ÊLIH - Êlih'te cezaevlerindeki tutuklular, barodan heyetlerle yaptıkları görüşmelerde, ayakta sayım, yüksek elektrik faturası, fahiş kantin fiyatları, temizlik, sağlığa erişim, onur kırıcı davranışlar, ayrımcılık ve ağız için arama gibi ihlaller sıraladı.
Êlih Barosu Av. Sedat Özevin İnsan Hakları Merkezi, 2022 yılı Aralık ayı ila 2023 yılı Ekim ayı tarihleri arasında Batman M Tipi, T Tipi ile Yüksek Güvenlikli Kapalı cezaevlerine dair hak ihlalleri raporunu 27 Ekim’de kamuoyuna duyurdu. Raporda, sağlığa erişim ve sosyal aktivitelerin engellenmesine dair birçok ihlal yer aldı. Baronun yönetiminde yer alan avukat Ferhat Bayındır, rapordaki ihlalleri değerlendirdi.
18 KİŞİLİK KOĞUŞA 5 KİŞİLİK YEMEK
Aldıkları başvurular sonrası heyetler halinde 3 cezaevini ziyaret ettiklerini aktaran Bayındır, "Kronik hastalığı olan bir kısım mahpusun sağlık raporları mevcut olmasına rağmen tedaviye erişemediklerini, diyet yemek alması gerekenlere uygun besin verilmediği, tutukluların revire çıkarılmadığı ya da geç çıkarıldığı, ilaç temin edilmediği yönünden ihlaller tutuklular tarafından aktarıldı” dedi.
Koğuşların kalabalık olması ve yeteri kadar yemek verilmemesine dair şikayet aldıklarını ifade eden Bayındır, "18 kişilik koğuşa 5 kişilik yemek verildiği, gün boyu tek bir somun ekmek verildiği, verilen yemeklerin çeşitliliğinin az olduğu, temel hijyen kurallarına riayet edilmediği, lavabo temizliği ve çarşaf temizliği konusunda problemler yaşandığı, yatakların çok kirli olduğu, mahpuslar tarafından yıkanmak istendiğinde 'yataklara zarar verilecek' gerekçesiyle izin verilmediği ve su sorununun yaşandığını aktardılar" diye kaydetti.
Kantindeki ürünlerin fahiş fiyatlarla satıldığını ifade eden Bayındır, bu miktarları karşılayamayan tutukluların mağdur olduklarını kaydetti. Bayındır, ayrıca yüksek elektrik faturalarının da tutukluları mağdur ettiğine işaret etti.
FALAKA İDDİASI
Bayındır, F.D. adlı tutuklu ile yapılan görüşmeye işaret ederek, tutuklunun geçtiğimiz yıl Batman M Tipi’nde kaldığını ve burada falaka gördüğünü iddia ettiğini söyledi. Bayındır, "F.D., infaz koruma memurlarının hak ihlallerine konu davranışlarının hala devam ettiğini, açık görüşte ailelerinin yanında kendilerine yüksek sesle ve onur kırıcı şekilde bağırıldığını, aile görüşlerinin kısa tutulduğunu aktardı. Ayrıca bazı mahpusların dilekçelerinin gönderdikleri kurumlara ulaşmadığı, dilekçelerin cezaevi yönetimince yok edilmiş olabileceği bilgisi verildi" diye konuştu.
Hücre cezası verilen kişilerin hücreye götürülmeleri sırasında kötü muamele ve hakaretlere maruz kaldığını dile getiren Bayındır, Batman Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklulara ayakta sayım dayatıldığı, kabul etmeyenlerin ise “infaz yakma” ile tehdit edildiğini ifade etti. Bayındır, koğuş aramalarında darp ve 30 yıllık tutuklulara da “pişmanlık” dayatması yapıldığı bilgilerini paylaştı. Bayındır, tutuklulara ağız içi arama dayatmasının da yaşanan ihlallerden birisi olduğunu kaydetti.
SİYASİ TUTUKLUNUN YAŞADIKLARI
Batman Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan N.G. ile yapılan görüşmeye de değinen Bayındır, şunları söyledi: "Siyasi tutuklu olması nedeniyle ayrımcı bir muameleye maruz bırakıldığını aktardı. Kendisinin ayrı bir koğuşa alındığını, bu koğuşun hücre olduğunu, bu hücrede yaşamsal malzemeler bulunmadığı, çok sonra kendisine kirli bir yatak ile battaniye verildiğini, hesabında para olmasına rağmen kantin ihtiyacının günlerce karşılanmadığını, temiz suya erişemediğini, bu nedenle hücredeki tuvalet musluğundan suç içmek zorunda bırakıldığını anlattı. Kapının önündeki kamera ile gün boyu izlendiğini, kendisinin cezaevi müdürünün odasına çıkartıldığını, burada müdürün kendisine hitaben ‘burada siyasi tutsak yok, terörden tutuklular var, siz de onlardansınız’ dediğini, kendisini defalarca tehdit edildiğini, bu görevlinin isminin Osman olduğunu, istememesine rağmen adli suçluların bulunduğu koğuşa götürüldüğünü aktardı.”
Yaşanan ihlallerin uluslararası sözleşmelere de aykırı olduğunu vurgulayan Bayındır, ihlallere dair cezaevi idareleriyle görüşme taleplerinin kabul edilmediğini ifade etti. İhlallerin giderilmesi için görüşmelerini sürdüreceklerini belirten Bayındır, hukuksuz uygulamalara karşı aileler ile birlikte suç duyurusunda bulunacaklarını aktardı.