ANKARA - Kobanê Davası kapsamında tutuklu yargılanan siyasetçi İsmail Şengül, HDP MYK’sinin DAİŞ'in olası soykırımına karşı attığı bir tweetten kaynaklı müebbetle yargılandıklarını belirterek, “Bir tweetten müebbete gidilir mi? Şaka gibi ama gerçek” dedi.
Kobanê Davası’nın 41’incı duruşmasının dördüncü oturumu, Sincan Cezaevi Kampüsü'nde devam etti. Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma, tutuklu sanık İsmail Şengül’ün savunmasıyla sürüyor.
Duruşmayı tutuklu siyasetçiler Sebahat Tuncel, Aynur Aşan, Ayşe Yağcı, Ayla Akat, Zeynep Kahraman, Zeynep Ölbeci, Alp Altınörs, Bülent Parmaksız, Nazmi Gür, Günay Kubilay ile Ali Ürküt salonda izlerken, Dilek Yağlı ile Pervin Oduncu ise tutuklu bulundukları Sincan Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) yolu ile bağlandı.
İsmail Şengül Agos Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’i katleden Ogün Samast’ın tahliye edilmesine tepki göstererek savunmasına başladı. Şengül, “Bugün Türkiye tarihine çok acı bir gün olarak geçecektir. Ben bir vatandaş olarak Rakel Dink’in yüzüne nasıl bakacağımı bilmiyorum. Tahliye kararını verenler nasıl bakacak onu da merak ediyorum” diye sordu.
‘SİYASİ DÜZLEMDEKİ REKABET YARGI ALANINA TAŞINDI’
Şengül, Kobanê Davası’na gelinen sürece ilişkin, 7 Haziran genel seçimlerinden sonra ortaya çıkan sonuçların AKP’yi zayıflattığını ve o günden sonra HDP üzerindeki baskıların arttığını söyledi.
HDP MYK’sinin yaptığı bir açıklamanın suçlama konusu yapıldığını, birkaç “yalancı tanığın” beyanları ile iddianame ve mütalaa hazırlandığını belirten Şengül, “HDP’nin tüm çalışmaları kriminalize edildi. Bu davanın başladığı gün, Fahrettin Altun, ‘Katiller için hesap vakti’ diye bir paylaşım yaptı. Yine dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ‘HDP-PKK için hesap vakti’ diyerek bizlere karşı kampanya başlatmışlardı. Bu kampanya ile siyasi düzlemde kalması gereken rekabet yargı alana taşınmış ve yargı üzerinde bir dönem sonlandırılmaya çalışmıştır” dedi.
‘DEVLET VATANDAŞINA TUZAK KURMAMALI’
Şengül, HDP’nin meşru ve siyasal bir yapı olduğunu, HDP’de MYK üyesi olmanın da anayasal bir hak olduğunu söyledi. Şengül, “HDP MYK üyesi olmam suç değildir. Çünkü anayasa da bunun suç olmadığı açık olarak belirtiliyor. MYK üyeliği yapmış olmam anayasal bir hakkın kullanımıdır. Çünkü HDP’de Meclis’te grubu olan siyasi bir partidir. HDP MYK üyesi olmam da suç olamaz. Çünkü kanun, HDP MYK üyesi olmayı suç saymamıştır. Sonuçta devlet vatandaşına tuzak kuramaz, kurmamalı” diye belirtti.
‘BİR TWEETTEN MÜEBBETE GİDİLİR Mİ?’
“Bir tweetten müebbette gidilebilir mi?” diye soran Şengül, “HDP MYK’sinin Kobanê halkının soykırım tehdidi altında olduğu bir dönemde şiddet içermeyen bir çağrıyı twitter yolu ile yaptığını belirterek, “Soykırım tehlikesinin an be an arttığı bir dönemde HDP MYK’sinin yaptığı; demokratik bir çağrıdır. HDP MYK çağrısı; iddia edildiği gibi devletin birliğine ve bütünlüğüne bir kasıt değil, soykırıma karşı bir çağrıydı. İddia makamı ise içerisinde hiçbir şiddet çağrısı olmayan bu çağrıyı 6-8 Ekim olayların başlangıcı olarak niteleyip, MYK üyeleri hakkında müebbet hapis cezası istiyor. Şaka gibi ama gerçek” diye konuştu.
Şengül, ayrıca Türkiye ve dünyada o dönemde DAİŞ'in saldırılarına karşı yapılan çok sayıdaki açıklamayı mahkeme heyetine okuyarak, “Böyle bir ortamda HDP’nin açıklama yapmaması hayatın olağan akışına aykırı olurdu” dedi.
Şengül’ün savunmasının ardından duruşmaya ara verildi. Duruşma öğlen arası sonrası devam edecek.