İSTANBUL - PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü için açlık grevi başlatan tutsakların aileleri, “Bugün erken yarın çok geç olabilir” diyerek, tüm kesimlerin talepleri sahiplenmesini istedi.
Cezaevlerinde tutsaklar tarafından İmralı’da tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması talebiyle 27 Kasım’da başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemi 16’ncı gününe girdi. Tutsakların başlattığı açlık grevini destekleyen aileler de, çocukları ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını söyledi.
Silivri 9 No’lu Cezaevi’nde bulunan tutsak İsa İpekli'nin kardeşi Ali İpekli, 3 gün önce kardeşinin ziyaretine gittiğini söyledi. İpekli, kardeşi ile aynı koğuşta bulunan tutsakların dönüşümlü olarak açlık grevine başladıklarını bilgisini paylaştı. İpekli, “Şubat ayına kadar Sayın Öcalan'dan haber alınmaz ise tutsaklar çok kararlı bir şekilde süresiz olarak eyleme devam edecektir. Aynı zamanda tutsakların en çok beklentisi dışarıdadır. Biz de aile olarak elimizden gelen her şeyi yapacağız” diye belirtti. İpekli, tutsakların talebinin Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kalkması ve özgürleşmesi olduğunu kaydetti.
‘KARDEŞİMİ DESTEKLİYORUM’
Ali İpekli
Kardeşinin aldığı kararı desteklediğini belirten İpekli, kendisinin de geçmişte cezaevine girdiğini belirterek, cezaevlerinde yaşanan hukuksuzluklara karşı açlık grevine girdiğini belirtti. Yaşanan haksızlıklara karşı bir tutsağın açlık grevine girmesini temel bir hak olarak gören İpekli, “Açlık grevi bir tutsağın temel hakkıdır. Bedeninden başka bir şey yoktur. Tıkanıklığa karşı bedenini ortaya koyarak bir cevap olmaya çalışıyor” şeklinde konuştu. Kardeşinin Kırıkkale Cezaevi'nde 2018-2019 yıllarında açlık grevine girdiğini anlatan İpekli, “Kardeşim o dönemde 35 kiloya düşmüştü. O zaman ki açlık grevinde kısmen bir sonuç elde edildi. Öcalan'la görüşme gerçekleşti. Ama ondan sonra ki süreçte tekrar sudan bahanelerle disiplin cezaları gerekçe gösterilerek Sayın Öcalan'a yönelik ağır bir tecrit uygulandı” dedi.
‘TECRİT BÜTÜN CEZAEVLERİNDE’
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde tecrit olduğunu vurgulayan İpekli, İmralı cezaevindeki tecridin bütün cezaevlerine yansıdığının altını çizdi. Tecride paralel olarak cezaevlerinde hak ihlallerin artığına dikkat çeken İpekli, “Kardeşim ile aynı koğuşta bulunan 2 tutsak 32 yıldır cezaevinde. Bu tutsakların cezaları bitmesine rağmen, infazları ertelendi ve ne zaman çıkacakları belli değil. Biz bu süreci görüyoruz ve tanıklık ediyoruz. Bizim kaygımız şudur; geçmiş dönemde yapılan açlık grevlerinde 7 tutsak hayatını kaybetti. Biz yakınları olarak böyle bir facianın tekrar yaşanmasını istemiyoruz. Bu sefer eğer süreç süresiz açlık grevine dönüşürse, onlarca ve yüzlerce tutsak cezaevinde yaşamını yitirir” şeklinde konuştu.
‘HABER ALAMIYORUZ’
Kumru Akgül
Metris R Tipi Cezaevi’nde bulunan hasta tutsak Erdal Özel’in ablası Kumru Akgül ise İmralı’da uygulanan tecride işaret ederek, “Sayın Abdullah Öcalan üzerinde tecrit var. Biz 3 yıldır kendisinden haber alamıyoruz. Hiçbir bilgi avukatlarına vermiyorlar” dedi.
'YARIN GEÇ OLABİLİR'
Akgül, tutsakların haber alınmama durumuna karşı açlık grevine girdiklerini belirterek, tutsaklara sahip çıkılması gerektiğinin altını çizdi. “Bugün erken yarın çok geç olabilir” diyen Akgül, şunları söyledi: “Cezaevlerinde artık tabutlar çıkmasın. Cezaevinde çocuklarımızı öldürüyorlar, sonra intihar süsü veriyorlar. Biz tutsak yakınları olarak buna ses çıkarmamız gerekiyor. Yeter artık bu duruma ses çıkaralım. Hepimiz el ele verirsek kimse önümüzde duramaz. Van’da, İzmir’de ve Amed’te Adalet Nöbeti tutan annelerin direnişlerini destekliyorum.”