ANKARA - Görevden alınan TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Vedat Bulut, mahkeme heyetine baskı uygulandığını belirterek, hakikati savunmaya ve TTB’de faaliyetlerine devam edeceklerini söyledi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin “Görevi dışında faaliyet yürütmek” iddiasıyla görevden alınmaları talebiyle açılan davanın dün görülen karar duruşmasında 11 kişilik TTB Merkez Konsey üyesi görevden alındı.
Mahkeme, TTB’nin 1 ay içerisinde kongreye gitmesi için 5 kişilik heyet atadı. Mahkemenin TTB hakkında verdiği karara ilişkin konuşan TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Vedat Bulut, “Belediyelere atadıkları kayyımlar gibi TTB’yi de çalışamaz hale getirip seçim döneminde daha rahat propaganda ortamı yaratmak istiyorlar” dedi.
'HEYETİN GÖREVİ KONGREYİ GERÇEKLEŞTİRMEK'
Mahkemenin TTB’yi seçime götürmesi için atadığı 5 kişilik heyetin Tabipler Odası başkanları olduğunu aktaran Bulut, bu heyetin TTB’yi seçimlere götürmesi dışında başka bir görevinin olmadığını söyledi.
Bulut, “500’e yakın delegemizin içerisinde 5 kişinin seçilmesi ve Ankara’da çalışanların ağırlıklı olması gerekirdi. Çünkü TTB’nin 1 ay içinde seçime gitmesi gerekiyor. Bu mahkeme tarafından atanan 5 kişilik heyet Ankara dışında çalışıyor. Malatya, Samsun, Denizli, Konya ve Erzurum Tabip Odası Başkanları bu heyeti oluşturuyor. Bizim oda başkanlarımız aynı zamanda doğal delegedir. Mahkemenin doğrudan heyeti seçmesini doğru bulmuyoruz. Hâlbuki bu konuda birçok yöntem var. Kura çekilebilirdi ya da heyette görev alacaklar kişiler Ankara’da çalışan meslektaşlarımız olabilirdi. Seçilen 5 kişilik heyetin görevi 30 gün içinde TTB’yi seçime götürmektir. Bunun dışında bir görevleri yoktur. Ankara dışından olmaları bazı aksaklılara neden olabilir. Bu meslektaşlarımızın 1 ay izin alması gerekiyor. TTB’nin 103 bin üyesi ve 55 tabip odası var. 1 ay içerisinde seçime gitmesi yoğun bir mesai gerektirecek. Çok iyi düşünülmüş bir atama değil ama sonuçta bu insanlar oda başkanları ve meslektaşlarımızdır” diye konuştu.
'MAHKEME BASKI ALTINA ALINDI'
Bulut, TTB hakkında verilen kararın politik bir karar olduğunu belirterek, mahkemeye baskı yapıldığını söyledi. Bulut, “TTB hakkında verilen karar tamamen politik bir karardır. Mahkeme başkanı 1 buçuk saat duruşmaya ara verdi. Sistemden kaynaklanan bir sorundan dolayı aranın uzadığı söylendi. Aslında mahkeme heyetine baskı uygulandığını, hakimin baskı altına alındığını biliyoruz. İçeriği boş olan bir dosyada 1 buçuk saat duruşmaya ara vermek mahkeme heyetine bir baskı oluşturulduğunu gösteriyor. Oluşan baskı sonrası böyle bir karar verildi” ifadelerini kullandı.
'HAKİKATİ SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
TTB’nin de belediyelere atanan kayyımlar gibi çalışamaz hale getirilmek istendiğini ifade eden Bulut, TTB içerisinde faaliyetlerine devam edeceklerine vurgu yaptı. Yerel mahkemenin verdiği kararı istinaf mahkemesine taşıyacaklarını kaydeden Bulut, sözlerine şöyle devam etti: “Can Atalay ve Selahattin Demirtaş kararından da anlıyoruz ki artık hukuk devleti değiliz. Belediyelere atadıkları kayyımlar gibi TTB’yi de çalışamaz hale getirip, seçim döneminde daha rahat propaganda ortamı yaratmak istiyorlar. Çünkü TTB yolsuzluk ve hırsızlıkları biliyor. Sağlık politikalarının ne kadar yanlış yönetildiğini biliyor. Onların yanlış politikalarını salgın ve deprem döneminde ortaya çıkardık. Bu nedenle hakikati savunan bir kurumu susturmaya çalışıyorlar ama başaramayacaklar. TTB sağlık meslek örgütüdür, ticari amaç için faaliyet gösteren bir kurum değildir. Çalışmalarımızın hepsi gönüllülük esasında dayanıyor. Bizim çalışma kollarımız var ve bu kollarda çalışan arkadaşlarımız görevlerine devam ediyor. TTB odasında çalışmalarımıza devam edeceğiz.”
MA / Hakan Yalçın