ANKARA - HEDEP milletvekilleri, Meclis'e sunduğu önergeyle Gemlik depremi sonrasında İmralı Cezaevi'nde mutlak tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın durumunu sordu.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) milletvekilleri, Gemlik’te meydana gelen deprem sonrası İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde mutlak tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkında bilgi edinmek için Meclis'e soru önergesi verdi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle verilen önergede, “Marmara’da olası depremin şiddetinin 7.0 ila 7,5 arasında olacağı ifade edilmektedir. Olası Marmara depremi gündemdeyken Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, Marmara Denizi- Gemlik Körfezi'nde 04.12.2023 tarihinde 5,1 büyüklüğünde bir depremin meydana geldiğini duyurmuştur. İmralı Adası’nın beklenen Büyük Marmara depreminin fay hattında bulunması ve Gemlik’te meydana gelen son deprem nedeniyle; İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde oluşan hasarın/zararın bilinmemesi ile ağır tecrit koşulları altında tutulan ve 33 aydır kendisinden haber alınamayan Sn. Abdullah Öcalan’ın sağlık ve güvenlik durumunun belirsizliğini koruması toplumsal kaygıları had safhaya çıkarmıştır” denildi.
‘YÜZ YÜZE GÖRÜŞME KAYGILARI GİDERECEKTİR’
Önergede, Asrın Hukuk Bürosu avukatlarının 5 Aralık'ta Abdullah Öcalan ile görüşmek için Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve İmralı Cezaevi Müdürlüğü’ne yaptıkları başvuru hatırlatıldı. Önergede, devamla şu ifadelere yer verildi: “Sn. Öcalan’a uygulanan insanlık dışı mutlak tecrit nedeniyle 104 cezaevinde başlatılan ve giderek yaygınlaşan 'Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt sorununa çözüm' talebiyle açlık grevleri sürmektedir. Cezaevlerinde başlatılan açlık grevleri ve son depremin yaratmış olduğu toplumsal kaygıda dikkate alınarak İmralı’da uygulanan insanlık dışı tecritin derhal son bulması elzemdir. Bu bağlamda aile ve toplumun haklı beklentisinin ve hukukun bir gereği olarak ancak ve ancak İmralı Adasında Sn. Öcalan ile yapılacak yüz yüze bir görüşme ile oluşan toplumsal kaygı giderilebilecektir."
Önergede şu sorulara yer verildi:
"* Yaşanan deprem sonrasında cezaevinde bulunan yakınlarının hayatından ve güvenliklerinden endişe ve kaygı duyan aileler ile milyonlarca insanın bu kaygı ve endişelerini gidermeyi düşünüyor musunuz?
* Bakanlığınıza bağlı olduğunu düşündüğümüz bir cezaevinde uygulanan tecrit uygulaması nedeniyle 104 cezaevinde başlatılan ve başka cezaevlerinin de eylemlere katılması ile yaygınlaşan açlık grevlerinin son bulması için siyasi ve hukuki sorumluluğunuzu yerine getirmeyi düşünüyor musunuz?
* 33 aydır haber alınamayan, sağlığından ve güvenliğinden endişe edilen Sn. Abdullah Öcalan’ın durumu nedir?
* Gemlik depremi sonrasında İmralı cezaevinde herhangi bir hasar oluşmuş mudur?
* Deprem merkez üssüne çok yakın olan İmralı Adasında tutulanlara Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 66. maddesinin 3 fıkrası ile Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi İle Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik’in 74 maddesinin b fıkrası gereği derhal kullandırılması gereken ve hiçbir şekilde engellenemez iletişim hakları neden engellenmektedir? Bunun yasal dayanağı nedir?
* Hukukun işletilmediği ve özel tasarlanmış cezaevinde uygulanan insanlık dışı tecrit uygulamasına son verecek misiniz?”