HABER MERKEZİ - Yargıtay'ın AYM kararını tanımamasına tepki gösteren İzmir ve Adana baroları, yargı mensuplarının anayasal suç işlediğini belirtti.
Yargıtay’ın, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) tutuklu Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekili Can Atalay hakkında verdiği hak ihlali ve tahliye kararını tanımamasına yönelik tepkiler büyüyor. İzmir Barosu, konuya ilişkin adliye önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya çok sayıda avukat cüppeleriyle katılırken, açıklama sonrasında da oturma eylemi yapıldı. Burada konuşan İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Zöhre Dalkıran, yıllardır, hukuk devletinin gereklerinin yaşama geçirilmesi, hukukun üstünlüğü, bağımsız ve tarafsız bir yargı için mücadele ettiklerini vurguladı. Bu süreçte soruşturmalar geçirdiklerini, saldırılara uğradıklarını anımsatan Dalkıran, "Özgürlüklerin kısıtlandığı, askıya alındığı, hakların ihlal edildiği her gündemde, İzmir Barosu, üyeleriyle beraber direndi; hakların ve özgürlüklerin kararlı bir savunucusu oldu. Bugün yine, çok ağır bir hak ihlaline, bir yargı darbesine karşı, hukuku savunmak için bir aradayız" dedi.
HAK İHLALİ KARARI
Gezi Direnişi bahane edilerek açılan ve bugüne kadar devam eden, tüm yargılama süreçlerinde hukuki birçok garabetin yaşandığını aktaran Dalkıran, "Meslektaşımız, dostumuz Av. Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi tarafından verilen ihlal kararına uyulmamış; bununla da yetinilmemiş; Yargıtayca, kararın altında imzası olan Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesi verdiği kararda hak ihlalini tespit etmiş, dosyayı görevli İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine göndermiş ve Mahkemeye 'Can Atalay’ı yeniden yargıla, cezanın infazını durdur ve tahliye et' demiştir. Bu açık hükme rağmen, bu karara uymak ve bu karar doğrultusunda karar vermekle görevli İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine göndermiş ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi, dün itibariyle, bugün burada, bir araya gelmemizin gerekçesi olan hukuka aykırı kararları vermiştir" diye belirtti.
'YARGI DARBESİ'
Anayasa ve Anayasa’nın emredici hükümlerinin kesin nitelikteki kararlar olduğunu belirten Dalkıran, bunların istenildiğinde uygulanacak, istenilmediğinde göz ardı edilecek keyfi metinler olmadığına dikkati çekti. Dün alınan kararla hukuki güvenlik ve belirlilik ilkesinin ihlal edildiğini söyleyen Dalkıran, "Yaşanan süreç, tam anlamıyla bir yargı darbesidir. Anayasal suç işlenmiştir. Ancak bilinmelidir ki; Suçluların cüreti, haklıların cesareti karşısında yenilmeye mahkumdur. Yasama organını işlevsiz hale getiren, ülkeyi bir saray rejimi ile yönetmeyi amaçlayan siyasi iktidarın, yargı üzerindeki tahakkümüne geçit vermeyeceğiz. Hakimler ve Savcılar Kurulunun, Anayasa Mahkemesi kararını uygulamayan ve açık yasa hükümlerine aykırı hareket ederek suç işleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesi üyeleri başta olmak üzere ilgili yargı mensupları hakkında derhal soruşturma başlatmasını ve ivedilikle bu kişilerin görevden uzaklaştırılmasını bekliyoruz. İzmir Barosu olarak biz de Anayasal suç işleyen yargı mensupları hakkında tüm şikayetleri yapacağımızı buradan duyuruyoruz" diye konuştu.
'MEŞRU HAKTIR'
Adana Barosu da adliye önünde yaptığı açıklama ile Yargıtay’ın kararını protesto etti. Açıklama yapan Adana Baro Başkanı Semih Gökayaz, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, AYM’nin yetkisini gasp ettiğini belirterek, “Anayasa Mahkemesi kararını tanımayan karar Anayasa’ya karşı bir kalkışmadır" diye konuştu.