RIHA - Riha'da bir çocuğa cinsel tacizde bulunan muhtar Nihat Y.'nin "ısrarlı inkar" gerekçesiyle serbest bırakılmasını değerlendiren baronun Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Bünyamin Polat, böyle bir gerekçenin hukukta yerinin olmadığını söyledi.
Riha’nın Haliliye ilçesinde 14 yaşındaki Z.K.’nin iki yıl boyunca mahalle muhtarı Nihat Y.’nin (69) cinsel tacizine maruz kaldığı ortaya çıktı. Şikayet üzerine gözaltına alınan Nihat Y., çocuğun beyanlarına rağmen “ısrarlı inkar" gerekçesiyle serbest bırakıldı. Olay, 25 Ekim 2023 tarihinde Z.K.'nin tacize tanık olan arkadaşı Z.S. ile birlikte Çocuk Şube Müdürlüğü’ne giderek, 2021 yılından bu yana "köy ağası" olarak tanınan muhtar Nihat Y. tarafından cinsel tacize maruz kaldığını anlatmasıyla ortaya çıktı. Müdürlükte tutulan tutakta; Z.K.’nin iki yıldır Nihat Y. tarafından cinsel tacize maruz bırakıldığı ve tacizin detaylarına yer verildi. Cinsel tacizin tanığı olarak da Z.K.’nin arkadaşı Z.S. ve Z.K.’nin erkek kardeşi M.E.K. gösterildi. İfadeler üzerine “Çocuğun cinsel istismarı” suçundan soruşturma başlatıldı.
HEM TACİZ HEM ŞANTAJDA BULUNDU
Z.K., kardeşi M.E.K ve tacize tanık olan arkadaşı Z.S.’nin Çocuk İzlem Merkezi’nde (ÇİM) ifadeleri alındı. 2021 yılında maruz kaldığı tacizin iki yıl boyunca her hafta yaşandığını ve bu durumun 2023 yılına kadar da devam ettiğini kaydeden Z.K., son olarak 24 Ekim tarihinde failin kendisini, arkadaşı ve kardeşini araçla alarak kimsenin olmadığı bir araziye götürdüğü ve burada cinsel tacizde bulunduğunu belirtti.
Çocuk ifadesinde, “Nihat beni çağırıyordu, annem ise ‘git’ diyordu. Ben de gidiyordum. Boş bir araziye gidiyorduk” diyerek sistematik tacize uğradığını söyledi. Her tacizin ardından Nihat Y.’nin kendisine 300 TL ödediğini ve bazen okul masraflarını karşıladığını anlatan çocuk, aldığı parayı da annesine verdiğini, tacizin annesinin bilgisi dahilinde yaşandığını kaydetti.
Z.K.’nin 10 yaşındaki kardeşi M.E.K. de ablasının dediklerini doğrulayarak, şunları kaydetti: “Nihat isimli şahsın köy ağası olduğunu duydum. Ablama para veriyordu, ablam da parayı anneme veriyordu. Ablam Nihat’ın istediklerini yapmadı, Nihat ona ‘videonu herkese atarım’ dedi. Sonra ablama bir şeyler izletti” diyerek tanık olduğu tacizi anlattı.
Soruşturma kapsamında Z.K.’nin annesi Z.K. (39) şüpheli olarak gözaltına alındı. Şifahi olarak alınan ifadesinde anne Z.K., Nihat Y.’yi Bamyasuyu Mahallesi’nde bulunan Sosyal Yardımlaşma Derneği’nden tanıdığını, kendisine maddi yardımda bulunduğunu anlattı. Ancak kızını fuhuşa sürüklediği iddiasını reddetti.
26 Ekim’de ise “cinsel istismar” suçundan Nihat Y. ikametgahında gözaltına alındı. Anne Z.K. ile Nihat Y. adliyeye sevk edildi. Savcılık, şüphelileri tutuklama talebiyle Urfa 3’üncü Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk etti. Hakimlik tarafından ifadesi alınan Nihat Y., daha önce kullanmamasına rağmen duruşma salonuna akülü sandalye ile geldi.
