sürdürüldü. Bu kez “disiplin” adı altında verilen cezalarla aile ve avukat görüşü engellenen Abdullah Öcalan’dan 33 aydır haber alınamaması, kamuoyunda kaygıları derinleştirdi.
İHD Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Sibel Çapraz
Dünyanın dört bir yanında Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü talebiyle başlatılan kampanya devam ederken, cezaevlerinde de binlerce tutuklu aynı taleple 27 Kasım’da açlık grevi başlattı. Açlık grevine giren tutsakların taleplerinin karşılanması gerektiğinin altını çizen İnsan Hakları Derneği (İHD) Colemêrg Şubesi Eşbaşkanı Sibel Çapraz, İmralı’ya derhal bağımsız heyetlerin gönderilmesi gerektiğini söyledi.
YAŞAM VE SAĞLIK ENDİŞELERİ
AKP-MHP iktidarının Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikalarının İmralı’da ağırlaştırılmış tecrit sistemiyle derinleştirildiğini ifade eden Çapraz, “Tecrit 2015 yılından bu yana tüm alanlara sirayet etmiş durumda. Öcalan’dan 2019 yılında bu yana hiçbir şekilde haber alınamamaktadır. Doğal olarak halklar ve Öcalan’la birlikte tutuklu bulunan diğer 3 hükümlünün aileleri dahil olmak üzere tutsakların yaşamsal ve sağlık açısından endişeleri olması haklı bir tutumdur” dedi.
TECRİDİN TUTSAKLARA YANSIMASI
Tecrit politikalarının tutsaklara etkilerine değinen Çapraz, bunun sonucunda ağır hasta tutsakların tahliye edilmediğini kaydetti. Cezaevlerinde 651 ağır hasta olmak üzere bin 500’den fazla hasta tutsak olduğuna dikkat çeken Çapraz, “Cezaevlerindeki tutukluların sağlığa erişim hakları tamamen gasp edilmiş durumda. Ağır hasta tutsaklar ölüm derecesine gelmeden veya ağır hasar görmeden, sakatlanmadan serbest bırakılmıyor” diye konuştu.
AÇLIK GREVİNİN TEMEL NEDENİ
İmralı’da tecridin sonlandırılması ve Kürt sorununda çözümün sağlanması gerektiğinin altını çizen Çapraz, “Kürt sorunun muhatabı olan Öcalan’la görüşmeler yapılıp çözüme gidilmelidir. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevleri, sorunların çözümsüzlükle devam etmesinden kaynaklı ortaya çıkan bir tepkidir. Tutukluların açlık grevlerine başlamalarının temel nedeni, Kürt sorunundaki çözümsüzlük, Öcalan üzerinde başlayan ve toplum üzerinde topyekûn uygulanan tecrit politikalarıdır” diye belirtti.
Tecrit politikalarıyla süre gelen sorunların çözüme kavuşturulabileceğini vurgulayan Çapraz, “Çözüm de belli, anahtar da belli. Tecrit tüm ülkeye dalga dalga yayılmış durumda. Hükümetin, bu grevlerin daha da can alıcı hale bürünmeden derhal bir çözüm üretmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
ABDULLAH ÖCALAN’IN ÖNEMİ
Abdullah Öcalan’ın toplumsal öneminin görülmesi gerektiğini dile getiren Çapraz, özgürlüğü için yükselen taleplerin sağlanması için İHD olarak Adalet Bakanlığı’na, İmralı Adasına bir heyetin gönderilmesi yönünde başvuruda bulunduklarını söyled. Çapraz, “Bu talebin en kısa zamanda cevap bulmasını umuyoruz. En kısa zamanda bağımsız bir heyet İmralı Adası’na gidip, oradaki koşulları yerinde görmek, oradaki tutukluları yerinde gözlemleyip, halkın nabzının rahatlatacak ve halka cevap olacak bilgilerle geri dönmeli. Derhal İmralı Adası’na bağımsız heyetlerin gönderilmesi yönündeki taleplerin kabul edilmesini istiyoruz. Kürt sorununun artık muhatabıyla çözüme kavuşmasını istiyoruz” dedi.
MA / Mazlum Engindeniz