MEREŞ - 50 bine yakın insanın yaşamını yitirdiği deprem felaketinin üzerinden geçen 9 ayda kalıcı konutların tamamlanmaması yüzünden depremzedelerin büyük bölümü hala konteynerlere mahkûm halde.
Merkez üssü Mereş’in Bezercix (Pazarcık) ve Elbistan ilçeleri olan 6 Şubat depremlerinin üzerinden 9 ay geçti. 11 kenti etkileyip büyük bir yıkıma yol açan depremlerde, resmi rakamlara göre 48 bin 448 insan hayatını kaybetti. Felaketin ilk gününden ihmal, yetersizlik ve sorumsuzlukla yüz yüze kalan depremzedelerin büyük bir bölümünün yaraları aradan geçen 9 ayda sarılabilmiş değil.
Bezercix (Pazarcık) ilçesine bağlı Osmandede ve Ördekdede mahalleleri ile Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Çigil (Çiğli) mahallesinde yaşayan yurttaşlar bu depremzedelerden bazıları.
Tıpkı diğerleri gibi buralarda yaşayan depremzedeler de bir yandan sevdiklerinin ölümüne bir yandan da yıllarca yaşadıkları mahallerinin yıkımına şahit oldu. Çoğu tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan mahalle sakinlerinin besledikleri hayvanları enkaz altında kaldı, sahip oldukları tarlalarında tahribatlar oluştu. Temel ihtiyaçlarını karşılamakta bile zorlanan depremzedeler, yapımına devam edildiği belirtilen konutlardan bihaber.
Depremzedeler, yaşadıkları felaketin ardından içine düştükleri yoksunluk koşulları içerisinde yaşama yeniden tutunma süreçlerini anlattı.
'DERT DİNLEYİP GİDİYORLAR'
Osmandede Mahallesi’nde yaşayan emekli esnaf Mahmut Delibalta (65), depremden önce mahallelerinde 60’a yakın hanenin bulunduğunu, depremden sonra sadece 6’sının az ya da orta hasar alarak ayakta kaldığını dile getirdi.
Depremin dördüncü gününde ancak kendilerine yardım ulaşabildiğini belirten Delibalta, aradan geçen zamanda devam eden yetkililerin ilgisizliğinden yakındı. Delibalta, “Dert dinleyip gidiyorlar. Biz evler yapılacak mı, yapılmayacak mı, bilmiyoruz. Biz burada her şeyi kendi imkânlarımızla yapmaya çalışıyoruz” dedi.
Ağır hasarlı bir evde kalan Delibalta, “Konteyner istedik hala gelmedi. İçeride kalmaya çok korkuyoruz” diye konuştu. Evinin yanı sıra işyerinin de hasar aldığını belirten Delibalta, “Buraya gelen yetkililer bana, ne kadar zararım olduğunu sordular, yazdılar, çizdiler. Ancak bir şey yok. Bizi kaale almıyorlar" dedi.
DURUMLARI KÖTÜYE GİDİYOR
Depremde 190 haneden sadece 13’ün hanenin ayakta kalabildiği Ördekdede Mahallesi’nde 38 yurttaş can verdi. Enkazdan kendi imkânlarıyla sağ kurtulan İbrahim Akkaya (78) ve eşi Nuriye Akkaya (82), depremde ağır hasar alan evlerinin bahçesine kurdukları konteynerde yaşam mücadelesi veriyor.
Çiftçilik yapan İbrahim Akkaya, bir yandan da kendi ihtiyaçlarını tek başına karşılayamayan eşine bakıyor. Bir yandan geçim derdi bir yandan sağlık sorunlarıyla boğuştuklarını ifade eden Akkaya, “Geçimimizi sağladığımız çiftçilik öldü burada. Destekleme yok, gelen az miktardaki destekleri de fakirlere vermeye çalışıyoruz ama olacak gibi değil. Durumumuz gittikçe kötüye gidiyor. 50 seneden fazladır çiftçilik yapıyorum hiç böyle bir dönem yaşamadım. Ayrıca her ikimizin de türlü türlü hastalığı var. Tedaviye ulaşamıyoruz" diye yakındı.
KALICI KONUTLARA DAİR ADIM YOK
Onlarca sorunla baş başa bırakıldıklarını söyleyen depremzede Kemal Güven de, sahip oldukları tarım arazilerinin büyük bölümünün çöktüğünü, mahallelerinde bulunan Kartalkaya Barajı’nın da çatladığını belirti. Güven, “Afetten çok doğal şartlar bizi zorladı. Barajımız çatladı, barajımıza haftalarca kimse el atmadı. Barajda biraz su vardı. İnsanlar kuyu açarak arazilerini sulamaya çalıştı. Şimdi de barajın su tutup tutmayacağı belli değil” diye konuştu.
Güven, deprem enkazlarının yerleşim yerlerine bırakıldığını da sözlerine ekledi. Tüm bunların doğayı tahrip ettiğini vurgulayan Güven, çoğunluk nüfusu yaşlı olan mahallede yurttaşların sağlığının da ciddi oranda etkilendiğini kaydetti. Depremin ardından kimsenin mahallelerine uğramadığını dile getiren Güven, “Burada konut yapımına dair hiçbir adım yok. Dağ köylerinde birkaç yere yapıyorlar. Ama ova köyleri olarak hiçbir evin yapımına şahit olmadık. Önce devlet başka bir yer gösterdi, köylü burayı terk etmek istemedi. Ondan sonra yerinde dönüşüm istendi, ancak şimdi bir belirsizlik var. Burada bildiğim 9-10 köy var onların da durumu aynı” şeklinde konuştu.
YURTTAŞLAR KONTEYNERE MUHTAÇ KALDI
Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Çigil (Çiğli) Mahallesinde yaşayan İsmet Yeşilkaya, mahallelerinde 200’ün üzerinden evin yıkıldığını, 5-6 evin sağlam kalabildiğini kaydetti. Yeşilkaya, “Mahallede ayakta doğru düzgün ev kalmadı. Özel şirketler geldi evlerin demirlerini hurda olarak topladı gitti, sattı. Kalan enkaz olduğu gibi yerde duruyor” dedi. Yerlikaya, kalıcı konutların temellerinin atıldığını, ancak insanların ez az iki yıl daha konteynere mahkûm kalacağını belirtti.
MA / Ceylan Şahinli