HAKİMLİK 'ISRARLI İNKARI' DİKKATE ALDI
Hakimlik tutuklanama talebi ile sevk edilen şüphelileri, adli kontrol şartı ile serbest bıraktı. Karara dair gerekçede ise “Mağdur ve bilgi sahibi beyanları, şüpheliler ve müdafilerinin savunması, şüphelilerin ısrarlı inkarı, şüphelilerin sabit ikametgah sahibi olmaları, kaçma şüphelerinin bulunmayışı, delillerin toplanmış oluşu, tutuklanma tedbirinin istisnai oluşu ve mevcut delil durumu şüpheli Nihat Y.'nin akülü tekerlekli sandalyeye mahkum olarak hayatını idame ettirişi, özel ihtiyaçlarını gideremeyişi ve engellilik oranı ile sağlık durumu dikkate alındığı…” şeklinde belirtildi.
Tutuklama tedbirinin ölçülü olmayacağını belirten Hakimlik, tutuklama tedbirinden beklenen faydanın adli kontrol tedbiri ile de sağlanabileceğini iddia ederek, şüphelilerin tutuklanmalarına ilişkin istemin ayrı ayrı reddine karar verdi. Kararın ardından mağdur Z.K., ailesine teslim edildi. Ancak olayın sanal medyada gündem olması ile 31 Ekim’de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı çocuğu aileden alarak Çocuk Esirgeme Yurdu’na yerleştirdi. Bakanlık dosyaya müdahil oldu.
Öte yandan fail Nihat Y.’nin mahkemeye çıktığı tarihte yakınlarının 50 kişilik bir grupla adliyeye gelmesi ve failin nüfusu kalabalık bir ailenin mensubu olmasının kararı etkilediği iddia edildi.
Riha Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Bünyamin Polat, dosyada verilen kararı ve çocuğa karşı işlenen suçlarda yargının tutumunu değerlendirdi.
'ÇOCUĞUN BEYANI ESASTIR'
Riha Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak kentte yaşanan istismar dosyalarına müdahil olduklarını belitten Polat, mağdur Z.K.’nin anlatımlarının tutuklama için yeterli olduğunu belirti. Karar ile birlikte mağdur Z.K.’nin şüpheli anne Z.K.’ye teslim edilmesine de değinen Polat, “Bu kabul edilecek bir şey değil. Sosyal medyada gündem olduktan sonra çocuk korumaya alındı. Ancak il gün çocuğun korumaya alınması gerekirdi. Adli kontrol ile şüpheli serbest bırakıldı. Ancak çocuğun, kadının beyanı esastır. Bilgi sahibi olarak dinlenen diğer iki çocuğun beyanı da ortadadır. Çocuk olmalarından kaynaklı yalan söyleme gibi bir durum zayıf gözüküyor. Çocukların yalan söylemesine dair bir çıkar gözükmüyor. Tutuklama talebi bir tedbirdir, cezalandırma değildir” dedi.
'İDDİALARI ARAŞTIRACAĞIZ'
Kararın gerekçesinde yer alan “ısrarlı inkara” da dikkat çeken Polat, “Bunun hukukta yeri yok. Trajik bir kelimedir. İki üç kez şüpheli inkar etmesi gerekçe yapılamaz. Bu tutuklamamaya gerekçe yapılamaz. Gerekçede şahsın tekerlekli sandalye ile duruşmaya katıldığı belirtilmiş. Bu da tartışmaya açık bir konu. Şahsın engellilik durumu ile ilgili çeşitli iddialar var. Buna dair araştırmalarımız olacak” ifadelerini kullandı.
Çocuğa yönelik suçların şikayete tabi olmadığını vurgulayan Polat, “Çocuğa yönelik bir suç varsa çocuk korumaya alınır ve pedagoglar eşliğinde ifadesi alınır. Çocuğun psikolojisinin etkilenmemesi için dikkatli davranılması gerek. Adli süreç bitse bile çocuğa sırtımızı dönmememiz gerek. Kendi haline bırakmadan psikolojik destek devam etmeli. Mahkeme heyetleri hiç bir zaman kendilerini baskı altında hissetmemeli. Ancak kimi zaman yargıya gölge düşüren uygulamalar ile karşı karşıya kalıyoruz maalesef” diye konuştu.
'CEZALAR CAYDIRICI OLMALI'
Çocuklara yönelik suçlarda ailelerin rolüne değinen Polat, devamında şunlar söyledi: “Nitelikli istismara varan olaylarda cezalar en üst seviyeden verilmeli. Cezalar caydırıcı olmadığı için sanıklara güç veriyor. Hukuk örgütleri okullarda daha fazla eğitimler düzenlemeleri gerekir. Kimi zaman bizim düzenlediğimiz eğitimlere katılım oldukça düşük oluyor. Salonların doldurulması gerek. İstismar, taciz, nitelikli istismar konusunda daha fazla eğitimler düzenlenmeli."